Geçtiðimiz hafta sonu yapýlan 4’lü Ýstanbul Zirvesi’nin sembolü Erdoðan, Putin, Merkel ve Macron’un eþsiz boðaz manzarasý önünde verdiði fotoðraftý. Bu zirve Suriye’nin geleceði için diplomasiye vurgu yapýlmasý açýsýndan oldukça önemliydi. O karede Baþkan Trump’ýn yer almamasý Suriye konusunda ABD’nin oyun dýþý kaldýðý yorumlarýna yol açtý. Ancak bunu söylemek için henüz çok erken.
Çünkü ABD Suriye’nin kuzeyinde askeri varlýðýný sürdürüyor. Terör örgütü PKK’nýn Suriye kolu YPG ile iþbirliðini koruyor. Terör örgütüne silah gönderiyor. Washington, Kaþýkçý cinayetini bile Suudi Arabistan’dan para koparýp Suriye’nin kuzeyine yatýrmak için fýrsat olarak kullandý.
Peki, bu nereye kadar devam edecek?
Washington’un müttefikleri ile baþý dertte. Trump bir yanda Kaþýkçý kriziyle uðraþýyor. Cinayetin talimatýný Veliaht Prens Muhammed Bin Selman’ýn verdiði ABD’de yaygýn bir þekilde konuþuluyor. Konu ABD’de Trump’ý zor duruma sokan bir iç politika malzemesi haline geldi.
ABD diðer yanda terör örgütü PKK ile kurduðu iliþkiyi yönetmeye çalýþýyor. ABD-Türkiye iliþkilerinde görece düzelme var ancak terör örgütüne verilen destek stratejik ortaklýk üzerindeki en büyük kambur.
Washington ne yapacak?
Münbiç’te Ankara’yý oyalamaya çalýþýyor. Afrin’den sonra Türkiye ile hemen masaya oturarak bu konuda zaman kazandý. Diðer deyiþle Ankara Münbiç’te diplomasiye bir þans verdi. Sonra? Cumhurbaþkaný Erdoðan açýkça söyledi. “Artýk Münbiç’te oyalanmak yerine enerjimizi Fýrat’ýn doðusuna çevirmekte kararlýyýz” dedi.
Sonucu geçtiðimiz günlerde gördük. Zor Maðar bölgesinde iþ makinelerinin çalýþtýðý, teröristlerin yeni beton mevziler inþa etmeye baþladýðý tespit edilince düðmeye basýldý. Bu baþlangýç vuruþuydu. Dün Ayn El Arab ile müdahale devam etti. Kaynaklara göre gerisi gelecek.
“ABD’nin bu maliyeti daha fazla ne kadar taþýyacaðý” önemli bir soru iþareti. Kimi güvenilir kaynaklara göre Washington, terör örgütü ile kurduðu iliþkide maliyetleri düþürmek için bir çýkýþ arayýþýnda.
ABD’den gelen iþaretlere göre plan þu: Önce terör örgütü YPG ile PKK birbirinden ayrýlacak. YPG bir “Suriye örgütü” haline getirilecek. Sonra YPG diðer Kürt gruplar içinde eritilerek tedavülden kaldýrýlacak. Ya da Türkiye’ye böyle pazarlanacak.
Bu plan da yeni bir oyalama taktiði olmasýn?
Cumhur Ýttifaký yerel seçimlerde uygulanmayacak ancak Meclis’te devam edecek, bunu biliyoruz. Hem Cumhurbaþkaný Erdoðan hem de MHP lideri Bahçeli bu konuda açýk mesajlar verdi. Peki “þartlý tahliye ve denetimli serbestlik düzenlemesi” ne olacak? AK Parti konuyla ilgili çalýþmasýný sürdürüyor. Yapýlan beyin fýrtýnalarýnda iki kriter ön plana çýkýyor. Bir: Bu düzenleme kamuoyunun vicdanýný rahatsýz etmeyecek bir dengede kurulacak. Bunun için çeþitli formüller üzerinde duruluyor. Bunlardan birisinin þahýslarýn iki yýldan az iþlenen suçlar için de cezaevinde yatmasý olduðu belirtiliyor. Bu ne demek? Mevcut durumda bir suçlu iki yýldan az ceza aldýysa cezaevine girmiyor. Eðer bu formül uygulanýrsa iki yýldan az ceza öngörülse bile kasti suçlarda þahýslar cezaevine girecek. Ýki: “Af” konusunun her 10 yýlda bir kamuoyu gündemine gelmemesi için kalýcý bir çözüm üretilecek. Bunun için þartlý tahliye koþullarýnýn yeniden düzenlenebileceði belirtiliyor. Ancak henüz alýnmýþ bir karar yok. Tüm bu seçenekler Cumhurbaþkaný Erdoðan’a sunulacak ve AK Parti nihai kararýný verecek.