CHP’liler, Kýlýçdaroðlu önde, milletvekilleri ve yöneticiler arkada dünden itibaren Ankara’dan Ýstanbul’a “adalet” için yürüyorlar.
Onlarý “býçak kemiðe dayandý” diyerek harekete geçiren; CHP milletvekili, Hürriyet gazetesi eski genel yayýn yönetmeni Enis Berberoðlu’nun tutuklanmasý oldu.
Berberoðlu, Ocak 2014’te FETÖ’cü emniyet-yargý-jandarma kumpasý ile durdurulan MÝT TIR’larýna ait görüntüleri gazeteci Can Dündar’a verdiði gerekçesiyle yargýlanýyordu. ‘Casusluk’ suçlamasýyla ömür boyu hapse çarptýrýldý. Cezasý 25 yýla indirildi.
MÝT’e ait yardým TIR'larý, terör örgütlerine silah sevkiyatý yapýldýðý iftirasýyla 1 Ocak 2014’te Hatay’ýn Kýrýkhan ilçesinde, 19 Ocak 2014’te de Adana-Gaziantep otoyolu Sirkeli giþelerinde durdurulmuþtu.
MÝT TIR'larýnýn durdurulmasýyla eþ zamanlý olarak FETÖ, “Türkiye’nin terör örgütlerine destek olduðu yönünde” jurnallere ve kara propaganda çalýþmalarýna baþladý. FETÖ’nün amacý, Türkiye’yi itibarsýzlaþtýrarak Erdoðan’ýn Lahey’de Uluslararasý Ceza Mahkemesi’nde yargýlanmasýný saðlamaktý.
Devletin savcýsý ve jandarmasý, devletin valisine raðmen devletin Milli Ýstihbarat Teþkilatý'na kumpas kuruyor, MÝT mensuplarý darp ediliyordu. Devlet birimleri karþý karþýya getirilmiþti ve bunun daha önce bir örneði yoktu. Bu ihanetin bugün bir FETÖ operasyonu olduðu ortaya çýktý. Bu operasyonda görev alan savcý, jandarma ve hâkimler F. Gülen’in ihanetine ortak oldular.
Nitekim 14 Ocak 2016’da, bu ihanette görev alan FETÖ’cü savcýlar Süleyman Baðrýyanýk (ByLock kullandýðý tespit edildi), Ahmet Karaca, Aziz Takçý, Özcan Þiþman ve Yaþar Kavalcýklýoðlu, HSYK 2. Dairesince ‘devlet kurumlarýný terörle iliþkilendirdikleri’ gerekçesiyle ihraç edildi.
Enis Berberoðlu ismini bu iþe Can Dündar karýþtýrdý. Can Dündar’ýn yayýn yönetmeni olduðu dönemde Cumhuriyet gazetesi MÝT TIR’larýna ait fotoðraflarý 29 Mayýs 2015’te, “Ýþte Erdoðan’ýn yok dediði silahlar” baþlýðýyla manþetten yayýnladý. Can Dündar fotoðraflarý E. Berberoðlu’nun verdiðini söyledi. Kendisi Almanya’ya kaçtý, Alman Cumhurbaþkanýndan niþan aldý, Berberoðlu ise tutuklandý.
2014’ün ocak ayýndaki olay neden 29 Mayýs 2015’te manþete taþýnmýþtý? Çünkü bir hafta sonra 7 Haziran’da genel seçim vardý ve AK Parti’nin tek baþýna iktidar olmamasý için bütün Erdoðan düþmanlarý bastýrýyordu. Bir yandan da HDP’ye barajý atlatmak için seferber olmuþlardý.
CHP’nin, E. Berberoðlu’nun tutuklanmasý üzerine “adalet istiyoruz” diyerek yürümesi de sadece CHP’nin içinde bulunduðu belli bir kesimi ilgilendiriyor. Onun için Kýlýçdaroðlu’nun “herkesin katýlmasýný bekliyoruz” daveti sadece CHP’lileri, FETÖ’cüleri, Erdoðan düþmanlarýný ve AK Parti muhaliflerini ilgilendiriyor. Bu yüzden CHP’nin uzun yürüyüþü, toplumsal bir heyecan dalgasý oluþturamaz.
Ancak CHP teþkilatlarýný harekete geçirmek bakýmýndan partiye bir faydasý olur. En büyük faydasý da kurultaya giden CHP’de, Kýlýçdaroðlu’nun adaylýðýný saðlama alýr, tartýþmasýz hale getirir. Zaten yürüyüþ fotoðrafýna dikkat ediniz. Kýlýçdaroðlu, milletvekillerinden metrelerce önde tek baþýna gidiyor. Bu yürüyüþ “Gandi Kemal” algýsý için tertiplenmiþ bir yürüyüþtür.
CHP’liler adalet için deðil, Kýlýçdaroðlu için yürüyor. Baþörtüsü zulmünde, AK Parti’nin kapatýlmak istenmesinde, imam hatiplere katsayý zulmünde, 27 Nisan e-muhtýrasý verildiðinde CHP neden yürümedi?
Hürriyet’in eski yayýn yönetmeni ve ayný zamanda CHP milletvekili bir isim söz konusu olunca mý adalet hatýrlanýyor?
Kýlýçdaroðlu 15 Temmuz’a “kontrollü darbe” , 20 Temmuz’a da “asýl darbe” diyor. Bu mu adalet?