Bugünlerde ABD’de Volkswagen’in emisyon skandalýnýn patlak vermesinden ötürü herkesin gözü Alman sanayinde. Meseleyi bilenler için ABD ile Almanya arasýnda büyük bir kavga var. Bu kavganýn bir ayaðý siyasi bir ayaðý ekonomik. Önce yakýn tarihe gidip bu iki ülke arasýndaki iliþkiyi irdelemekte fayda var.
Ýkinci Dünya Savaþý’ndan önce Hitler’in ABD ile arasý çok iyiydi. Ekonomik anlamda tam bir iþbirliði söz konusuydu. Bu iþbirliðini Hitler’le ilk gerçekleþtirenlerden biri George W. Bush’un dedesi Presscott Bush’tu. Almanya’nýn II. Dünya Savaþý dönemindeki kömür ve çelik alanýndaki en zengin patronu Fritz Thyssen’le birlikte Presscott Bush Hitler’in en büyük destekçisiydi. Thyssen’in Almanya dýþýnda elde ettiði servetinin çoðunu Brown Brothers Harriman þirketi adýna Union Bankasý üzerinden kontrol eden Presscott Bush’tu.
1942’de Amerikan hükümeti Bush’un kontrol ettiði dört farklý hesaba el koydu. Peki savaþ bitince ne oldu? Bu paralar Presscott Bush’un da aralarýnda olduðu Amerikalý iþadamlarýna bölüþtürüldü. Hitler’e yardým edenler arasýnda baþka iþadamlarý da vardý. IBM’in kurucusu Thomas Watson delikli kart makinesiyle Nazilerin Yahudileri fiþlemesine yardým etmiþti. General Motors’n patronu Alfred Sloan, Almanya’daki iþtiraki Adam Opel’le Hitler Almanya’sýna her türlü araba ve nakliye aracý üretimi yapýyordu.
Henry Ford, Nazi Almanya’sý için her türlü araç üretimini yapan büyük iþadamlarýndan biriydi. Hitler’in siyasetine uygun davranýyordu. Ford kendisine ait The Dearborn Independent gazetesinde “The International Jew: World’s Problem” (Uluslararasý Yahudiler Dünyanýn En Önemli Problemi) tarzýnda yayýnlar yapacak ve Yahudilerin sadece Almanya için deðil dünya için sýkýntý olduðunu yazacaktý. Hitler, Ford için “Benim en büyük ilham kaynaðým” diyordu.
Hitler’in Yahudi soykýrýmý ortaya çýkmasýna raðmen ABD’li þirketler 1941’e kadar Hitler Almanyasý’na her türlü üretim ve yardýmý yapacaklardý. Bu þirketler arasýnda Ford, General Motors, Alcoa, Standart Oil Company, General Electric, DuPont, Kodak, Singer, International Harvester vb vardý. ABD 1941’de yasak getirmesine raðmen bu þirketler özel izinlerle ticaretlerini sürdürmüþlerdi. 1945’de savaþ bitince ayný þirketler “zararýmýz büyük” gerekçesiyle tazminat davasý açtýlar. Bunun için avukatlýk þirketlerine ve bankalara ihtiyaç vardý. O dönem avukatlýk þirketlerinin en büyüðü Sullivan &Cromwell’di. Bu þirketi sonradan Dýþiþleri Bakaný olacak John Foster Dulles ve CIA baþkaný olacak kardeþi Allen Dulles birlikte yönetiyordu.
II. Dünya Savaþý sonrasý Nazilerle iþbirliði yapan hemen herkes sorgulanmýþ ama Nazilere yardým ve yataklýk eden þirket ve bankalara dokunulmamýþtý. Hatta Nazilerin altýn ve servetleri özel toplantýlarla bölüþtürülmüþtü. Ýkinci Dünya Savaþý bitince ABD, Batý Almanya’yý kuracaktý. Askeri üslerini ve istihbaratý Almanya’ya yerleþtirip Sovyetleri kontrol altýna almak isteyecekti. Bu konuya devam edeceðiz.
NOT: Okurlarýmdan ýsrarla Aydýn Doðan’ýn Cumhurbaþkaný’na hitaben yazdýðý mektubu yorumlamamý isteyen mailler ve telefonlar geliyor. Fakat maalesef bir süre Aydýn Doðan’a dair hiçbir þey yazmayacaðým. Hatta þu an elimde Doðan’ýn Bayraklý arsasý satýþý usulsüzlüðüne dair bir belge olduðu halde onu da þimdilik yayýnlamayacaðým. Önce meslek büyüklerimin Aydýn Doðan’a dair ne yorumlar yapacaðýný merak ediyorum. Mesela meslek büyüðüm olup Cumhurbaþkaný’nýn uçaðýndan inmeyen Abdülkadir Selvi Aydýn Doðan’ýn Cumhurbaþkanýmýza açýkça yalancý dediði o mektuba dair ne düþünüyor? Sayýn Selvi, Cumhurbaþkaný dahil herkesi aðýr eleþtirebilirken Tayyip Bey’e yalancý diye hakaret eden Aydýn Doðan’a dair niye tek eleþtiri cümlesi bile edemiyor? Ayný þekilde Baþbakan’ýn uçaðýndan inmeyen Akif Beki, Cumhurbaþkaný Erdoðan’a yalancý diye küfreden Aydýn Doðan’ý haklý mý buluyor? Haksýz buluyorsa bir cümleyle ifade edebilir mi? Ve Mustafa Karaalioðlu, Aydýn Doðan’ýn Cumhurbaþkanýmýza yalancý demesi hakkýnda ne düþünüyor? Acaba bu üç ismin bu konuda ne yorumlarý olacak? Suskun kalýyorlarsa Aydýn Doðan’ý haklý buluyorlar demektir.