Adalet diyordun, iþte adalet!

Fetullahçýlar salýnýnca “Türkiye’de de hâkimler var” diyeceklermiþ. 

Berlin’de varsa, Türkiye’de de vardýr elbette... 

Seçmene ne diyeceðini bilemeyen; artýk þaþkýnlýktan artýk aymazlýktan, “hýzlý tren projesinin iç göçü hýzlandýracaðýný” söyleyen; “seçim vaadi” olarak bütün yatýrýmlarý durduracaðý müjdesini veren sevimli pýtýrcýk þeriat dedeleri de öyle söyleyecektir mutlaka, “Türkiye’de de hâkimler var” diyecektir. 

Çünkü, soyut “adalet” talebi dýþýnda bir söz çýkmýyor aðzýndan; Türkiye’de adaletsizliðin kitabýný yazmýþ partiyle dirsek temasýný kesmeden... 

Kemal Kýlýçdaroðlu da “adalet” diyor. 

Öyle bir adalet özlemi içinde ki, darbe yapan Fetullahçýlar ve bazý ajanlar salýnsýn diye Ankara’dan Ýstanbul’a yürümüþtü. 

Komedi... 

Ýnanç ve düþünce özgürlüðünün önündeki yasaklar kalkmasýn diye zýrt pýrt Anayasa Mahkemesi’ne koþan, adalet taleplerine karþý aslanlar gibi direnen ve “iptal” iþlemi için verdiði imzalarýn mürekkebi kurumamýþ Kýlýçdaroðlu “adalet” diyor. 

Hiç utanmýyor. 

Geçenlerde, bir özel televizyon kanalýnda dinledim kendisini. 

Çanak sorulara çok güzel cevaplar verdi. 

Evet, yine ortaya “Bir ülkede adalet yoksa” türünden birtakým mesnetsiz cümleler serpiþtirdi ama “adaletsizliðin” þahikasýný oluþturan soruþturmalarda da sorumluluðu siyasi iktidara yýktý. 

FETÖ bahsine hiç girmedi. 

Fetullah soruldu, oralý bile olmadý. Laf kalabalýðýna getirip, baþka konulardan bahsetti. 

Partilerine yönelik “FETÖ’yle iþbirliði yapýyorlar” iddiasýna iliþkin olarak da þunlarý söyledi: “FETÖ’yle kolkola girip Genelkurmay Baþkaný’ný tutuklatan onlar. Biz mi FETÖ’cülerle iþbirliði yapýyoruz, onlar mý yapýyor?”

Kemal Kýlýçdaroðlu’nun “onlar” dediði Cumhurbaþkaný Erdoðan ve AK Parti

Dikkatinizi çekerim: 

Kýlýçdaroðlu “özenle” Fetullahçýlarý ayýrýyor. 

Zikrettiði dönemde yaþanan olumsuzluklarýn (Genelkurmay Baþkaný’ný tutuklanmasý, vs) faturasýný “iktidar yargýsý” olarak kodladýðý “soyut” kiþilere kesiyor. Yani, FETÖ’nün “cemaat” kimliðiyle ortalarda dolaþtýðý dönemdeki “eylemleri”yle AK Parti’yi yargýlýyor. 

Köprülerin altýndan çok sular aktý oysa. 

FETÖ, “cemaat” kimliðiyle iktifa etmedi. Darbeye kalkýþtý. Bununla beraber, uluslararasý baðlantýlarý deþifre oldu ve MGK’nýn kýrmýzý kitabýna girdi. 

CHP’nin yakýnlaþmasý da bu dönemden sonra baþladý... 

Erdoðan “yapý”dan uzaklaþtý, Kýlýçdaroðlu yanaþtý. 

Erdoðan yapýya karþý tarihin en etkin savaþýný yürütürken, Kýlýçdaroðlu Meclis’te FETÖ tapesi okuyordu, illegal kayýt dinletiyordu, Pensilvanya’dan aldýðý sufleleri seslendiriyordu, “Þu gün kaçacak, bu gün kaçacak, helikoptere binecek, Malezya’ya uçacak” gibi... 

Kaldý ki, Genelkurmay Baþkaný tutuklandýðýnda, en sert tepkiyi, dönemin Baþbakaný olarak Erdoðan vermiþti... Kýlýçdaroðlu, Ýlker Baþbuð’un kitabýný okursa görecektir; kim tepki göstermiþ, kim sessizce beklemiþ, kim araziye uymuþ, orada yazýyor... 

Bu Kýlýçdaroðlu kalkmýþ, “adalet” diyor. 

Önceki gün, Türkiye Cumhuriyeti Mahkemeleri, MAN adasý iddialarý nedeniyle Kýlýçdaroðlu’nu 197 bin lira manevi tazminat ödemeye mahkûm etti. 

Bir diðer ifadeyle, “Sen tescilli bir yalancýsýn” demiþ oldu. 

Ýzzet Yasar’ýn da dediði gibi, “Adalet diyordun, iþte adalet...”

Bu kararý bakalým þeriat dedeleri nasýl karþýlayacak, “Türkiye’de de hâkimler var” diyecek mi?