Adamý verem eden maç!

Lask Linz maça, Beþiktaþ’ýn sol kanadýndan sýkça ve rahatsýz edici þekilde gelmeye baþlamýþtý. Ama bunu fazla uzun  sürdüremedi. Beþiktaþ dengeyi çabuk saðladý.

Ancak ne var ki; savunma, orta saha ve ileri uç; kendi bölgelerinde kötü olmasalar da, ortaya konsolide bir futbol çýkmýyordu. Çünkü aralarýnda yeterli koordinasyon yoktu. Bu da, ister istemez çok etkisiz bir Beþiktaþ görüntüsü veriyordu.

***

Maç öncesi, radyo ve televizyonlardaki bir çok spor programýný izledim ya da dinledim. Genel kanaat, Beþiktaþ’ýn rakibinden iki gömlek üstün olduðu etrafýndaydý. Ama bu fark, sahada hiç hissedilmedi. 

Linz; baþlardaki temposundan hayli uzaklaþtýðý devrenin son dakikalarýnda, ilk ciddi pozisyonunu bulmuþtu ve o da gol oldu. Lask Linz, Roco’yu;  gözüne kestirmiþ olmalý ki; hep onun bulunduðu kanattan geldi. Ama golü Oðuzhan’ýn hatasýyla yedik. Zaten gününde deðildi.

Aslýnda Avusturya takýmý, öne geçmeyi hak edecek bir ekip gibi görünmüyordu. Fakat Beþiktaþ da; baþýný belaya sokmayacak kadar da güvenli deðildi... Yani devreye, “Olmayana ergi” metoduyla yenik girdik. Koca ilk yarýda, (Tehlikeli olmasýndan vazgeçtim) diþe dokunur dahi olsa; tek etkinlik bile yaratamadýk. Ýnsan üzülüyor.

***

Babel araziydi... Lens hep yerdeydi... Larin ürkekti... Tolgay savruktu... Caner havasýnda deðildi... Quaresma takviyesi de iþe yaramadý. Durum kötüydü...

Zaman geçip süre azalmaya baþladýðýnda, can havliyle tempo/baský/pozisyon arttýrýmýna gitti. O zaman da, ikinci golü yedi. Olmadý, olmuyor, olmayacak zannettik ama; Þenol Güneþ’in defterden silmeye çalýþtýðý Negredo, son anda hepimizi kurtardý. Ýnsaný verem eden bir maç oldu.