Akhisar’dan ders

Fenerbahçe şampiyonluğunu geçen hafta ilan etmiş, Akhisar’ın da ligde hiçbir iddiası yok. Sonuçta iki takım da sahaya futbolun güzelliklerini ortaya koymak için çıktılar.. Ancak asıl güzellik maçın başında gerçekleşti. Ne yazıkki ülkemizde pek de yaşamadığımız bir fair play olayı yaşandı. Akhisarlı topçuların seramoni öncesinde tünelin önünde çift taraflı dizilip Fenerbahçe’yi alkışlarla karşılaması gerçekten görülmeye değerdi. Galatasaray’ın ışıkları söndürülmüş bir statta şampiyonluk kupasını almak zorunda kaldığı günleri hatırlarsak Akhisar’ın yaptığı centilmenliği çok daha iyi anlamış oluruz. Futbolda rekabet elbette olacaktır. Ancak rekabet herşey demek değildir. Umarım bu güzellikler bir gün dört büyükler arasında da gerçekleşir.

Fenerbahçe, Kuyt, Meireles, Volkan, Alves gibi önemli isimlerini Akhisar’a getirmemişti. Gökhan ve Mehmet Topal da yedek soyununca sahada  Mert, Topuz, Selçuk, Kadlec gibi isimler yer aldı. İlk 45 dakika boyunca sağbekte oynayan Mehmet Topuz bu bölgeyi Akhisar için adeta bir koridor haline getirdi. Akhisar bütün ataklarını Topuz’un olduğu bölgeden yaptı ve iki de gol buldu.

Ersun Yanal ikinci 45 dakikada Gökhan Gönül’ü oyuna alarak sağbeki sahibine teslim edip oyuna denge getirdi. Yine Mehmet Topal da bu yarıda forma giydi ve şık da bir gol attı.

Akhisar, Hamza Hamzaoğlu ile gerçekten iyi bir takım hüviyetine büründü. Güray mükemmel futbolu ile takımın iyileri arasındaydı. Niasse gerçekten iyi bir yektenek. Büyüklerde rahatlıkla forma giyer..

Akhisar’da Kerim ilk yarıda Emre farketmeden dudağına vurdu diye bilerek gidip bu oyuncuyu sakatlama pahasına yere indirdi.. Emre’nin ise ikinci yarıda gördüğü sarı kart sonrasında hakeme ağzına geleni söylemesi de yine futbolda görmek istemediğim tablolardandı..

Hamza’nın milli takımı tercih ederek Akhisar’ı bırakacak olması bu takım için gerçekten büyük bir kayıp olacaktır. Ancak milli takım adına da Fatih Terim iyi bir yardımcı teknik adam kazanmış olacak.