Hani dost bildiðimiz, her Türk ailesinden bir kiþinin ekmek parasý için çalýþýp çabaladýðý, topraðýna terini döktüðü ülke var ya? Hani Ýkinci Vatan bile dediðimiz? Bakýn bakalým o dost ülke neler karýþtýrmakta Türkiye'de:
Biri kalkýp da yola patlayýcýlar döþese ve bunun sonucunda beþ kiþi ölse; Almanya'ya koþup siyasi sýðýnma hakký istese büyük bir olasýlýkla hoþ geldinlerle karþýlanýr! Eðer karþýlanmazsa da "Ulan benim PKK'lýdan neyim eksik diye?!" naralanabilir!
Bu gün birçok kökten dinci ve terör örgütü Almanya'da bayraðýný sallýyor, üyeleri ellerini kollarýný sallayarak dolaþabiliyor. Hemen hepsi Alman derin devleti olarak anýlan BND, BFV, BKA ve GSG9'un korumasý altýnda. Ancak 11 Eylül sonrasý bu iliþkiler bir gecede yer altýna indi. Almanya bu ikili iliþkiler eþliðinde, uydu olarak devþirmeyi düþündüðü bütün ülkelerde var olan aþýrý örgütlerle iliþkiler kurup sür-git ortalýðý karýþtýrdý.
Dünya altýn piyasasýnýn iki önderinin biri olan Almanya'nýn, özellikle altýn rezervine sahip ülkelerde iç karýþýklýklar çýkarmaya çalýþtýðý, konuyla ilgili herkesçe bilinen bir gerçek.
Ancak Almanya'nýn gücünün yetmediði ABD, Kanada, Güney Afrika, Avustralya, Fransa, Ýtalya, Yunanistan, Finlandiya, Ýsveç gibi ülkeler de var. Bu ülkelerde ulusal ve ekonomik iliþkilerine ters düþen altýn üretimine karþý, Almanya gözüne dört ülke kestirmiþtir: Türkiye, Hindistan, Peru ve Gana!
Bu ülkelerde 90'lý yýllarýn sonunda baþlayarak uyuþturucu iþine el atan Alman Derin Devletinin merkezi BND, yani Almanya'nýn CIA'sý, bu ülkelerde ciddi anlamda iç ve dýþ istihbarat toplamaya baþladý. Ýþ birlikçi ve köstebekler yetiþtirdi. Bunlarýn içinde paçayý kaptýrma noktasýna gelenlerse soluðu Almanya'da aldý, Alman vatandaþlýðýna geçiverdi bir gecede! Bu çabalarýn eþliðimde BND, kendine baðlý, iç ve dýþ operasyonlarda kullanmak üzere GSG9'u kurdu sahaya sürdü!
Bu GSG9, 1972 yýlýnda Filistinli Kara Eylül örgütünün Münih Olimpiyatlarýnda kaçýrdýðý Ýsrailli sporcularýn ölmesi üzerine kuruldu. Bu örgütün adý Türkiye'de Hablemitoðlu cinayetiyle gündeme geldi. Zafer Güler'in "Alman Derin Devleti" adlý kitabýnda, Rauf Attila Polat'ýn kaleminden, GSG9'un cinayetteki rolü pek güzel anlatýlýr:
Hablemitoðlu öldürülmeden 6 ay önce BND ve BKA raporlar hazýrlayarak Hablemitoðlu'nun Türkiye'deki Alman vakýf ve þirketlerini araþtýrdýðýný, çýkan kitabýnýnsa raflardan indirilmesi gerektiðini Berlin'e bildirir. Bunu baþaramayýnca sýcak elektronik izleme baþlar. Suikasttan 3 gün önce BND baðlantýlý GSG9 vurucu timi, diplomatik pasaportlarla Türkiye'ye giriþ yapar. Hablemitoðlu'nun ölümünün iki sün sonra çekip gider bu dokuz kiþi. Bu arada cinayetten üç saat önce bölgedeki baz istasyonlarýnýn aniden bozulmasý da ilginçtir en azýndan. Türkiye'de görev yapan Alman diplomat ve vakýf çalýþanlarýnýn tekrar Türkiye'ye, cinayetten 2 gün sonra döndüðünü de unutmayalým! Türkiye'de var olan Alman vakýflarýnýn bazý siyasi partilere geçmiþte 300 milyon euro yardým yapmasý, 2001 yýlýna kadar da emniyete 200 milyon euro yardýmda bulunmasý, o yýllardaçok tehlikeli bir yola girildiðinin göstergeleridir.
Türk polisi MÝT'in verilerine dayanarak Alman vakýflarýný araþtýrmaya baþlar baþlamaz Türk Dýþ Ýþleri hem Adalet hem de Ýç Ýþleri Bakanlýklarýna birer yazý göndererek bu soruþturmadan Almanya'nýn çok rahatsýz olduðunu ve bunlarýn durmasý gerektiðini bildirir. Ve 2001 yýlýnda gelen bu yazý üzerine emniyet Alman vakýflarý araþtýrmaktan vaz geçmek zorunda kalýyor!! Bu günse Alman vakýflarý çok yakýndan izleniyor.. Gözümüz açýldý bir kere!
(Bknz: Pandora'nýn Kutusu Ali Kuzu)