ZENGÝN: OHAL anayasal bir kurum ve milletin durdurduðu darbenin hasarlarýný onarmak için ilan edildi. 1960 ve 1980 darbesinin yanýna 21 Temmuz’u koymak Türkiye demokrasisine, millete ve Gazi Meclis’e çok büyük haksýzlýktýr.
YENi DÜZENLEMENiN MUHATABI CEZA YARGISI iÇiNDEKiLER
Yeni sisteme göre oluþan TBMM, yasama faaliyetlerine baþladý. Ýlk çalýþma OHAL sonrasýný güvenlik öncelikli olarak ele alan düzenleme oldu. AK Parti Grup Baþkanvekillerinin teklif ettiði kanun Adalet Komisyonu’ndan geçti. Düzenlemeyi, teklif sahiplerinden olan ve Komisyonda savunan AK Parti Grup Baþkanvekili, Tokat Milletvekili Özlem Zengin’le konuþtuk. Post-OHAL düzenlemesinin OHAL’den farký ne olacak, diye sorduðum Zengin’in cevabý net: “Teknik olarak OHAL ile yönetilmemiþ oluyoruz. Bazý kanunlarýn uygulanmasýnda özellikle CMK’daki bazý maddeleri ve suçlarý sayarak uygulanmasýyla, gözaltý süreleriyle ilgili -talepleri gözden geçirerek- yeni þeyler getiriyoruz. Teknik manada bunun muhatabý sadece ceza yargýlamasýndakiler”.
Temmuz 2016’da, yani iþgal giriþiminden beþ gün sonra yürürlüðe giren OHAL uygulamasý 18 Temmuz’da kalktý. Ama yine güvenlik öncelikli yeni bir düzenleme için çalýþýyor Meclis. Teklifi verenlerden birisiniz siz de...
Yeni sistemde kanunlar artýk sadece Meclis üzerinden gelebilecek. Bakanlar Kurulu üzerinden kanun yapma imkâný yok artýk, sadece milletvekilleri kanunu teklif edebilecekler. Böyle olunca da yeni süreçte 27. dönemin bir numaralý kanunu, bu konunun da içinde olduðu çalýþmalar oldu. Ama ana çatýsýný OHAL’den sonraki güvenlikle ilgili tedbirleri oluþturan kanun teklifiyle Meclisi açmýþ olduk.
OHAL ZARURÝYDÝ, YANGIN SÖNMEZDÝ
-Önce þu çeliþki gibi duran durumu netleþtirelim. OHAL þartlarý ortadan kalktýysa post-OHAL düzenlemesine neden ihtiyaç duyuldu? Ya da güvenlikle ilgili düzenleme gerektiren bir olaðanüstülük hala varsa OHAL neden kalktý?
Olaðanüstü hâl tabii ki Türkiye için çok önemli bir meseleydi. OHAL’in varlýðý yokluðu, iyiliði kötülüðü üzerine tartýþabiliriz belki ama þunu söylememiz lazým. Olaðanüstü hâl anayasal bir kurum ve belki Türkiye’de en iþlevsel hali ile kullanýldý. Çünkü 2016’dan sonra olaðanüstü hal ilaný olmasaydý Türkiye bu kadar kýsa zamanda toparlayamazdý. Çok büyük sýkýntýlar yaþardý. Böyle bakýldýðý zaman can havliyle, yangýn yaþayan bir ülke için bu yangýný en hýzlý söndürme yöntemlerinden biriydi OHAL.
OHAL’E DARBE DEMEK ÇOK AÐIR BÝR ÝFADE
-Ama Kýlýçdaroðlu OHAL baþladýðýndan beri ayný þeyi söylüyor, darbe diyor OHAL’e. Bir gayrimeþruluk, gayri hukukilik ima ve ifade ediyor?
Bu ifadeyi Adalet Komisyonu’nda da deðerlendirdik. Ýmzasý olan kiþilerden biri olarak teklifi ben savundum. Orada muhalefet özellikle CHP milletvekilleri sürekli bu ifadeyi kullandýlar. Doðrusu bu insanýn aðýrýna gidiyor. 1960 darbesi 1980 darbesinin yanýna bir de 21 Temmuz diye bir darbe kullanýlmasý hakikaten çok aðýr. Çünkü bir tarafta baþarýlmýþ bir darbe tarumar edilmiþ bir ülke var, öte tarafta milletin iradesiyle baþarýlamamýþ, darbenin hasarlarýný onarmak için ilan edilmiþ bir OHAL var. Ýkisini ayný kefeye koymak her þey bir tarafa Türkiye demokrasisine çok büyük haksýzlýk… 15 Temmuz’da sokaða çýkan, þehit olan, hatta gazi unvaný alan Meclisin kendisine büyük haksýzlýk. Bunu söyleyen milletvekilleri farkýnda deðiller ama aslýnda kendilerini hançerliyorlar.
