Ahmet Uluçay: belgesel-söyleþi, iki kitap

Bilim ve Sanat Vakfý, Sanat Araþtýrmalarý Merkezi’nin Hayâl-i zî-ruhtan Sinemaya baþlýklý programlar dizisinin sekizincisi, 27 Þubat Cumartesi gerçekleþti. Programýn konusu, bir Ahmet Uluçay belgeseli olan Güliz Saðlam’ýn çektiði Tepecik Hayal Okulu ve belgeselin ardýndan kameraman ve yapýmcýsý Ýlker Berke ile söyleþiydi. Söyleþi, Türk Sinemasý Araþtýrmalarý (TSA)’dan Barýþ Saydam’ýn sunumuyla gerçekleþtirildi. Bir mazeretinden ötürü filmin yönetmeni söyleþiye katýlamadý. Tepecik Hayal Okulu, Karpuz Kabuðundan Gemiler Yapmak adlý eþsiz filmi sinemamýza kazandýran rahmetli Uluçay’ýn, ilk hastane serüvenini zamanýnda kendisiyle, köydeki film ekibi ve aile yakýnlarýyla yapýlan söyleþileri kapsýyor ve kýsa filmlerinden örnek görüntüler içeriyordu.

Tepecik Hayal Okulu, Ahmet Uluçay’ýn hastalýðýnýn koþutluðunda sinemayla olan ünsiyetini ortaya koyuyor, hatta bir tür sara nöbetinin mecazi anlamýyla, kýsa filmlerinden 1998 tarihli Epileptik Film’iyle (Karpuz Kabuðu içindeki kimi kesik kesik görüntülerle) örtüþüyor. Filmde, Uluçay’ýn dünyasýna ve sinemasýna iliþkin görüþleri arasýnda, çocukluk döneminin, çocuksuluðunun o denli saf, içten, hiçbir hesap bilmez duyuþ ve yansýmalarýný, ruh dünyasýnýn ince kývrýmlarýný, ayný zamanda da kýrýlganlýðýný görüyoruz. Çocukluðundan itibaren sinemaya olan yakýnlýðýnýn, daha o yaþlarda (1950 sonlarý-60 baþlarý diyebiliriz) elektrik dahi olmayan köylerinde jeneratörle çalýþan 16mm projeksiyon makinesiyle yapýlan film gösterimlerinin büyüsüne, ancak diðerleri perdeye bakarken kendisinin projeksiyon makinesinin iþleyiþine þaþkýnlýk ve hayretle bakýþýyla kapýlmasýyla meydana geldiðini söylüyor. Sonraki süreç, artýk 14 yaþýnda Metin Erksan’ýn Kuyu filmini seyretmesiyle kesin olarak yönetmen olmaya karar vermesiyle geliþecek, ancak reel hayat þartlarý kendisini hayatýný idame ettirmek üzere baþka iþ kollarýna savuracak, ta ki eline VHS kasetle çekim yapan bir video kamera geçene kadar. Bundan sonrasý, köyden ekip arkadaþlarý Ýsmail Mutlu Þerif Akarsu ile el marifetiyle yapýlmýþ animasyon ve özel efektlerle benzersiz kýsa filmlerini ve yegane uzun metraj çalýþmasý Karpuz Kabuðundan Gemiler Yapmak’ýn çekimi ve filmleþmemiþ diðer projeleridir.

Gösterimden sonraki söyleþide yapýmcý ve Uluçay’ýn 20 yýllýk bir süreye yayýlan arkadaþý kameraman Ýlker Berke, özlü ve yerinde sözlerle bu deðerli sinema dostu yönetmenle filmin çekiliþ sürecinde yaþadýklarýný dile getirdi. Berke, Uluçay’ýn büyük bir iþtiyakla film yapým iþinde yer aldýðýný, çok okuyan biri olduðunu, bilhassa þiir ve hikâyeyle içli dýþlý olduðunu, dünya sinemasýnýn büyük yönetmenlerini takip ettiðini, hayal dünyasýyla rüyalarýnýn sinemasýnýn tamamlayýcý unsurlarý olduðunu belirtti. Barýþ Saydam da söyleþiyi açýmlayýcý ve destekleyici sorularla önemli noktalara taþýdý; ayrýca dinleyicilerden gelen sorular da Uluçay’ýn dünyasý ve bugün sinemamýza verdiði ilhamlar anlamýnda deðerliydi.

Bilim ve Sanat Vakfý, Hayal Perdesi kitaplarý arasýnda daha önce de kendi adýyla üzerine bir kitap çýkan Ahmet Uluçay’la ilgili son olarak iki kitap daha yayýnlandý. Her ikisini de Ayþe Pay’ýn hazýrladýðý kitaplardan Karpuz Kabuðundan Gemiler Yapmak, filmden fotoðraflarla senaryosunu içeriyor ve kitabýn sonunda da Uluçay’ýn filmografisi ve aldýðý yurtiçi ve yurtdýþý ödüller yer alýyor. Diðer eser Küller ve Kemikler, Yaydýrýbya Öyküleri alt baþlýðýyla Yakup ismindeki bir çocuðun anlatýsý üzerinden yönetmenin asýl yapmak istediði Bozkýrda Deniz Kabuðu’nun senaryo yazým sürecini ve diðer filmlerinin dünyasýný iþliyor.