Başkan Aziz Yıldırım klasiği olan soyunma odası koridorlarındaki “Bundan sonra affetmem bilesiniz” sözleri üzerindeki tartışmalar hafta sonuna damgasını vurdu. Lig tv yayınına korsan bir şekilde katılan yönetici, olan biteni kendi kafasına göre anlatınca, spor programlarının yıldızı oluverdi. Belli bir amaçla söylenen, yalan yanlış duyulan sözler kamuoyuna açıklanırken daha dikkatli olunmalıdır. Ama nedense en çok da bu tür açıklamalar işe yarar. Hakem Tolga Özkalfa’nın raporu açıklandı, ne denildiği kadar hakaret, ne de tehdit var. Olsa olsa buna serzeniş denir. Soyunma odası koridorlarına girebilir diye akredite kartı veriyorsanız, maçı yaşayan o yönetici itirazını da serzenişini de yapar. Bu doğal bir davranıştır. Fenerbahçe’nin başkanı her yerde kulübünün hakkını korur. Bu da doğru ama soyunma odası koridorları hak arama yeri değildir. Bir yöneticinin soyunma odasına girmesi profesyonel futbolculara amatör konuşmalar yapması, yakışmayan davranıştır.
Gelelim Avrupa’ya... G.Saray’ın ortaya koyduğu destansı mücadele sonucu kazandığı muhteşem başarıyla gururlandık. Son yıllarda bu kadar heyecanlı bir maç izlememiştim. Futbol keyfim yerine geldi. Göğsümüz kabardı. Schalke evinde büyüklendi, Aslan affetmedi.
Şimdi sıra F.Bahça’de. Plzen ile oynanacak olan rövanş maçının seyircisiz olması rakip için bir avantaj. Temsilcimiz rakibine göre çok kaliteli bir takım. Burada mutlaka gole ihtiyacı olan Çek ekibi ilk maçta kendilerine hiç boş alan bırakmayan F.Bahçe’yi açmak, kendilerine alan oluşturmak isteyecektir. İlk maçta topu ayakta tutmakta zorlanınca daha çok enerji harcaytıp, yıprandılar. İlk maçtaki gibi çok pas yapan ve fırsat bulunca rakibine çöken bir taktik anlayış belki futbol zevkimizi bozacak, bizi sıkacak ama tur için disiplinli, sabırlı olmak şart. Topu sürekli ayakta tutmak oyuncular açısından zevkli, aktif olan oyuncular için de iştah açıcı bir durum. 1-0 kazanılan ilk maç sonrası “ Plzen bizim seviyemizin altında, rakibi çok büyüttük, bu takımı rahat eleriz” yorumları çokça yapıldı. Ben öyle düşünmüyorum. Aykut Kocaman’ın da dediği gibi “F.Bahçe küçük bir avantaj yakaladı”. Seyircisiz maç. Rakip organize, disiplinli, ofansif çeşitliliği olan bir takım. Bunları ilk maçta yapamamış olması kötü takım olmasından çok, F.Bahçe’nin buna izin vermemesinden kaynaklandı. Plzen turu çeviremez diye düşündüğümüz anda turu kaybederiz. Futbol hata affetmez, en çok bireysel hatalarla konuşulur. Ağzımdan yel alsın. İyi düşünelim. Şöyle ki. Yoksa Süper Kupa Türkiye’ye mi geliyor.