SORUNUN ADI KONDU, YOL HARÝTASI ÇIKARILDI
-Ne manada?
Çünkü ilk defa bu ülkede bir darbe durdurulmuþ. Sonra da insanlar bu darbeyi yapanlarla alakalý nasýl daha hýzlý netice alabiliriz, nasýl hýzla iyileþme süreci hayata geçirilir diye OHAL düþünüldü. Devamýnda da yargýlama süreçleri devam etti ama biz þunu gördük. Bu terör örgütü diðerlerine benzeyen bir örgüt deðil çünkü örgütün içerisindeki insanlar kendileri de hangi görevi ifa ettiklerini bilmiyorlar. Öyle iyi kurgulanmýþ ki tek tek parçalar halinde, bu parçalarýn kendisi dahi ne olduðunu, hangi fonksiyonu icra ettiðini bilmezken devlet milletiyle beraber olaðanüstü halde yapýlabilecek en hýzlý þekilde bu resmi doðru okumaya, doðru tanýmlama yapmaya çalýþtý. Aslýnda problemin adýný ve kendine bir yol haritasý oluþturdu. Devamýnda da çok hýzlý bir þekilde bünyesinden bu unsurlarý çýkarmak gayret göstermiþ oldu.
HER SEFERÝNDE ÞARTLARA TEKRAR BAKILDI
-Devletin bünyesinden tamamen çýkarýlabildi mi bu terör örgütü?
OHAL anayasal olarak ilk ilanýnda da altý aylýk periyodda ilan etmek mümkünken Cumhurbaþkanýmýz baþkanlýðýndaki Bakanlar Kurulu üç aylýk ilan etti, uzatmalarý da dört aylýk yapabilecekken üç aylýk periyotlarla yaptý. Her seferinde þartlar bir kez daha gözden geçirerek tekrarlandý. Baþtan altý ay alayým, sonra dört ay uzatayým demek yerine parçalara böldü ve her seferinde kendine sordu, hakikaten buna ihtiyacým var mý diye. Ve 7 defa bunu uzatmýþ oldu. Yedinci defanýn sonunda da artýk tamam dedi.
SEÇÝMLERDEN ÖNCE DE KALKABÝLÝRDÝ
-Neden seçimlerden önce sonlandýrýlarak siyaseten faydalanmadý da seçim sonrasýna býraktý bunu Hükümet, Cumhurbaþkaný?
Seçim öncesinde de bu yapýlabilirdi çünkü aslýnda siz Türkiye tarihinin parti olarak da Cumhurbaþkaný olarak da en önemli seçimlerinden birine gidiyorsunuz. Mesele eðer þahsi bir mesele olsa idi, öne de alýnabilirdi. Ama burada mesele seçimi kazanmak, AK Parti’nin daha çok oy almasý falan deðil, burada mesele Türkiye’de baþta FETÖ terör örgütü olmak üzere bu þeyi tamamen ülkenin ruhundan, kalbinden söküp atmak, bu unsurlarý çýkartmak. Ve tabii ki seçim kampanyasý süresince Cumhurbaþkanýmýz ifade etmiþti, “bu artýk son ve kaldýracaðýz” demiþti. Ýþte Temmuz 18’de de gece saat 1 itibariyle kalkmýþ oldu. Dünya kamuoyunda çok olumlu tepkiler var OHAL’in kalkmasýyla beraber.
KANUNLAR OLAÐAN ÞARTLAR ÝÇÝNDÝR
-Peki, madem kalktý, neden üç yýllýk süre içerisinde yeni tedbire ihtiyaç duyuyoruz?
Bunun sebebi çok net. Hukuk kurallarý dizayn edilirken çok tabii olarak olaðan þartlar gözetilerek oluþturuluyor. Yani o ülkenin içinde bulunduðu þartlar evrensel hukuk deðerleri ve kendi geçmiþindeki getirmiþ olduðu hukuk pratiði dikkate alýnarak bir düzenleme yapýlýyor. Bu düzenlemede böyle bir terör örgütü karþýmýza çýkacaðý yer almýyor. Mesela terörle alakalý suçlar var, terörün tanýmý var, terör örgütü tanýmý var ama onlardan hiçbiri böyle bir örgütü tanýmlamýyor. 40 yýlda kendine özgü bir sistemle Türkiye’de ve hatta Türkiye’nin dýþýnda kurgulanmýþ, devleti ele geçirmeyi hedefleyen alýþýlmýþ manada hiçbir terör örgütü tanýmýna girmeyen bir yapý bu. Bunu önceden anlayamýyorsun. Hal böyle olunca da bu örgütün anlaþýlmasý, keþfedilmesi zaman istiyor. Hala her gün FETÖ iþlemleri var. Böyle olduðu için de devlet bu geçiþ sürecinde kanunlarýn uygulanmasýyla alakalý bir idari ve yargýsal enstrümanlarý geliþtirmeye ihtiyaç duyuyor.
