Akla gelen başa gelmez

“Kimle Nereye Kadar”

Gülüp Geçmiyorum,Durduğum da Söylenemez”

“Sorunsuz Ülke Yönetilemez”

“Karar Kime Yarar, Neye Zarar”

Son zamanlarda yazdığımız köşe yazılarının başlıkları.

Farklı konular olsa da anlatmak istediğimiz mesele aynı.

Millet olarak ne olacağız?

Ne yapmalıyız?

Nerde yanlış yapıyoruz?

En güçlü dönemlerini yaşıyor ülkemiz.

Dirayetli ve karizmatik bir lidere sahibiz.

Ekonomik istikrar,siyasi istikrar hala devam ediyor.

Yatırım yapılabilir ülke Türkiye.

Vesayeti ortadan kaldıran bir kararlılık.

Bütün bu hayırlar olurken ”akletmediğimiz” şeylerle karşılaşıyoruz.

Paralel yapılanma ciddi bir mücadele alanı oluşturarak ciddi bir sorun.

PKK fesat örgütü barış sürecini bir imkan olarak kullanarak fitneyi mahallelere kadar indirdi.

Gezi ve benzeri olaylar.

Arap Baharı ve akabinde karşılaştığımız Suriye meselesi.

Bütün bunlar Türkiyenin devasa sorunlarını çözerken ortaya çıkan problemler.

Çözdüğü kadar yeni sorunlar üreten bir ülkeyiz.

Neden yaşıyoruz bunları?

Millet olma,ortak sevinç ve keder birlikteliğimiz zaafa uğramış.

Yeniden ihya etmeliyiz.

Güven, iktidarın ve gelecek inşasının harcıdır.

Plan yapmıyoruz. Enine boyuna düşünmüyoruz.

Sebat etmiyoruz.

Yarın ölecekmiş gibi saldırıyor, dün ölmüş gibi düşüyoruz.

Somut birkaç şeyi uzatmadan yapmak gerek.

Paralel yapı ana davası üzerinde odaklanmalı.

Dokunulmazlıklar kaldırılmalı.

Anayasa önerileri için partilere süre tanınmalı.

Hızlı ve kararlı olmak şart

Aksi hal milletten karşılık bulamayacak bir yılgınlığa ve isteksizliğe dönüşüyor.