Afrin’de Mehmetçik bir destan yazýyor. Her gün bombardýman, her gün cepheden haberler. 800 civarýnda PYD militanýn etkisiz kýlýnmasý. Bir beyin ameliyatýndaki saðlam dokulara zarar vermeme hassasiyetine benzer sivilleri koruma hassasiyeti…
Kýbrýs Harekâtýndan sonra daha kapsamlý, topyekûn bir askeri harekât yapýlýyor ama hayat tam da milletimizin asaletine, vakarýna yakýþýr þekilde devam ediyor. Tedirginlik, telaþ ve karamsarlýktan eser yok.
Bu gönül huzuru, bu paniklememe hali, bu fýrýnlara koþmama, marketlere, bankalara hücum etmeme sakinliði ne anlatýyor?
Büyük resimde ileriki günlerde, haftalarda, yýllarda karþýmýza ne çýkacak?
1974’teki Kýbrýs Harekâtýný hatýrlatayým.
O yýllarda büyük resimde ne olduðunu göremedik, göremezdik.
Bugün de tarihî bir zaman diliminden geçtiðimizi biliyoruz ama harekâtýn, büyük fotoðrafýn içinde ne anlam taþýdýðýný, deðerinin ne olduðunu ileriki günlerde, yýllarda anlayabileceðiz.
Mesela Kýbrýs Harekâtý’nýn, 44 yýl geçtikten sonra bugün AB üyeliði konusunda Rumlarýn kayýrýlmasý gibi ters bir görüntü de olsa bizim açýmýzdan çok önemli sonuçlarý oldu.
Rumlar Enosis (Kýbrýs’ý Yunanistan’a baðlama) hedefine kilitlenmiþti. EOKA haydutlarý Kýbrýs Türkünü katlediyor, saldýrýyor hayatý onlara zehir ediyordu. Banyo küvetinde domdom kurþunu ile masum yavrularýmýzý katlediyorlardý. Sonuçta Makarios’u devirdiler, Atina’da cuntacýlarýn darbe giriþimiyle hain emellerine ulaþtýklarýný sandýlar.
Türkiye’nin bunu seyredeceðini düþünen Batý dünyasý- kendi hesaplarý ne olursa olsun- Türkiye’nin müdahalesine engel olamadý.
1683’ten beri gerileyen askerimiz üç asýr sonra deniz aþýrý bir harekâtla hudutlarýnýn dýþýna çýktý. Eksiðimizi, gediðimizi gördük ama Batý’nýn uyguladýðý ambargolar ile millî harp sanayinin kýymetini iliklerimize kadar hissettik. Batý’nýn dost olmadýðýný, NATO ittifaký içinde olmamýza raðmen asýl milli kaynaklarýmýza dönmenin zaruretini idrak ettik.
Bugün Afrin’de milli harp silahlarýmýzla netice alýyorsak, bu Kýbrýs harekâtýnda baþlayan þuurlanmanýn AK Parti iktidarýnda hayat bulmasýyla ilgilidir.
44 yýl sonra Kýbrýs Harekâtýyla ilgili büyük resimde üç þey görülüyor:
Bugün kimse Kýbrýs’ýn Yunanistan’a baðlanmasýný aklýndan bile geçiremez.
Bugün kimse adada Türklere saldýrmaya cüret edemez. Geçmiþte gece gündüz huzursuz yaþayan Kýbrýs Türkleri þimdi Türkiye’nin tam desteðiyle, kalkýnýyor, huzur ve refah içinde yarýnlarýna güvenle bakýyor.
44 yýl sonra büyük resimde kalan, Rahmetli Ecevit, Rahmetli Erbakan ve Rahmetli Denktaþ’ýn, siyasî mülahazalarýn dýþýnda, tarihe kaydolan milli ve yerli þahsiyetleridir.
Kýbrýs Harekâtýyla devlet ve millet olarak kazandýðýmýz özgüvenin, bizi Afrin’e, Münbiç’e kendi göbeðimizi kendimizin kesmesi cesareti, Suriye sýnýrlarýmýzý güven altýna alma kararlýlýðý ile donattýðýný þimdi daha iyi görüyoruz.
Afrin harekâtýyla baþlayan yeni süreçte büyük resimde karþýmýza neler çýkacaðýna dair fýrça darbelerini þimdiden görüyoruz.
Bölgemizde bize raðmen kimse plan/proje peþinde koþamaz.
15 Temmuz’da dirilen Çanakkale ruhu milletimizi kararlý, saðlam bünyeli ve askerine, hükümetine, Cumhurbaþkanýna güvenli kýldý. O yürüyor, millet arkasýndan yürüyor.
Geçen haftaki Trabzonspor- Fenerbahçe maçýnda stat týklým týklým doluydu. Sanki tarihe not düþecek tanklarýyla, toplarýyla, uçaklarýyla bir askerî harekât olmuyor. Sanki düðün bayram var. Evet, kalpler Mehmetçik için çarpýyor. Gözler cephede. Açýlan pankartlar tam da harekâta verilen desteði anlatýyor. “Bugün size ihtiyaç var” dense stat anýnda boþalýr, o seyirci askerlik þubelerinin önüne yýðýlýr.
Evet, bir kayýtsýzlýk, boþvermiþlik deðil gördüðümüz. Bu gönül huzuru, bu paniklememe hali, bu fýrýnlara koþmama, marketlere, bankalara hücum etmeme sakinliði ne anlatýyor?
Milletin ordusuna, hükümetine, Cumhurbaþkanýna ve zafere olan inancýný anlatýyor.