AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Fatih Şahin: 7 buçuk milyon genç temsil edilmesin mi?

Avrupa koşar adım Ortaçağ karanlığına gömülüyor

Halkın anayasa değişikliğiyle ilgili en fazla merak ettiği konuların başında milletvekili seçilme yaşının 25’ten 18’e indirilmesi geliyor. Bu değişikliğin neden yapıldığını AK Parti eski gençlik kolları başkanlarından olan ve halen Genel Başkan Yardımcılığı görevini yürüten Fatih Şahin ile konuştuk. Konuya önemli bir açılım getirdi. Lakin konuşma ister istemez Avrupa’daki barbarlıkla başladı: “Topyekün bir saldırıyla karşı karşıyayız. Tabiri caizse Haçlı zihniyeti hortladı. Avrupa koşar adım Ortaçağ karanlığına gömülüyor. 2008 krizinden sonra yaşanan ekonomik daralmanın ardından şimdi demokratik daralma da yaşanıyor. Demokrasi, insan hak ve hürriyetleri gibi önem verdiklerini ifade ettiği değerleri ayaklar altına alıyorlar. Bu çok büyük bir ikiyüzlülük ve samimiyetsizlik… Avrupa’nın geleceği açısından da endişe verici bir durum...” 

Şahin: Nüfusumuzun yüzde 10’u 18-25 yaş grubunda. Hak ve yükümlülükler açısından kanun önünde reşit olan herkes için seçmek gibi seçilmek de bir insan hakkıdır. Biz bir çifte standardı ortadan kaldırıyoruz.

Anayasa değişikliği vekil seçilme yaşını 18’e indiriyor. Bu konuda sahadan geri dönüşler nasıl? AK Parti 18 yaşla ilgili ne umdu, ne buldu? 

Milletvekili seçilme yaşının 18 indirilmesi bizim hükümet programlarımızda var. Yeni değil. Sürekli değerlendirilen bir konuydu ancak bu anayasa değişikliği teklifinde yer verme imkânımız oldu. Biz meseleye demokratik bir perspektiften bakıyoruz. 25 yaş altındaki gençler nasıl vergilerini tam ödüyorsa; sözleşmeye imza atıp gereğini yerine getiriyorsa; Allah korusun bir suç işlediklerinde cezasını tam çekiyorsa, evlenip çocuk sahibi olabiliyorsa yani hak ve yükümlülükler karşısında nasıl tam mesul ise ve nasıl seçebiliyorsa aynı zamanda seçilebilsin diyoruz. Yani nasıl belirli bir yaşın üstü seçilmesin demiyorsak 25 yaşı altı seçilmesin denilemez. Biz bir çifte standardı ortadan kaldırıyoruz. Seçmek seçilmekten daha büyük sorumluluk gerektirir. 

GENÇLERİN ENERJİSİ MECLİSE YANSIYACAK

Bu yaş aralığında ne kadar nüfusumuz var?

18-25 yaş aralığında 7.5 milyon genç kardeşimiz var. İstiyoruz ki parlamentoya yansısın. Ayrıca değişiklik gerçekleştiğinde 20’li yaşlarda gençlerle dolmayacak Meclis. Milletvekili seçilme yaşı daha önce 30’du, 25’e biz indirdik. O dönemde 30 yaş altı 3 milletvekili arkadaşımız vardı. 25’ten 18’e indirildiğinde de muhtemeldir ki 20’lerinde 8-10 milletvekilimiz olacaktır. 

600 vekil içinde belki 10 kişi 7 buçuk milyon gencin temsilini sağlayacak... 

Gençlerin bakışının, ihtiyaçlarının, hassasiyetlerinin Meclise yansıması çok önemli. Başta ben olmak üzere bu işi birçok siyasetçiden daha iyi yapabilecek donanımda, vatan-millet sevdalısı genç olduğunu biliyorum. Biz bu enerjiyi Meclise taşımak için bu düzenlemeyi yapıyoruz.

BİZ BİR İNSAN HAKKINI TESLİM EDİYORUZ

Dünyada nasıl durum? 

Birçok ülkede seçilme yaşı 18. Dünya gençleri milletvekili seçilme hakkından yararlanırken bizim gençlerimizin yararlanmaması Türkiye için kayıptır. Biz bir standart oturtmak ve demokratik bir hakkı teslim etmek istiyoruz. 

KEMAL BEY UTANMADAN YALAN SÖYLÜYOR

Kılıçdaroğlu diyor ki “garibanın, işçinin oğlu mu seçilecek? Kendi çocuklarını askerden kaçırmak ve kıyak emeklilik için getiriyorlar”? 

