Bardaðý taþýran son damla ABD’nin, PKK’lýlardan 30 bin kiþilik “sýnýr ordusu” kurduklarýný açýklamasý oldu. 4 binden fazla týrla silah yardýmý yaptýktan sonra bu açýklama, Türkiye’yi geri dönülmez bir noktaya getirdi.
Türkiye Afrin ve Münbiç’e girecek. Son dakikada ABD –ki yumuþa emareleri var- desteklediði PKK unsurlarýný Afrin ve Münbiç’te yalnýz býrakýrsa, ABD askerleri ile karþý karþýya gelmeyeceðiz.
Türkiye teenni ile hareket ederek ABD’ye, “askerlerini PKK’lýlarýn arasýndan çek” diyor. Hem de Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn Türkiye-ABD münasebetlerinde duyulmadýk ifadeleriyle; “Terör örgütünün üslerindeki bayraklarýnýzý kendiniz indirin ki, o bayraklarý biz size teslim etmek zorunda kalmayalým. Teröristlerin üniformalarýndaki iþaretlerinizi söküp alýn ki, teröristlerle birlikte olanlarý da topraða gömmek mecburiyetinde biz kalmayalým” demesiyle...
Demek ki Türkiye ABD’ye böylesine çýkýþta bulunacak kadar gözünü karartmýþ.
Türkiye blöf yapmýyor. Bunu anladýðý an ABD ve NATO, Afrin ve Münbiç’te karþýmýzda olmaktan vazgeçecektir. Terör örgütünü deðil 80 milyonluk yükselen Türkiye’nin müttefikliðine döneceklerdir.
ABD askerleri çekilse bile Türkiye Afrin ve Münbiç’e girmekten vazgeçmeyecektir.
Çünkü kararlýlýðýmýzdan vazgeçtiðimiz gibi bir adým, bugün ayaða kalkmýþ milli þuura büyük bir darbe indirmek olur.
Türkiye, belki de bu yazýnýn okunduðu gün Afrin’e girmiþ olacaktýr. Çünkü býçak kemiðe dayanmýþtýr. Türkiye, terörü kaynaðýnda bitirmek zorundadýr. Türkiye, enerjisini terör örgütleriyle mücadelede daha fazla tüketemez.
Türkiye’yi PKK ve FETÖ gibi terör örgütleriyle köþeye sýkýþtýrmak, yönetilemez bir ülke algýsý oluþturmak ve ekonomi üzerinden yeni saldýrý alanlarý açmak isteyen Atlantik Cephesi/þer ittifaký karþýsýnda bize yakýþaný yapmak zorundayýz.
ABD ve Avrupa, yeni Türkiye’nin gücünü, 15 Temmuz FETÖ darbe giriþiminde de gördük test ediyor.
Eski zamanlarýn Türkiye yöneticilerine yaptýklarýný tekrarlamak çabasýndalar.
Bize tayin ettikleri vasiler eliyle alenen þunu dayattýlar: “Batý olarak biz Türkiye’ye bir statü çizdik. Artýk þu Ýslam’a baðlýlýðýnýzý unutacaksýnýz. Fransýz tipi laiklikle dininiz, devletin kontrolü altýnda olacak. Yaþam tarzýnýzla da bize benzeyeceksiniz. Dýþ politikanýzla, bize baðýmlý olacak, bizim eksenimizden ayrýlmayacaksýnýz...”
On yýlda bir cuntacýlar marifetiyle gerçekleþtirdikleri darbelerle, hep bu statünün balans ayarýný yaptýlar.
AK Parti iktidarýnda tekerlerine çomak sokulmuþ oldu. Neyi denedilerse, ne yaptýlarsa baþarýlý olamadýlar. 15 Temmuz darbe giriþiminin püskürtülmesi, hem de milli bir diriliþin, uyanýþýn sabahýnda yeni Çanakkale ruhunun uyanmasýyla bugün daha da hýrçýnlaþýyorlar.
ABD’nin bir müttefike asla yakýþmayan akýl tutulmasýnýn gerçek sebebi budur. Türkiye Suriye’deki kumpaslar üzerinden, içeriden FETÖ’nün aðzýyla “kontrollü darbe” saldýrýsý üzerinden hýrpalanmak isteniyor.
Geçti o zamanlar... Türkiye güney sýnýrlarýný Afrin, Münbiç, Fýrat’ýn doðusunda Irak’a kadar PKK terör örgütünden temizleyecektir.
Evet, artýk Amerika, ülkemiz sýnýrlarý boyunca bir terör ordusunu kurduðunu ikrar etmiþtir. Bize düþen de bu terör ordusunu daha doðmadan boðmaktýr...
Türkiye kararlýdýr. ABD’ye tükürdüðünü yalatacaktýr.
Türkiye kararlýdýr. Ne sýnýrlarýmýz içinde, ne sýnýrlarýmýzýn öte tarafýnda PKK terör örgütü bir daha devletimize saldýrý mecali bulamayacaktýr.
Türkiye kararlýdýr. Barzani’nin baðýmsýzlýk sevdasý nasýl yer ile yeksan olmuþsa, PKK’nýn vatanýmýzý parçalama hayali de yerin dibine geçirilecektir.
Türkiye kararlýdýr. Bölücü terörünün beli kýrýldýkça PKK ile arasýna mesafe koyamayan/koymayan HDP de siyasi tükeniþin içine yuvarlanacaktýr.
Türkiye kararlýdýr. Türkiye eski Türkiye deðildir. 15 Temmuz’da anlattýk, Afrin, Münbiç ve devamý ile bir defa daha anlatacaðýz.
Bir de þu var. Výdý výdý hala “Türkiye’nin dýþ politikasý yüzünden ne hallere düþtük” diyen sinsi Erdoðan düþmanlarý konuþuyor. ABD’nin Irak’ý iþgali, PKK’ya binlerce týr silah vermesi, Kýlýçdaroðlu’nun “kontrollü darbe” zýrvasý da mý Türkiye’nin yanlýþ politikalarýndan?
Ödleri kopuyor, Türkiye askerî zafer kazanýr da Erdoðan daha da güçlenir diye...