Türk “matbuatýnýn” kalemlerinin günümüzde yaþanýlan her olaya “20’nci yüzyýl refleksi” vermesini hayretle izliyorum.
Sýnýr devriyesindeki F-16 pilotumuz görevini yaptý. Angajman kurallarýný uyguladý, üstelik, -bence- o kurallarýn sýnýrlarýný da zorlayarak hava sahamýzý 5 dakika boyunca ihlal eden “kimliði belli olmayan” bir savaþ uçaðýný tam 10 kez uyardýktan sonra füzesini ateþlemek zorunda kaldý.
Bunu yapmak için bir üst makama emir tekrar ettirmesi gerekmiyordu. “Emri kim verdi?” sorusu saçma! Emir, aylar önce verilmiþ, dünyaya duyurulmuþ, üstelik Rusya’ya, uçaklarýný Suriye’ye sokmasýndan sonra Ankara ve Moskova’da aktarýlmýþ.
Pilot verilmiþ emri, inisiyatifi ile esnetse, piste indiðinde hesabýný verecek.
ABD-Rusya bir kaza sonucu savaþ çýkmamasý için bu nedenle mutabakat yaptýlar.
ABD-Rus mutabakatýnda biz var mýyýz, hayýr. Rusya benzer bir mutabakatý bizimle yapmak istedi mi, hayýr.
Aksine...
3 Ekim günü Rus savaþ uçaklarý Yayladað’da Türk hava sahasýný ihlal etti, 2 F-16 göðüsledi, o gün pilotlarýmýzýn uyarýlarýný dinlediler, geri döndüler, Moskova protesto notasý yedi. Durmadýlar, 4 Ekim günü iki F-16’ýmýzý taciz ettiler. Uyarýlýnca, “bir navigasyon hatasý” olduðunu söylediler. Davutoðlu’nun bu olaylar üzerine söyledikleri, pilotlarýmýzýn ihlalleri önlemede “emir tekrarýna” ihtiyaç duymadýklarýný göstermeye yeterdi: Angajman kurallarýmýz bellidir, TSK tam olarak talimatlandýrýlmýþtýr.
TSK görevini yaptý, yapmasaydý hesabýný verirdi...
Lütfen, biraz ülkenizin arkasýnda durun
Bakýyorum, Moskova’dan ekrana baðlanan arkadaþ, olayý, Erdoðan-Davutoðlu ikilisinin tarihi hatasý olarak deðerlendiriyor. Bir koro ortaya çýkmýþ, Rusya’nýn bunun hesabýný bizden fena halde soracaðýný siyasi þehvetle anlatýyor. Bu koroyu iyi tanýyorum. HAMAS lideri Halid Meþal 2006 yýlýnda Türkiye’yi ziyaret ettiðinde Ýsrail’in bunun hesabýný soracaðýný söyleyenlerdir. Bi’þey yapamayacaðýný o günlerde yalnýz iki yazar, ben ve Ýbrahim Karagül söylemiþtik. “One minute”de tekrarladýlar, Ýsrail’in gücü Mavi Marmara’daki silahsýz insanlarýmýza yetti. Netanyahu özür dilemek zorunda kaldý ama geçiniz... Devletler arasýnda güven duygusu bir kez sarsýldý mý, tamiri insan ömründen uzun zamaný alýyor.
Rusya’nýn hesap soracaðýný söyleyenlerin aslýnda bir fikri yok ama ben buradan söyleyeyim, bir halt edemez!..
Bizim de elimizde, görevini yapmýþ Türk pilotunun arkasýnda durmaya bile korkan, bir kez bile ülkesinin çýkarlarýna sahip çýkmamýþ bir yazar-çizer kalabalýðý kalýr.
Namusunu koruyan Türkmen senin nerene battý?..
Oysa Putin’e sorulacak soru çok basit: Asýrlardýr yaþadýðý topraklarý, ailesini, namusunu, kanlý diktatöre karþý korumaya çalýþan o Türkmen, senin nerene battý? O diktatörün kasaplarýndan Mihraç Ural’ýn adamlarý Kýzýldað’ý 24 saatliðine ele geçirdiðinde telsizden “Rus votkasýný aldýk geliyoruz, kadýnlarýnýzý kaçýrmayýn” dediklerinde utanmadýn mý? O telsiz anonslarý önüne geldiðinde, desteklediðin bir baþka diktatör Slobodan Miloþeviç’in faþist Çetnik çetelerinin binlerce Müslüman Boþnak’a yaptýklarýndaki ortaklýðýn aklýna gelmedi mi?
Öyle ya, koskoca Rusya’sýn... Her 20 yýlda bir, masum Müslümanlarý katleden þu veya bu çeteyle yolunun kesiþmesinin özeleþtirisini yapabilecek bir devlet olmalýsýn...
Lafý uzatmayacaðým...
Rus derin devleti ile ordusunun sözcüsü Alexander Dugin’in (bkz: Alexander Dugin’i tanýmadan, Putin’i anlayamazsýnýz, STAR, 23 Kasým 2015) hayalindeki “Avrasya Ýttifaký” Türkiye’nin Hatay sýnýrýnda çökmüþtür!..
Dugin, bu ittifakta Ýran’ý Rusya’nýn bir numaralý müttefiki, Türkiye’yi ise Batý ile yaþadýðý sorunlar nedeniyle “baðlantýsýz dost” olarak deðerlendiriyordu. Putin, Tahran’da Ali Hamaney ile buluþtuktan bir gün sonra uçaðý Türkiye tarafýndan düþürülmüþ bir lider olarak uyandý.
Zaten, yapýsý itibariyle Rusya’nýn tüm kaynaklarýný askeri harcamalara yönelten, generaller ile savunma sanayi oligarklarýný semirtip, Rus halkýný ise fakirliðe sürükleyecek sürdürülebilir bir düþünce deðildi.
Bu iþin sonunda “Atlantik Ýttifaký”nýn “paralel yapý” ve PKK eliyle üzerimizde oynadýðý oyunlarý unutup, teslimiyetçi çizgiye varýr mýyýz, hayýr. Neo-conlarý, Ýsrail’i, müttefik görünüp üzerimizde operasyon yapmaya kalkanlarý unutup, savrulur muyuz, hayýr.
Ama Putin’e geçmiþ olsun. O, Bayýrbucak’a saldýrý emrini verdiði günü artýk hiçbir zaman unutmayacak...
