Adam kaybetme ve aðýr sonuçlarý

Cemal Kaþýkçý olayýnýn adi bir olay olmadýðý, eðer öldürüldüyse bunun ‘siyasi cinayet’ olduðu þüphesiz. 

Aslýnda Kaþýkçý olayý þuan için bir ‘adam kaybetme’ olayý olarak nitelendirilebilir. Bilindiði gibi literatürde ‘yargýsýz infaz’, ‘faili meçhul’, ‘adam kaldýrma/kaçýrma’ gibi bazý kavramlar var. 

Hepsi bir suça tekabül eden bu eylemlere þimdi Kaþýkçý hadisesini de ekleyebilir, ‘adam kaybetmek’ten bahsedebiliriz. 

Yargýsýz infaz’da meþru ve yasal bir yargýlama makamý olmadan keyfi ve hukuksuz þekilde cezalandýrma yapýlýr. Yargýlamaya ve cezalandýrmaya yetkili olmayan kiþi veya örgütlerin haksýz/hukuksuz þekilde birilerini kendince cezalandýrmasý açýk bir suçtur. 

Faili meçhul veya Ýsmet Özel’in tabiriyle faili mestur ise suç sayýlan fiili iþleyen kiþinin kim olduðunun bilinmediði, eylemin failinin tespit edilemediði durumdur. Aydýnlatýlamayan ve faili bulunamayan siyasi cinayetler özellikle faili meçhul olarak literatürümüzde önemli bir yer iþgal ederler. 

Adam kaçýrma/kaldýrma türü fiiller ise mafya veya terör örgütlerinin sýkça baþvurduðu bir gözdaðý verme, cezalandýrma ve sindirme amaçlý eylemlerdir. 

Yargýsýz infazda canýna kastedilen kiþi de, eylemi gerçekleþtiren de bulunmuþ olabilir. Faili meçhulde ise eyleme maruz kalan kiþi bulunur ama faili bulunamaz. Adam kaçýrma gibi durumlarda kaçýrýlan kiþinin nerede olduðu bir þekilde bilinebilir veya kaçýrýlan kiþi serbest býrakýlabilir. 

Adam kaybetme ise hepsinden farklý bir durum. Ortada ne kurban var, ne fail var, ne eylemin ne olduðu var.

Elbette hepsiyle ilgili bir kýsým görüþler var ama henüz net ve kesin bir sonuç yok. Bir kiþi ortadan kayboluyor. Kaybolan kiþi aklý baþýnda bir kiþi olduðuna göre kaybolmuyor, kaybediliyor. 

Cemal Kaþýkçý hadisesi þu anda adam kaybetme/yok etme türü bir eylemi önümüze koyuyor. Bir kiþi gündüz vakti, herkesin gözü önünde adeta buharlaþýyor. Mekan da belli, þahýs da belli, þahsýn kaybedildiði de belli… 

Güvenlik birimlerimiz çok baþarýlý bir þekilde her türlü çalýþmayý yapýyor. Olayýn kriminal tarafý elbette bir þekilde ortaya çýkacak veya kuvvetli ihtimaller gözler önüne serilecektir. Buna göre de hukuk iþleyecektir. 

Olayýn siyasi boyutu ise daha derin izler býrakarak tartýþýlmaya devam edecek. 

Bir gazetecinin öldürülmesi ‘siyasi cinayet’tir. Siyasi cinayetler ise sadece öldürülen þahýs baðlamýnda deðerlendirilmez, daha baþka bir siyasi anlama sahiptir. 

Kaþýkçý’nýn çok sert ve radikal bir muhalif olmadýðý söyleniyor. Böyle bir kiþinin ortadan kaldýrýlmasý baþlý baþýna siyasi bir amaç olabilir mi? Eðer eylemdeki suç motifi sadece Kaþýkçý baðlamýnda ise olayýn basit muhalifliðin ötesinde bir boyuta taþmasý mümkündür.

Olayýn Ýstanbul’da gerçekleþtirilerek Türkiye’nin güvenlik zafiyeti olan bir ülke gibi gösterilmeye çalýþýldýðý, yani Türkiye’nin imajýna dönük bir hamle olduðu, Suudi Arabistan yönetimiyle Türk hükümetinin dostluðunu bozmaya dönük bir giriþim olduðu gibi yorumlar ne kadar anlamlýdýr zaman içinde daha iyi görülecek. 

Bu hadisede amaç ve hedefler her ne ise þunun bilinmesi gerekir: Türkiye bu tür adam kaybetme eylemlerinin hiçbir sonucu olmadan yapýlabileceði bir ülke deðildir.

Türkiye bu tür siyasi operasyonlar çekilebilecek bir ülke de deðildir.

Türk istihbaratý, güvenlik ve yargý birimleri hem olayýn aydýnlanmasý için gerekenleri yapacaktýr, hem de bu siyasi cinayetten Türkiye’nin aleyhine umulan maksatlar varsa bunlar boþa çýkarýlacaktýr. 

Cumhurbaþkanýmýzýn dediði gibi Türkiye sessiz kalmayacaktýr.