Altýna batmak...

Futbolda þike yapmak ile atletizmde doping yapmak arasýnda fark var mý? Ýkisi de sporun ruhuna aykýrý, ikisi de mücadele sonucunu etkilemek için yapýlýyor. Ama 2 yýldýr þike davasýyla yatýp kalkmamýza raðmen nedense bir çok spor dalýnda ortaya çýkan doping skandallarý görmezden geliniyor...

Oysa þikeden kulüpler cezalandýrýlýrken doping de Türk sporu cezalandýrýlma tehlikesiyle karþý karþýya ve hatta 2020 Olimpiyat hayalimiz bile suya düþebilir.

***

Durduk yerde çýkmýyor bu doping skandallarý... Bir hatýlatmada bulunayým, 2012-2013 yýlýnda Dünya ve Avrupa þampiyonlarýnda dereceye giren sporcu, antrenör ve kulüplere, 14 bin Cumhuriyet altýný karþýlýðý 9 milyon TL ödül daðýtýldý daha bu senenin baþýnda.

Futbolcu ya da basketbolcu kadar kazanmayan, popüler olmayan, sporcular için verilen bu ödüller son derece ciddi ve özendirici ama galiba zaman içerisinde ödül motivasyon aracý olmaktan çýkýp tek amaç haline geldi...

***

Türkiye’de son 10 yýlda tüm branþlar için harika spor tesisleri yapýldý. Eskiden kamplarda bir çay bile içmesine izin verilmeyen sporcular þimdi dünyanýn en geliþmiþ merkezlerinde kamp yapabiliyorlar. Ýhtiyaç duyulan branþlar için dünyanýn en iyi antrenörleri Türkiye’ye getiriliyor.

Denilebilir ki, sporcularýn çok küçük yaþta iyi tesis ve hocalara kavuþmasý lazým. Doðudur, o alanda da adým adým ilerliyoruz ama bu doping iþi böyle giderse gelecekte katýlacaðýmýz yarýþma olmayacak...

***

Bu ülkede gencecik çocuklarý ya da yetiþkin adamlar bilim yarýþmalarýnda birincilikler kazanýyor ama onlar için böyle ödüller söz konusu deðil.

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakaný Nihat Egün’ün altýn yönetmeliðine getirdiði eleþtiri, Gençlik ve Spor Bakaný Suat Kýlýç’ýn dopinge göz yuman antrenöre de ceza verilecek açýklamasý bir þeylerin deðiþeceðini gösteriyor. Geç olmadan bu iþi halletmemiz gerek...