Yýl 1988 ya da 1989’du, TRT’nin tek baþýna yayýn yaptýðý dönemlerde, pazar sabahlarý Barýþ Manço ve 7’den 77’yi seyrederdik. Programýn bir yerinde çocuklar þarký söyler, Barýþ Manço da þarký söyleyen her çocuðu “10,10,10,100 puanla þampiyon” ilan ederdi. Format iyi, yarýþma güzeldi ama çocuklar çocuk þarkýlarý yerine, o dönem çok popüler olan Bülent Ersoy’un “Biz Ayrýlamayýz” þarkýsýný söylerlerdi.
O yarýþmadan çocuk bir yýldýz çýkmadý zaten öyle bir yarýþma da deðildi ama aklýmda çocuklarýna kendi dinledikleri þarkýlarý öðreten aileler kaldý...
***
Birkaç sene önce Týkýrtý Gazetesi’nde özel bir 23 Nisan yayýný hazýrlýyorduk. O dönemin en meþhur 2 çocuk yýldýzýyla çektik programý. Çekim arasýnda çocuklardan biri acýktý, ünlü bir fast-food firmasýndan menü istedi, hem çocuk hem de ailesi için sipariþ verdik.Masaya oturduk çocuk kendi patatesini bitirip, babasýnýn patatesinden almak istediðinde çok sert bir tepkiyle karþýlaþtý. Sonra babanýn uzun set saatlerinde oðlunu beklemek için katlandýðý fedakarlýklarý, yeni dizi ve reklam tekliflerini vesaireyi dinledim bir süre. Sonra dayanamayýp “Ya okulu” diye sordum, “konuþtuk anlayýþ gösteriyorlar” cevabýný aldým. Gün sonunda hemen tekrar getirttiðimiz patates kýzartmasýný çekim uzadý bahanesiyle o çocuk yýldýza yedirdik sonra da onu yolcu ettik.
Eskiden okuldan arta kalan zamanlar vardý þimdi aileye para getiren iþlerden artan kalan zamanlara geçtik. Futbolcu olsun, çok para kazansýn diye okuluna hiç uðramadýðý çocuðunu büyük takýmlarýn futbol seçmelerine götüren babalarý da es geçmeyeyim...
***
Küçük Baha, Acun Ilýcalý’nýn yarýþmasýnda bateri çalarak ünlendi. O ün paraya çevrildi, Baha Bodrum’da, Mersin’de, KKTC’de sahnelere çýktý.Sonra pedagog desteðine ihtiyaç duyuldu, hafta içerisinde annesinin “Baha’yý Bodrum dýþýndan gelenlerin ilgisi bunalttý” açýklamasýný, bir de rol aldýðý yeni reklam filminin haberini okudum.
Küçük Osman da Öyle Bir Geçer Zaman Ki’yle ünlendi sonuçta pedagog desteði alacak hale geldi. Daha bir sürü örnek sayabilirim size ama dert örnekler deðil...
***
Lafa gelince herkes için çocuðu dünyanýn en önemli varlýðý, onun iyi eðitim almasý kadar önemli hiçbir þey yok. Pazartesi günü, Harbiye’de, bir yerden aldýðý yarým limona, büfelerin yol üzerindeki masalarýndan birinden gizlice tuz ekmeðe çalýþan çocuðu gördüm.
Daha vahimi gözlerindeki ifadeyi de gördüm, yitirilmiþ masumiyeti... Ünlü ya da ünsüz, çocuklara masumiyetini kaybettiriyoruz. O kaybedilen masumiyet 15-20 sene sonra canýmýzý çok yakacak.Farkýnda olan var mý?