AK Parti “Muhafazakar Demokrat” bir partidir.
“Muhafazakârlýk”, çoðunluk olmasýna raðmen dýþlanan bir topluluða, “Demokratlýk” ise o topluluðun merkezde temsiline göndermede bulunan bir siyaset anlayýþýna karþýlýk geliyor.
Pek tabii AK Parti’nin muhafazakârlýk anlayýþý deðiþime/yeniliðe açýklýðý, demokratlýk anlayýþý da “herkes için özgürlük” ilkesini içeriyor.
Yakýn bir geçmiþe kadar inançlarý ve hayat tarzlarý bakýmýndan dýþlanan, ekonomik anlamda da zayýf düþürülmüþ muhafazakâr topluluðun siyasette bir karþýlýðý yoktu.
Daha doðrusu merkezde demokratik bir temsile sahip deðillerdi.
Sað partileri iktidara taþýyan muhafazakâr kitlenin dönemsel olarak Meclis’te temsilcileri olurdu lakin hiçbir zaman kendileri iktidarda olmazdý.
Kendilerini temsil etsin diye gönderdiklerini de Ankara’da dönüþtürürlerdi.
Erbakan Hoca bu kýsýr döngüyü yýkmak için çýktý.
Yýktý da...
“Beyaz adamýn iktidarý”, Erbakan Hoca’nýn siyasi çýkýþýyla birlikte sarsýldý.
Muhafazakâr topluluk kendisine açýlan bu mecranýn kýymetini zamanla anladý.
Erbakan Hoca’nýn rahle-i tedrisinden geçmiþ genç bir lider, Recep Tayyip Erdoðan bu sosyolojiyi ana istikameti doðrultusunda deðiþime uðratarak iktidara taþýmasýný bildi.
AK Parti, iþte bu sosyolojinin iktidara taþýnmasýnýn adýdýr.
AK Parti’nin muhafazakâr kitleye yaslanan ancak herkes için özgürlüðü önceleyen bu demokratik anlayýþý “Biz hep birlikte Türkiye’yiz!” sloganýyla kapsayýcý/kuþatýcý bir zemine oturdu.
AK Parti çevreyi merkeze taþýrken iki önemli devrimi gerçekleþtirdi.
Bir: Çevreyi dönüþtürdü.
Ýki: Merkezi dönüþtürdü.
Yani “Beyaz adam”ýn iktidarýna son verdi.
Erdoðan’ýn, partisinin kuruluþ sürecinde dile getirdiði “Biz bu ülkenin zencileriyiz!” metaforu, çoðunluða parya muamelesi yapan “Beyaz adam zihniyeti”ne getirilen devrimci bir eleþtiri mahiyetindeydi.
Bu bakýþ açýsý ayný zamanda AK Parti’nin güç devþirdiði sosyolojinin de tarifiydi.
***
AK Parti’nin üzerine oturduðu sosyolojide zamanla deðiþimler yaþandý.
AK Parti iktidarýyla beraber muhafazakârlar sadece siyasal anlamda deðil, ekonomik anlamda da güç devþirdiler.
Ýbni Haldun sosyolojisiyle konuþacak olursak “bedevilerin haderileþme süreci” baþladý.
Siyasal ve ekonomik elit deðiþimine raðmen AK Parti sosyolojisinin ana omurgasýný oluþturanlar Ýbni Haldun’un “bedeviler” diye tanýmladýðý topluluk.
AK Parti asýl dinamizmini ve gücünü buradan alýyor. Kendini çabucak yenileyerek kalýcýlaþtýrma potansiyeline sahip tek partinin AK Parti olmasý bu hususiyetinden dolayýdýr.
AK Parti lideri Erdoðan’ýn bu süreci görerek deðiþime uðratmasý AK Parti için büyük bir nimet. Daha açýk bir ifadeyle belirtmek gerekirse AK Parti’nin bu sosyolojisi ve bu sosyolojiyi derin basiretiyle deðiþime uðratan liderliði nirengi öneme sahip.
Dikkat edildiðinde görülecektir ki AK Parti iktidarý döneminde zenginleþenler veya güç devþirenler siyasal tutum alýþlarýnda dönemsel olarak kýrýlganlýk gösterirken o garip gureba dediðimiz KÝMSESÝZLER topyekûn Erdoðan’ýn arkasýnda inançla ve kararlýlýkla durmaya devam ediyorlar.
Onlarýn zaman zaman yerel siyasi aktörler dolayýsýyla ihmal edilmiþlik veya ilgisizlik dolayýsýyla kýrgýnlýklarý olsa bile vakti geldiðinde Erdoðan’ýn arkasýnda nasýl dimdik durduklarý biliniyor.
15 Temmuz’da bu kesimin inancýný da, direncini de gördük. Onca yoksulluklarýna ve yoksunluklarýna raðmen meydanlarda Erdoðan için gözyaþý döken, Erdoðan’ýn bir sözüyle ölüme meydan okuyan bu yiðitlerin kýymetini bilmek lazým.
Onlar KÝMSESÝZLER olarak biliniyorlar.
Biz onlarýn KÝMSESÝ olmak için yola çýktýk.
Onlar baþýmýzýn tacýdýrlar.
Ýktidarýmýzý onlara borçlu olduðumuzu zinhar unutmayacaðýz.
Liderimizin/Cumhurbaþkaný’mýzýn grup toplantýsýnda bir kez daha hatýrlattýðý “KÝMSESÝZLERÝN KÝMSESÝ” lafý bana bütün bunlarý yeniden düþündürttü.
Kim olduðumuzu ve nereden geldiðimizi bize her daim hatýrlatan o büyük liderimize sonsuz teþekkürler!
Ýyi ki varsýn REÝS!
KÝMSESÝZLER senin sayende bizden kopmuyorlar.
Çünkü biliyorlar ki sen garip gurebanýn, fakir fukaranýn, kýsacasý KÝMSESÝZLERÝN KÝMSESÝ’sin.
Sen baþýmýzda var olduðun sürece bizi “beyaz adama dönüþtürmeye“ çalýþanlar asla muvaffak olamayacaklardýr.