Toplumu kışkırtmak için söylenen açık bir yalan bu. Şimdiye dek AK Partili genç vekillerin hangisi birinin oğlu veya yakınıydı? Bendeniz 31 yaşında milletvekili oldum. Bir emekli öğretmenin oğluyum. Bu manada bir imtiyaz, ayrımcılık, kayırma AK Parti’de olmaz. Kaldı ki AK Parti gibi toplumun çok büyük bir kesimine hitap eden bir partinin toplum vicdanını yaralayacak böyle adımlar atması söz konusu olamaz, mümkün olmaz. Bizim tabanımız da, halkımız da buna izin vermez. 

AK PARTİ VEKİLİNİN ÖZ YEĞENİ ŞEHİTTİR

Belki şunu da sormalıyım: AK Partililerin çocukları askere gitmiyor mu? 

Olur mu öyle şey. Hiç bir ayrımcılık söz konusu değil. Giresun Milletvekilimiz Cemal Öztürk’ün öz yeğeni geçen ay El-Bab’da şehit oldu. Toplum belki bilmiyor, belki bilmesi de gerekmiyor ama Ak Partili birçok vekilin yakınları terörle mücadelede muvazzaftır. 

ESKİ SSK MÜDÜRÜ BUNU BİLMİYOR MU?

18 yaşında jet emeklilikten de bahsediyor CHP?

Açık bir yalan bu da. Aslında konuyu en iyi bilenlerden birisi olmalı Kılıçdaroğlu eski bir SSK genel müdür olarak. Ama kişinin hem prim gününü, hem yaşını doldurması gerektiğini bildiği halde yüzü kızarmadan yalan söylüyor. Yaş ve prim dolmadan bu ülkedeki hiç kimsenin, cumhurbaşkanının da, başbakanın da, milletvekilinin de emekli olması söz konusu değildir. 

MİLLETVEKİLİ SAYIMIZ AB’YE GÖRE ÜÇ KAT AZ

“600 milletvekiline ne gerek vardı, 550 vekil yetmiyor mu” da diyor Hayırcılar?

Parlamenter başına düşen nüfusa baktığımızda Türkiye’de 143 bin kişiye 1 milletvekili düşüyor. Seçmen üzerinden bakarsak 103 bin seçmene 1 milletvekili. AB ortalaması ise 53 bin. Nüfusumuzun benzerlik arz ettiği Almanya’da bu rakam 123 bin, İspanya’da 75 bin, İtalya’da 63 bin. Bugün Almanya Parlamentosunda 630, İngiltere parlamentosunda 650, İtalya parlamentosunda 630 milletvekili var. Bildiğiniz üzere 1960 sonrası Türkiye’de iki kamaralı bir sistem ve 600’ün üzerinde vekil ve senatör vardı. Nüfus da şu ankinin yarısından bile azdı. 1995’te 450’den 550 rakamına geçildi. Ben o günkü TBMM ihtisas ve uluslararası komisyonlarla bugünkülerin rakamlarını çıkardım. Artış iki kat.

YASAMA FAAİLİYETİ 600 VEKİLLE GÜÇLENECEK

Yasama faaliyetini nasıl etkileyecek sayısal artış? 

Önerdiğimiz sistemde Meclis güçlenecek. Komisyon çalışmaları ön plana çıkacak Komisyon sayısının çokluğundan dolayı birden fazla komisyona üye olan milletvekilleri var. Öte yandan sıklıkla TBMM çatısı altında araştırma komisyonları kuruluyor. Bazen milletvekillerimiz iki ihtisas komisyonu, bir uluslararası komisyon, bir de araştırma komisyonu üyeliği yapabiliyor. Bu nedenle 50 milletvekili artışına Türkiye’nin nüfus artışı, parlamentonun güçlenmesi, komisyon sayılarının artırılması nazarı itibarıyla baktığımızda sayı gayet makul. Temsilin güçlenmesi, milletvekillerinin halkla daha sağlıklı bir iletişim kurmaları açısında da bu artış Türkiye’nin ihtiyacıdır. 

HER HAYIR DİYEN TERÖRİST DEĞİL AMA HER TERÖRİST HAYIR DİYOR 

Terör örgütlerinin tamamı Hayır diyor. HDP oralı değil ama CHP teröristlerle aynı cephede olmayı sorun etmeyip ‘teröristler de hayır diyor’ denmesinden rahatsız oluyor? Yorumunuz ne? 

