Ailelerin normalde kendi bir dengesi vardýr. Fakat bu denge hali çeþitli nedenlerle bozulabilir. Ailenin içinde çatýþma ve uyuþmazlýk oluþabilir. Bu uyuþmazlýk hali yönetilemezse, kýsýrdöngü þeklinde büyür ve kriz haline neden olur. Aile bu krizlerle öncelikle kendi imkanlarý ile baþ etmeye çalýþmalýdýr. Eðer ailede yaþanan kriz kendi imkanlarý ile çözülmezse, aile terapisi almak gerekebilir. Bu yazýda ailede sýk görülen üç kriz türünü tanýmlamaya çalýþacaðým.
Ailede kriz nedenlerinin bir kýsmý ailenin yaþam döngüsündeki olaðan geçiþ dönemlerine uyum saðlayamadýðýnda olur. Örneðin aileye bir bebek gelmesi, Çocuklarýn ergenlik dönemine girmesi, çocuklarýn evden ayrýlmasý, dede ve nenelerin hastalýk veya ölümleri olaðan geçiþ dönemi örnekleridir. Bu geçiþ dönemleri ailede özel psikolojiler ve stres oluþturarak ailenin dengesini bozabilir.
Geçiþ dönemlerinin özel psikolojilerle baþ edebilmek için ilk þart ile üyelerinin geçiþ döneminde olduklarýnýn farkýna varmasýdýr. Ýkinci önerim ise aile üyelerinin birbirlerinin insani özellikleri üzerinden çatýþmayýp, sorunlar üzerinden çözüm aramaya çalýþmasýdýr.
Ailede kriz oluþmasýnýn diðer bir türü ise aile üyelerinden birinin veya tümünün yaþadýðý olaðandýþý bir stresle karþý karþýya gelmesidir. Aile üyelerinden birinde önemli bir hastalýk olmasý veya trafik kazasý yaþanmasý, aile büyüklerinin sürekli bakým gerektiren bir hale gelmesi, ailenin ekonomik bir iflas içine girmesi, aile üyelerinde iþsizlik veya belirgin bir okul baþarýsýzlýðý bu türden streslere örnek verilebilir. Bu türden durumlara maruz kalmak ailenin dengesini bozup, aile içi çatýþma hali oluþturabilir.
Bu türden stresli ve travmatik yaþam olaylarý ile ailelerin bir kýsmý baþ edebilirken, hatta birbiriyle kenetlenip daha da yakýnlaþýrken, bazý ailelerde aile üyeleri arasýnda süreðen iç çatýþmalar oluþturabilir.
Aileyi oldukça zorlayan durumlardan biri de çekirdek ailede anne ve babanýn veya çocuklardan birinin boþanmasýdýr. Anne ve babanýn uzun süreli geçimsizliði ve evin stresinin yüksek olmasý zaten aileyi olumsuz etkilerken, anne ve babanýn boþanmasý tüm aile üyelerinde önemli oranda güçlü psikolojiler oluþturur. Çocuklarýn kiminle kalacaðý, çocuklarýn ayrýlýp ayrýlmayacaðý, anne veya babalarýna ulaþýr halde olup olmamasý, ekonomik gelirdeki azalma ve geçim sorunlarý ortaya çýkabilecek sorunlara örnek verilebilir.Boþanma sonrasýnda anne ve babanýn yeni evlilikleri, üvey anne/baba ile iliþkiler, yeni aile yapýlarý ile iliþkilerin nasýl olacaðý da diðer sorunlardýr.
Aile terapileri 1950’li yýllardan itibaren baþlayan, kendi içindeki etkileþimlerle sürekli geliþen modern bir disiplin. Bu 70 yýllýk dönemde farklý aile terapi ekollerinin farklý teori ve teknikleri olmakla beraber, her biri ailelere yardým edecek önemli bir birikim elde edilmiþ durumda.
Aile kendi krizini çözemediðinde, dýþarýdan eðitimli ve tarafsýz bir terapist, ailenin kendini onarma sürecine rehberlik edebilir.