‘FETÖ’nün verdiði en büyük hasar nedir?’ diye sorarsanýz, iþte tam da bunu örnek olarak koyabilirim masaya.. Evet bu alçak, aþaðýlýk örgüt, kendince yeniden dizayn edebilmek için milli ordumuza kumpas kurdu.. Suçsuz yere aslan gibi subaylarýmýz, generallerimiz hapis yattý.. Ýntihara sürüklenen, cezaevinde ölen insanlarýn kanlarý var ellerinde.. Bu apaçýk bir gerçek.. Fakat bu defa da sanki olan biten her þey baþýndan itibaren tezgahmýþ gibi bir durumla karþý karþýyayýz.. ‘Ergenekon diye bir örgüt yokmuþ’… Ya hu FETÖ, bu tezgahý kendi kurmadý ki.. Post 28 Þubat dönemindeydik.. 3 Kasým 2002 ile yeni bir sayfa açýlmýþtý Türkiye’de.. Ülke içindeki vesayet odaklarýyla hesaplaþma dönemine zaten girilmiþti.. FETÖ bu fýrsatý kendi lehine çevirdi.. Adýna ‘Ergenekon’ demeyelim, tamam.. Ama buz gibi darbe tertiplemek isterken suçüstü yakalanan generallere, askeri göreve davet eden mitinglere, siyasette devþirerek ara dönem hükümeti sözü verdikleri çakma politikacýlara, bir þey söylememiz lazým.. Yoksa olmaz..
Fransa’da ortalýðýn savaþ alanýna dönmesine sebep olan akaryakýt fiyatlarýndaki vergi artýrýmý konusunda Baþbakan Edouard Philippe güvence vermiþ.. Zamlar geri çekiliyormuþ.. Bunun iki nedeni olabilir;
1) Sahiden de böyle bir uygulamanýn insanlarý mutsuz ettiðini görmüþ olabilirler.
2) Gerçeðin benzin zammý olmadýðýný görmek ve göstermek istemiþ olabilirler..
2013 Gezi kalkýþmasý sýrasýnda da hatýrlayýn, ýsrar kýyamet bütün yetkililer; ‘tamam aðaçlara bir þey olmayacak’ demiþti.. Fakat bir güç onlarýn protestoyu sona erdirmesine engel olmuþtu.. Acaba Fransa þimdi bunu mu test ediyor, ne dersiniz?.
Bu tavrýn muhtemel iki sonucu olacak;
1) Artýk dünyanýn her yerinde hükümetleri karar almaya zorlamak için, demokratik protesto ya da sivil baský gruplarý yerine, polis arabasý yakacak insanlar..
2) Dün yaþananlar unutulacak, güllük gülistanlýk bir Avrupa’da keyif içinde devam edecek hayat..
Bakalým, göreceðiz neler olacaðýný..
En güzel aþk þarkýlarýnýn altýnda söz yazarý olarak imzasý bulunan Ahmet Selçuk Ýlkan için, önceki akþam bir program düzenlendi.. Þarkýcýlar birer birer çýkýp, en sevilen þarkýlarýný okudular.. Geceden bir kaç not vereyim..
- Ýbrahim Tatlýses, sahneye telekonferansla, Ýzmir’deki evinden baðlandý.. ‘Yeniden ÝBO Þov yapmak istiyorum, parasýna puluna bakmayacaðým’ dedi.. Bence Ýmparator’un bugün yapmasý gereken bir televizyon programý deðil bir belgesel söyleþisi olmalý..
- Cengiz Kurtoðlu’nun söylediði þarký kavga çýkarýr. Hatýrlayýn, Aleyna Tilki’nin hit þarkýsý ‘Dipsiz Kuyu’nun, çalýntý olduðu iddia edilmiþti.. Bergen’in ‘Yýllar Affetmez’ þarkýsýndan.. Ýþte o þarkýyý gecede Cengiz Kurtoðlu, daha batý etkisinde bir aranjeyle söyleyince benzerlik iyice ortaya çýktý.. Çarþý karýþýr, demedi demeyin.
- ‘Hani Bizim Sevdamýz’ý Merve Özbey söyledi.. O da ne yapsýn?.. Senelerce Bülent Ersoy’dan dinlemiþiz. Artýk kim söylese zayýf kalacak..
- Ahmet Selçuk Ýlkan sahiden de þarký sözü fabrikatörü gibiymiþ. ‘Þekerci mi baban senin’ bile ona aitmiþ, düþünün artýk..
Öyle bir kitle var ki anlamak mümkün deðil.. Yazdýklarýna bakýnca sanýrsýn ki, insanlar hiç barýþmasýnlar, yuvalar daðýlsýn, çocuklar baba ayrý anne ayrý büyüsün ister gibiler.. Demet Akalýn’ýn eski eþi Okan Bey’e dönme kararýna yapýlan yorumlarý okuyunca çok üzüldüm. Sadece haklý olabilmek adýna mý bu kadar kötü söz?.. Ben çok sevindim.. Keþke herkes ikinci bir þans verebilse/bulabilse..