PKK, FETÖ, DEAŞ, DHKPC ve Barbar Avrupa ‘Hayır’ cephesinde. Bizim bu tabloyu önlerine koymamızda nasıl bir hata olabilir. Elbette vatandaşlarımızın çeşitli sebeplerle ‘Hayır’ demesini saygıyla karşılıyoruz. Ama hayır çıkmasının tüm terör örgütlerini cesaretlendireceğini, Türkiye üzerindeki emellerini güçlendireceğini halkımızın önüne net şekilde koymamız gerekiyor. Hayır çıkarsa Türkiye’nin nelerle karşılaşabileceği görünüyor. Bu ikisini birbirinden ayırt etmek lazım. Elbetteki hayır diyecek vatandaşlarımız terörist değil. Ama terör örgütlerinin hayır dediği gerçeği de ortada. 

GÖZÜNÜ AÇIP ERDOĞAN’I GÖREN GENÇLER VE AK PARTi

AK Parti 2002’den beri iktidarda. Bugün 18 yaşında olup oy kullanacak bir genç için gözünü çevreye çevirdiği yaşlardan itibaren AK Parti var. Öncesi yok. Koalisyon, istikrarsızlık, yasaklar, ayrımcılık nedir bilmiyor. Türkiye’de demokratik seçimler olduğu olgusunu uskalayıp üretilmiş algıya (tek adam, tek parti vb) kapılabilir mi? Bu durumun altı çizilerek Gezi’ye gerekçe üretilmişti malum. Bu durumu sorun olarak görüyor musunuz? Nasıl ayrıştırmak ve yönetmek niyetindesiniz? 

Evet bu yönetmemiz gereken bir konu ama çok da zor bir konu değil çünkü AK Parti hep vizyoner bir parti olmuştur. Demokratik standartları yükselten, özgürlük alanlarını mümkün olduğunca genişletmekten yana bir parti. Gerek ülke içinde gerek dünyada statükoyla mücadele ederek siyaset yapan bir parti. AK Parti’nin bu mücadeleci, özgürlükçü tavrı gençler tarafından da hüsnü kabul görmektedir. Bugüne dek görmüştür, hep görmeye devam edecektir. Gezi olaylarından bahsettiniz ama ondan sonra 4-5 kez daha sandık kuruldu ama böyle bir yaklaşım nedeniyle oy kaybına uğramadık. Gençler sandık kurulduğunda toplumun diğer kesimlerinden çok farklılaşmadan gidip oylarını yine AK Parti’den yana kullandı.

AK Parti de gençlere ön açan bir parti. Sadece siyasette değil hayatın her alanında, eğitimde, kültürde, sanatta, sosyal hayatta gençlerin aktör olabilmesi için önündeki engelleri kaldırır. Gençlik kollarından gelip genel merkezde, grupta, bakanlıklarda, milletvekilliğinde görevli çok arkadaşımız var. Bu AK Partinin gençlere cesaret ve önem verdiğini, söz verdiğini ortaya koyar. Bu husus, üzerinde durmamız gereken ama bu güne dek rahatça aştığımız, bundan sonra da aşabileceğimiz bir durumdur.

7 HAZİRAN SONRASI GİBİ OLUR 

Biz bu işe başladığımız andan itibaren sandıktan Evet çıkacağından eminiz. Zaman ilerledikce evetlerin yükseldiğini, kararsızların evet lehine eridiğini görüyoruz. Ama tabii ki bu bir sandık. Farklı bir sonuç çıkarsa 7 Haziran sonrası gibi hayır diyen terör örgütlerinin cesaretleneceğini, o vakit yatırımcılar Türkiye’ye nasıl daha temkinli davrandıysa, yatırımlar yavaşladıysa benzeri yaşanabilir. Hatta daha da şiddetlisinin yaşanacağını düşünüyorum. Bunun ciddi sosyolojik-siyasi sonuçları olacaktır. Siyasetin kimyası çok olumsuz etkilenir.

CHP, ŞİDDET SUÇUNU SAHİPLENDİ

Tasarı Meclis’te görüşülürken CHP’li Nefi Kara burnunuzu kırdı. Şu an nasılsınız? Ne oldu hukuki süreç? 

Sağlığım gayet iyi. Başsavcılığına suç duyurusunda bulundum, gerek fiziki saldırısı, gerek suçunu övmesi nedeniyle. Ne Sayın Kılıçdaroğlu ne kendisi özür dileme teşebbüsünde bulunmadı. Kılıçdaroğlu’nun Kara’yı ziyaret etmesine de şaşırmadım. Bir şahsın gerçekleştirmiş olduğu bu çirkin davranışın arkasında CHP’nin kurumsal olarak durduğunu gösteriyor bu. 

RÖPORTAJIN TAMAMI İÇİN TIKLAYINIZ!