VALiLERiN YETKiLERiNE ÇERÇEVE GETiRiYORUZ
-Valilere yeni yetkiler veriyor ama biliyoruz ki FETÖ kamuda ciddi örgütlenmiþti, kriptolar da malum. Ya yine suiistimal edilirse?
Valilere ilk defa böyle bir yetki verilmiyor. Kanuna paragraf ekliyoruz sadece. Valilerin kamu düzenini saðlama, kolluk kuvvetlerine talimat verme yetkisi var zaten. Eklenen bölüm valinin genel yetkilerini somutlaþtýrýp süre sýnýrý getiriyor. 15 gün süreyle þehre giriþ çýkýþlarda, terör þüphesi olanlara arama yapma, giriþe engel olma gibi. Ama soru önemli, valilerde de FETÖ mensuplarý çýktý ama þunu da görelim. Türkiye’de kamu görevlileri denetim mekanizmasýna tabiidir. Vali bir iþlem yapýyorsa bu iþlemle ilgili yargý yolu da açýlýyor. Ayrýca FETÖ ihraçlarý ile alakalý süreçler sonraki maddelerde var. Düzenlemeyi tek baþýna deðil sistem bütünü içinde görmek lazým.
HAK VE ÖZGÜRLÜKLERE HiÇ BiR KISITLAMA YOK
-Post-OHAL düzenlemesi kiþi hak ve özgürlüklerinde kýsýtlamaya yol açacak mý?
Hayýr. Tamamen anayasal sýnýrlar içerisinde düzenlenmiþ, Anayasanýn ve Avrupa Ýnsan Haklarý Mahkemesinin belirlediði çerçeve içinde kalarak bir düzenleme yapmýþ oluyoruz.
OHAL içinde de gündelik hayatta hiçbir kýsýtlama yoktu zaten. OHAL millete deðil devlete karþý ilan edildi. Devlet kendine ilan etti, “kendi içine bakmak için, ayna tutmak için” ilan edildi. Daha önce de çok OHAL dönemleri gördük ama gündelik hayatýmýzý etkileyen hiç bir þey olmadý bu iki yýlda. Terör örgütünün parçasý olanlar, bu ithamla karþý karþýya olanlar içindi bu süreç. Þimdi bu kanunda gözaltý süreleri üç yýllýk bir süre için kiþiler için 24 saatten 48 saate çýkarýlýyor. Yine hakim kararýyla iki defa uzatýlabiliyor. Gözaltý süreleri toplu suçlarda ayný þekilde dört gün olarak getiriliyor. O dört gün de iki defa hakim onayýyla uzatýlabiliyor. Böyle bakýldýðýnda anayasanýn hak ve özgürlüklerle ilgili tanýmlanmýþ maddelerinin hiçbirisinin ihlal edilmediðini görüyoruz. Kaldý ki her halükârda bu Anayasa Mahkemesinin denetiminden geçecektir. Bizim burada amaçladýðýmýz þey Türkiye’de olaðan þartlarda yapýlmýþ hukuk sistemini bu terör örgütüyle mücadelede herhangi bir boþluða imkan vermemesi için bir geçiþ süreci öngörmektir. Bu sürecin sonunda da þartlara tekrar bakýlýp deðerlendirilebilir, nihayetinde bunu tamamlamak ve Türkiye’de bir daha asla böyle bir þeyin ortaya çýkmasýna müsaade etmemektir.
ÝÇ HiZMET KANUNUNA TEKNiK EKLEME
-Düzenlemedeki maddelerden biri de TSK Ýç Hizmet Kanunuyla ilgili. Acaba devlet TSK içinde ikinci bir kalkýþma ihtimaline karþý, görev dýþý hiyerarþi ve iletiþim olamasýn diye tedbir mi almak istiyor?
Hayýr, kaygý ürünü bir konu deðil, teknik bir konu bu. Askeri alandaki aramalar bilindiði gibi sivil aramalara kapalý. Yeni düzenlemeyle, askeri mahallerde hakim kararýyla veya gecikmesinde sakýnca bulunan hallerde askerî birlik komutanýnýn yazýlý emriyle önleme aramasý yapýlabilmesine kanuni bir dayanak oluþturuluyor.
GENiÞ TABANLI MECLiS iMKANDIR
-27. dönem Meclis’inden ne bekliyorsunuz?
Uzun zaman sonra geniþ tabanlý bir temsil oluþtu. Bunu sevindirici buluyorum. Bir kiþi ile de olsa farklý fikir varsa ifade alaný var. Farklý ses iyi bir þeydir, kastým kendi fikrini söylemek, Türkiye’nin meselelerinde çözümün parçasý olmak. Her þeye itiraz etmek, toptan kötülemek deðil. Kökten reddeden muhalefet anlayýþý saðlýklý deðil zaten. Toplum da önerisi olan, temel meselelerde en azýndan çözümün geliþtirilmesine faydasý olan bir muhalefet olsun istiyor.