Aman Oğuz Abi...

Oğuz Haksever’i Atv’de cumartesi-pazar ana haber sunduğu dönemlerden beri takip ederim. O zamandan beri haberi okumak yerine anlatan yanına saygı duyarım. Taksim’de resmi olarak kutlanan 1 Mayıs günü yayına gelmeden çalışan yanını severim.

Türk Sanat Musikisi bilgisi ve ilgisini kıskandığım da olur. Dost ve dalkavuk arasındaki fark, dostun gördüğü hatayı söylemesidir ya, bugün de ben aynı şeyi yapacağım. Çarşamba akşamı HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş’ı konuk etti Oğuz Haksever. Geneli başarılı bir röportajdı ama bir soruda yaptığı hata Oğuz Haksevere ve onun her zaman gündem takip eden adam imajına yakışmadı.

Hikaye şu, Selahattin Demirtaş, HDP’nin seçimlere tek başına girme kararıyla ilgili AK Parti’yle anlaştılar iddiasını gündeme getiren Kılıçdaroğlu’na “Meclis’te odalarımız arası 20 metre, gelin bir kahvemizi için biz size anlatalım” cevabı vermişti. Oğuz Abi kahve davetini sordu ama davetin müzakere sürecine dair bilgilendirme amacıyla yapıldığı eklemesiyle.

Demirtaş’ın ilk cevabından sonra bir kez daha belli belirsiz toplama cümlesi de kurdu ama çok olmadı. Oğuz Haksever, bu işi yapanlar için yayına hazırlıklı çıkmanın fark yarattığını gösteren önemli örneklerden biridir. Bu gündemden kopuk soru yakışmadı ona...

Ertuğrul Günay TRT seyrediyor mu?

TRT Genel Müdürü Şenol Göka, TBMM KİT Komisyonu’nda konuştu önceki gün. Kurumda çalışan sayısı üzerinden yapılan eleştirilere BBC’nin toplam 9 kanalda 25 bin kişi çalıştırdığını anlatarak yanıt verdi. Geçmişte BBC eğitiminden geçmiş biri olarak söyleyeyim, TRT’ye o kadar yüksek kalite şansı tanımaz siyaset.

Mesela, TRT, bir belgesel çekmek için 3 yıl bütçe ayırsa, dünya üzerinde bilmem hangi noktaya birden çok gitmek zorunda kalsa demedikleri kalmaz. BBC’nin şansı İngiltere’de siyaset malzemesi yapılmaması ya da TRT’nin şanssızlığı fazlasıyla siyaset malzemesi yapılması.

Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay da konuşmuş toplantıda... Tarık Akan 2006’da Günay’a dönek dediğinde Sabah’taki köşemden kendisini savunmuş biriyim.

Günay’ın iddiası TRT’nin yeterince reklam alamadığı ve kamu kuruluşlarının reklamlarını yayınladığı. Ertuğrul Günay, ne kadar TRT seyrediyor bilmiyorum ama reklam işini pek bilmediği ortada. TRT çok akıllı bir iş yaparak belirli bir reklam süresini ihale ediyor ve garanti parayı  kasasına koyuyor, kendisine de pazarlayacak süre kalıyor.

Şu an, tüm özel kanallar, reklam alabilmek için vade üzerine vade yapar, nakit akış dengesini tutturmaya çalışırken TRT garanti parasını alıyor ve ekonomik dalgalanma risklerini de üzerinde taşımıyor.

Kaldı ki TRT’nin her kanalı reklam almak için yayın yapmıyor, kamu yayıncılığı görevi olduğu için tematik, Türkiye’nin bölgesel etkisi nedeniyle de çeşitli dillerde yayınlar yapıyor. Buna rağmen bir sürü tematik kanalda olmayan reklam TRT de var. Maksat bağcı dövmekse söyleyecek sözüm yok ama biraz da insaflı olmak gerek.