1 Kasým seçiminin öneminin Türkiye ile sýnýrlý olmadýðýný Türkiye dýþýna çýkýnca daha iyi anlýyor insan. 5. ATCOSS (Arab-Turkish Congress of Social Science) toplantýsý için Fas’ýn Marakeþ þehrindeyiz. Toplantýya Arap dünyasýnýn yaný sýra Balkanlar’dan, Hollanda’dan, Türki Cumhuriyetler’den de katýlým var. Ortak duygu bir faleketin millet iradesiyle savuþturulduðu þeklinde.
Arap sokaðýnýn bu felaketi Türkiye ile sýnýrlý görmediðini de kaydedelim.
Arap Baharý, Mýsýr’da darbe ile, Suriye’de iç savaþ ile, Tunus’ta Nahda’nýn etkisizleþtirilmeye çalýþýlmasý ile akim kaldý. Arap dünyasýnda þiddeti dýþlayan ve toplumsal karþýlýðý olan en güçlü hareket Ýhvan. Hala da öyle. Ancak Mýsýr’da bütün mal varlýðý müsadere edildikten, liderleri ve üyeleri hapse atýldýktan sonra yeni bir sürece girildi.
Suriye ise Türkiye’nin de içine çekilmeye çalýþýldýðý bir felaket laboratuvarýna dönüþtürüldü. DAEÞ’inden PYD’sine kadar üretilmiþ örgütler üzerinden Ýran ve Rusya’nýn yürüttüðü savaþla Suriye muhalefeti boðuldu ve isyan bir iç savaþa, oradan da Türkiye’yi zayýflatmanýn enstrümanýna dönüþtürüldü.
Türkiye Arap Baharý’na ilham veren ülkeydi. Cumhurbaþkaný Erdoðan’ýn 2009’da Davos’taki one minute’i Arap sokaðýný coþturmuþtu. Yüzü Batý’ya dönük, halký Müslüman, seküler rejimin baskýlarýný geriletmeyi baþarmýþ, yöneticileri dindar bir demokrasiydi Türkiye. Üstelik Ýsrail’in yüzüne “siz öldürmeyi iyi bilirsiniz” diyebilecek kadar cesur, Mýsýr’a “laiklikten korkmayýn” diyebilecek kadar kompleksiz, tüm mazlum coðrafyalara elini uzatabilecek kadar gönlü zengin ve tüm Müslüman ülkelerin birlik içinde olduðu bir yeni dünya düzeni hayal edebilecek kadar idealist bir lideri vardý.
Arap sokaðýna ilham olan, “biz de baþarabiliriz” dedirten buydu iþte.
Tüm þýmarýklýðýna raðmen Avrupa Birliði’ni Türkiye için tek doðru istikamet belleyen göbeði Batý’da kesilmiþ distribütör aydýnlarýmýz, AB’nin Türkiye’ye ilham olmasýndan memnunken Arap dünyasýnda Türkiye’nin model ülke olarak görülmeye baþlanmasýndan feci halde rahatsýzdýlar.
***
Arap isyanlarý, Suud’un kendi kapýsýný da çalacaðý endiþesiyle, Batý’nýn Ýsrail’in güvenliðiyle ilgili kaygýlarý dolayýsýyla bastýrýldý. Ýran ise Sünni dünya karþýsýnda Suriye’de tam anlamýyla bir Acem oyunu oynadý. Türkiye ve Katar bütün bu süreç içinde demokrasi ve ezilenlerden yana duruþunu bozmayan iki ülke oldu. Geriye dönüp baktýðýmýzda Arap Baharý’ný kýþa çeviren dalganýn Türkiye’yi de içine aldýðýný çok net görebiliyoruz. Mýsýr’daki darbe ile eþ zamanlý sahnelenen Gezi kalkýþmasý ve ondan bu yana Türkiye’ye yönelen büyük taarruz bunun göstergesi.
***
1 Kasým’da bu taarruz püskürtülmüþ oldu. Türkiye’de milli irade kazandý.
Dün muhalefet kaybedince onlarla birlikte kaybedenleri yazmýþtým. Bugünkü yazý da AK Parti kazanýnca onunla birlikte kazananlar yazýsý oldu.
Ak Parti 1 Kasým’da tartýþmasýz büyük bir zafer kazandý. Bunun için mahalle teþkilatýndan genel merkezine tüm çalýþanlarýný tebrik etmek lazým. 7 Haziran’dan sonra inanýlmaz bir motivasyonla çalýþtýlar. Ve tabii ki Baþbakan ve Ak Parti Genel Baþkaný Ahmet Davutoðlu’nu. Bir karýnca gibi soluklanmadan 2 yýldýr çalýþýyor. Her gittiði yerden dua ile dönüyor, halkýn sevgisine mazhar oluyor.
Düne kadar Batý medyasýnýn bizim haþhaþilerinkinden farklý olmayan manþetlerinin 1 Kasým itibariyle aldýðý þekle bakýnca, fotoðraf daha da netleþiyor; 1 Kasým “Erdoðan’ýn zaferi” olarak kaydedildi bile.
Evet, AK Parti kazandý, ama AK Parti’yle birlikte millet kazandý.
Gözü kulaðý Türkiye’den gelecek haberde olan ümmet kazandý.
Ýnsan kaynaðý dýþýnda önemli bir zenginliðimiz olmamasýna raðmen elimizi uzattýðýmýz mazlum coðrafyalar kazandý.
Esed’in zulmünden Türkiye’ye sýðýnan Suriyeli muhacirler kazandý.
PYD’den, IÞÝD’den kaçýp Türkiye’ye gelen Kürt ve Türkmen soydaþlarýmýz kazandý.
Bize arka çýkmayacaktýysanýz neden Müslüman olduk diyerek sitem eden Bosnalý kardeþlerimiz kazandý.
PKK’nýn bozmaya çalýþtýðý birliðimiz, dirliðimiz kazandý.
Bu sadece bir seçim deðildi, aðýr çekim bir darbenin millerce sandýða gömülmesiydi.
ELHAMDÜLÝLLAH!
