Beþiktaþ’ýn efsanevi Baþkaný Süleyman Seba Allah’ýn rahmetine kavuþtu.
Tüm spor camiasýnýn, Beþiktaþ’ýn baþlarý sað olsun.
Yakýn bir geçmiþte de Fenerbahçe’nin çok önemli, çok beyefendi bir Baþkaný ebediyete intikal etmiþti; merhum Faruk Ilgaz’a da Allah’tan rahmet diliyorum.
Lütfen þöyle etrafýnýza bir göz atýn, bugünlerde büyük kulüplerimizin baþkanlarýný bu isimlerin çapý, hatýrasý ile bir mukayese edin.
Galatasaray camiasý da Selahattin Beyazýt gibi, Ali Uras gibi baþkanlar gördü.
Unutmayalým, Fenerbahçe, Galatasaray, Beþiktaþ kurumlarý, markalarý, camialarý Türkiye’nin göz bebekleridir, yüz seneyi epey aþan mazileri, bu mazide çok büyük güzellikleri, çok büyük baþarýlarý mevcut.
Ama bu müstesna maziler, mesela Fenerbahçe için, mesela Beþiktaþ için þike iddialarý, býrakýn þike iddialarýný, UEFA- CAS cezalarý ile kirlendi.
Bugün kim haklý, kim haksýz, bu tartýþmaya girmem ama elli sene sonra Fenerbahçe tarihini yazan bir spor tarihçisi bu kulübün futbol takýmýnýn 2013-2014 ve 2014-2015 sezonlarýnda UEFA’nýn verdiði, CAS’ýn onayladýðý cezalar nedeniyle Avrupa futbolünden men edilmiþ olduðunu yazacak.
Bu acý duruma kim sebebiyet verdi ise, yönetim mi, Baþkan mý, yargýnýn bir kolu mu, bunu bilemiyorum, fenerbahçeliler gerçek sorumlularý affetmeyecekler.
Bir Süleyman Seba’yý düþünün, duruþunu gözünüzde canlandýrýn, bir de mesela Yýldýrým Demirören’in baþkanlýðýný.
Bir Selahattin Beyazýt’ý, bir Özhan Canaydýn’ý düþünün bir de son seneleri.
Bir Faruk Ilgaz’ý hatýrlayýn, bir de seyirciye “paralý köpekler” diye baðýraný.
Ýrtife kaybý derken ne kastettiðim muhtemelen anlaþýlacaktýr.
“Niye böyle oluyor?”, “bu irtifa kaybý Türkiye futbolü, sporu için bir kader mi? sorularýnýn yanýtý vermek kolay deðil ama üzerinde de düþünmek lazým.
Dünya futbol klasmanýnda Türkiye 32. Sýrada imiþ, iki gün önce açýklandý.
Bu futbol yönetici sýnýfý ile, TFF dahil, hatta en baþta, bu bile iyi kanýmca.