Bir yanda CHP’de Atatürk tartýþmasý yaþanýyor. Diðer yandan Karamollaoðlu, “Hilafeti AK Parti kaldýrdý.” diyor…
Ýl Baþkaný Canan Kaftancýoðlu, Atatürk demeden Mustafa Kemal demeyi tercih ettiðini söyleyince CHP’de ortalýk biraz karýþtý.
Biraz diyorum çünkü Kýlýçdaroðlu, Kaftancýoðlu’na tavýr koymadý. Bir eleþtiride bulunmadý. Hatta konuyu köpürtenlere sitem etti.
Kýlýçdaroðlu’nun Ahmet Davutoðlu’na aylar sonra hayýrlý olsuna gitmesi ise tartýþmanýn alevini söndürmek için bir fýrsat oldu.
Atatürk tartýþmasýndan CHP’de yeni bir çatlak oluþmaz. Zaten CHP çatladýðý kadar çatlamýþ. Depremden sonra binalarýn çatlayan yerlerine sýva yapýlýp bir de boyanýnca, eski hali bilmeyenler çatlak matlak göremezler. CHP’nin hali de aynen öyle…
CHP’de neden bu Atatürk tartýþmasý, tasfiyelere kadar gitmez.
Kaftancýoðlu’na karþý sesini yükseltenlerin yaptýðý sadece rol icabýydý.
Rol icabýydý çünkü Kýlýçdaroðlu’nun etrafýnda birbirlerine tutunmak zorundalar.
Çünkü bundan sonraki seçimde de iktidar fýrsatýný kaçýrýrlarsa, sahneden hep birlikte inecekler…
Ýyi Parti, Saadet Partisi, Deva ve Gelecek Partisi, dikkat ederseniz CHP’deki Atatürk tartýþmasýna yan gözle bile bakmadýlar. “Atatürk’ün kurduðu partide, Atatürk’ün adýný bile anmak istemeyenlerle bizim iþimiz olmaz.” diyen çýksaydý, aðzýna acý biber sürülürdü…
Zaten diken üstünde yürüyorlar, yeni bir maraza iþlerine hiç gelmez.
Zurnanýn zýrt dediði yer HDP’dir.
HDP’siz ittifak, Kýlýçdaroðlu, Akþener, Karamollaoðlu, Davutoðlu ve Ali Babacan için tam bir çýkmaz sokaktýr.
Belirleyecekleri Cumhurbaþkaný adayýný HDP desteklemediði sürece yenilgiyi peþinen kabul ediyorlar.
Yapacaklarý tek þey, HDP’nin gönlünü almaktýr.
Burada görevin büyüðü CHP’nindir. CHP’de de anahtar isim, Canan Kaftancýoðlu’dur. Kaftancýoðlu’nun Ýstanbul il baþkanlýðýna bu açýdan bakýlmalýdýr.
Evet, yapacaklarý tek þey HDP’nin gönlünü almaktýr. Selahattin Demirtaþ’ýn hapishaneden, “Akþener’e bir kahvaltýya gelsek ne güzel olurdu” mesajý, Ýyi Parti’nin iþini kolaylaþtýrmak içindir. Akþener’in de hemen, “Güneydoðu’da, kan davasý olsa bile gelene kapý açýlýr.” demesi boþuna mý?
Davutoðlu’nun, Kýlýçdaroðlu’na, “Bundan sonra daha sýk bir araya gelip ayný çizgide yürüyeceðiz” demesi de öyle…
Karamollaoðlu’nun önceki gün, bugüne kadar kimseden duymadýðýmýz lafýna ne demeli?
Halk TV’de katýldýðý programda þöyle diyor Karamollaoðlu:
“Türkiye’de aslýnda hilafet vardý. Ancak, bu arkadaþlar (AK Partililer) ortadan kaldýrdýlar. Hilafet kaldýrýlýrken Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediði bir söz vardý; Hilafet TBMM þahsý manevisinde mündemiç olduðu için kaldýrýlmamýþtýr. Yani hilafet kalkmadý. Siz (AK Partililer) meclisin gücünü ortadan kaldýrýnca hilafeti siz yok ettiniz...”
Erdoðan düþmanlýðý bakalým daha ne savrulmalar getirecek?
Karamollaoðlu böyle konuþurken, Þirin Payzýn, "Saadet Partisi lideri Temel Karamollaoðlu ile konuþuyorum bu akþam. Neden? Çünkü Ýktidarý en çok zorlayacak parti. Saadet tabanýnýn oylarýndan çok korkuyorlar…”
Ýþte Karamollaoðlu’na biçilen rol bu…
Muhalefet ittifaký, Erdoðan düþmanlýðý ile öylesine birbirlerine yapýþtýrýldý ki, Atatürk tartýþmalarýnýn, “hilafeti, AK Parti kaldýrdý” saçmalýklarýnýn bile ötesini göreceðiz.
“Biden varken bize bir þey olmaz” diye mi düþünüyorlar?