Amerika’yý yeniden keþfetmeyeceðiz. Sadece biraz hafýza tazeleyeceðiz. Bir de kritik günlerde çýkýp açýklama yapma cesareti bulan ancak sonrasýnda adeta bir lince maruz kalan bir iþadamýna kulak vereceðiz.
Bugünlerde çok gündemde ya, Batýlý devlet adamý ve yetkililerin Türkiye’nin açýktaki sinir uçlarýna yönelik operasyonlarý çok tartýþýlýyor. Pek çok çevre de bu tartýþmalara “komplo teorisi” hatta “paranoya” olarak bakýyor olabilir.
Ancak zaman zaman sormadan da edemiyoruz, dýþarýsý ile bir þekilde mesaisi olan gazeteci, akademisyen vs nasýl oluyor da maaile muhalif oluyor ve tek derdi iktidardan bir an önce kurtulmak oluyor? Kafayý patolojik bir þekilde ülkenin demokratik bir þekilde seçilmiþ cumhurbaþkanýna takýyor.
Ancak þimdi anlatacaklarým, bir iþadamý tarafýndan bizzat ifade edilmiþ, gazete sayfalarý ve TV ekranlarýna taþýnmýþ ve sonrasýnda kelimesi kelimesine bu açýklamalarýnýn hesabý o iþadamýna ödetilmiþ gerçekler.
Yýl 2012. O dönem Ankara Genç Ýþadamlarý Derneði Baþkaný olan, Irak ve Suriye ile petrol ve nakliye iþleri yapan Mardinli iþadamý Abdullah Deðer’e, ABD’nin Ankara Büyükelçiliði’nde siyasi bölümde görev yapan diplomat Ashwin Bijanki gelir.
ABD’nin Irak’ta bulunan bir askeri üssüne Ýskenderun’dan petrol ticareti yapan Deðer, ABD’nin önem verdiði bir isim o süreçte anlaþýldýðý kadarýyla.
Bijanki, Deðer’in ofisinde gerçekleþen görüþmede, Türkiye’nin Suriye politikasýndan duyulan rahatsýzlýðý gündeme getirir. Hükümetin politikalarýna karþý muhalefeti örgütlemek istediklerini söyler.
Bir kaç gün önce bu olanlarý Abdullah Deðer’den dinlerken, kulaklarýma inanamayýp tekrar tekrar sordum. Acaba Amerikalý diplomat gerçekten bu cümleleri mi kurmuþtu?
Abdullah Deðer ýsrarla bu ifadeleri kullandýðýný söylüyor Bijanki’nin.
Deðer’e önerilen ise CHP safýnda bu muhalefete omuz vermesidir. Farklý STK’larý da bu konuda ziyaret ettiklerini söyler Batýlý diplomat.
Deðer, bu teklife olumsuz yanýt verir ve 17 Aralýk sonrasýnda da bu anekdotu basýnla paylaþýr.
Amerikan Büyükelçiliði bu açýklamayý yalanlar.
Bu demeçten sonra bir açýlýþta ABD Ticaret Ataþesi, Abdullah Deðer ile karþýlaþýr ve ne kadar üzüldüklerini, böyle bir açýklamayý kendisinden beklemediklerini dile getirir.
Sonrasý... ANGÝAD yönetiminden birdenbire sekiz kiþi istifa eder. Deðer, dernek genel kurulunda seçimi kaybeder. Irak’tan bir daha ihale alamaz...
17-25 Aralýk sürecinde onu bu karakter lincine maruz býrakanlarýn bugünlerde sahnede FETÖ karþýtý olarak görünmelerinden de acýyla karýþýk bir müstehzi gülümsemeyle bahþediyor Deðer.
Siyasetçilerin ABD ziyaretleri ve izledikleri politikalarýn bu ziyaretlerden sonra makas deðiþtirmesi.
Ya da ABD’li diplomatlarýn parti genel merkezlerini ziyaretlerinin ardýndan gelen virajlar...
FETÖ’ye kol kanat germek...
Kritik tarihlerden önce Türkiye’deki ABD vatandaþlarýna seyahat uyarýsý gelmesi...
Bizi bizden iyi bilmeleri, bizden önce haberdar olmalarý...
Ýyi de stratejik ortaðýz ya... “Hassas dokunuþlar” ayýp olmuyor mu? Stratejik dostluða sýðar mý? Muhalefet örgütlemeyi býrakýn, resmi olmasa da Batý’nýn gayrýresmi müdahalesi ile tepemize bombalar yaðdý 15 Temmuz gecesi.
Þimdi kendileri de kabul ediyor yanlýþ yaptýklarýný.
ABD Dýþiþleri Bakan Yardýmcýsý Anthony Blinken, 15 Temmuz darbe-iþgal giriþimine karþý ABD yönetiminin verdiði ikircikli tepkiden dolayý “günah çýkarma” formatýnda açýklamalar yapmýþ. Evet ama yetmez...
Biraz yardýmcý olsalar þu algýyý daðýtmakta...
Laf ile deðil tabi, iþ ile...
Tabi, Türkiye’yi ve Türk insanýný dost görüyorlarsa...