Ali Bulaç, bir televizyon programýnda, ‘Amerika anavatan’ deyince, Amerika’dan yayýna baðlanan muhatabý A. Turan Alkan’ý þaþýrttý önce, sonra da programý izleyen herkesi...
Bulaç, daha sonra bu konuyla ilgili olarak kaleme aldýðý yazýsýnda, bu kelimeyi Amerika’nýn bugün dünyanýn yeniden dizayn edilmesinde oynadýðý rolü ifa ederken bir çeþit anavatana dönüþtüðünü anlatmak için kullandýðýný söyledi. Ama bu açýklama da doðrusu ‘mýzraðý çuvala sýðdýrmak’ çabasý gibi görünüyor.
Bir kere, Amerika’nýn dünyanýn baþýna kötülükler getiren bir ülke veya dünya düzenine yön veren bir devlet olduðunu vurgulamak isteyen birinin aklýna ‘anavatan’ kelimesine baþvurmak gelmez. Çünkü bu kelimenin anlam dünyasýnýn akla getirdiði yegane þey, yurtseverliktir; yani vatan olarak kabul edilen bir toprak parçasýna veya sýnýrlarý belirenmiþ bir coðrafyaya duyulan aidiyet duygusudur.
Uzun zamandýr kimi aydýnlar arasýnda Amerika’ya dünya politikasýnda oynadýðý rolü aþan bir misyon-anavatan- biçilmekte ve bu misyona uymadýðý düþünülen Türkiye’nin kaybetmeye mahkum olduðu iddia edilmektedir.
Maalesef kimi aydýnlarýmýzýn Amerika’ya duyduðu ilgi, bu ülkenin dünya düzeni içinde belirlenen gücüyle alakalý bir ilgi olmanýn çok ötesindedir... Bu bakýmdan, Amerika’dan binlerce kilometre uzaklýkta yaþayan bir ülkenin yurttaþlarý arasýnda istenmeyen bir iktidardan kurtulmak için Amerika’nýn bir umuda dönüþmesi gerçeðini görmeden, ‘Anavatan Amerika!’ söylemini anlamak mümkün olmaz.
Amerika, Türkiye’de bugün belli bir kesim içinde, Godo’yu bekler gibi beklenmektedir...
Kimi Ýslami aydýnlarýn Amerika’ya iliþkin öyle fikirleri var ki kendini doðma büyüme Amerikalý gören gerçek Amerikan yurttaþlarýnýn bile kolayca savunabileceði fikirler deðildir bunlar.
Bulaç ve benzeri Ýslami aydýnlarýn Amerika okumalarý, çok ilginç olsa gerek, bugün Türkiye solu ve liberalleri arasýnda da raðbet görüyor ve paylaþýlýyor...
Hep beraber bir listeden söz ediyorlar mesela. Amerikalýlarýn istemedikleri devlet adamlarýnýn olduðu ve isimlerine çarpý iþareti konan bir kara liste...
Amerika’daki kara listeye inananlar yine de Amerika’dan, gelecek bir mucizeyi beklemeye devam ediyorlar, ama o mucize de bir türlü gelmiyor!
Öyle ya Amerika en büyükse, en güçlüyse ve bu en büyük en güçlü ülkede Erdoðan’ýn üstüne çarpý iþareti konulmuþsa, Erdoðan neden hala iktidarda?
Bir hanýmefendi sonunda dayanamadý ve çevresindeki insanlarýn ortak meraký haline gelen bu sorunun cevabýný gitti Amerikalarda araþtýrdý ve bir tweet atýp, ‘kral çýplak arkadaþlar’ deyiverdi:
‘Amerika’dan bakýnca Erdoðan kalýcý!’
Amerikan hayranlýðýnýn, Amerika’ya aidiyet duygusunun Türkiye’de bir evveliyatý var elbette. Yarým asýrdan fazla bir zamandýr, Amerika gerçekten de bir anavatan bir kurtarýcý olarak tahayyül ediliyor.
1960’lý yýllarda Batman Petrol rafinerisinde çalýþan babamýn bir mesai arkadaþýný hatýrlýyorum, babam bize onu anlatýr dururdu. Babamýn anlattýðýna göre siyasi hiçbir görüþü yoktu, ama gel gör ki, Türkiye’yi deðil, Amerika’yý anavatan kabul ediyordu. Bu kabul yavaþ yavaþ onu Türkiye’den nefret eden, Türkiye’de olup biten hiçbir þeyi beðenmeyen bir adama dönüþtürmüþtü. Amerikan hayranlýðý o yýllarda ayýplanmýyordu tabi, belli belirsiz takdir bile ediliyordu, ve siyasi partilerin programlarý Türkiye’yi küçük Amerika yapmayý vaat eden ifadelerle doluydu.
Türkiye Petrolleri çok iyi maaþ ödemesine, hatta çalýþanlarý için Batman halkýnýn asla giremediði, özel havuzu, sitesi, okullarý, sinemasý -o yýllarda Batman’da sinema yoktu- olan bir Site kurmasýna raðmen, babamýn arkadaþý Amerika dururken Türkiye’de yaþamanýn bir ceza olduðuna inanmaya devam edip durdu... Çalmadýk kapý býrakmadý, Amerikalýlarla mektuplaþtý, dönemin Amerikan Baþkaný Kennedy’ye bile bir mektup yazdý ve cevabýný da aldý. Eðer Amerikan vatandaþý olmayý baþaramasaydý, sanýrým intiharý bile deneyebilirdi. Ama intihara gerek kalmadan ne yaptý etti kapaðý Amerika’ya attý. Ve Amerika’dan babam dahil arkadaþlarýna birbirinden ilginç mektuplar yazdý yýllarca...
Gelelim kýssadan hisseye:
Ne Ali Bulaç’ýn Amerika’yý sýradan bir tarih anlayýþýna sýðýnarak anavatan ilan etmesi ne babamýn arkadaþýnýn bu sevimli hikayesi, Amerika’yý herkesin anavataný yapmaya yeter!
