Khalil Center ile ilişkilerimizi geliştirmek ve eğitim vermek için Amerika’dayım. Khalil Center topluma ruh sağlığı hizmeti vermek için kurulmuş. San Francisco, Chicago ve New York’ta ofisleri var. Genel topluma da hizmet verseler de ağırlıklı olarak Müslüman topluma hizmet veriyorlar.
Dissosiyatif kimlik bozukluğu hakkında Khalil Center çalışanlarına eğitim verdim. Aynı zaman- da San Francisco’da Müslüman topluluğa yönelik yapılan eş ilişkileri etkinliğinde konuştum. Katılımcıların bütün gün programda ısrarla kalmaları etkileyiciydi. Programı destekleyen bir vakıf olduğundan az bir para vererek programa gelmişlerdi. Programda evlilik konusunda çalışan terapistler olduğu kadar, dini eğitim almış kişilerin de konuşması hoş oldu. Amerikan Müslümanları teknik bilgi ile dini gelenekten gelen bilgiyi eş zamanlı konuşabilmeyi biliyorlar.
Amerika Müslümanları dünyanın farklı yerlerinden geldikleri için kendi aralarında oldukça geniş bir çeşitliliğe sahipler. Bu çeşitlilik bizim alışmadığımız ölçüde geniş. Bu çeşitlilik Hac’da rastladığımız düzeyde olmasa bile şaşırtıcı düzeyde yüksek. Doğrusu bu çeşitlilik bana hoş geldi. Bir araya geldiklerinde büyük bir zenginlik oluşturma şansına sahip olmuş oluyorlar.
Amerika toplumu bir açıdan topluluklar olarak örgütlenmişler. Örneğin bir bölgedeki Müslümanlar kendi imkanları ile cami veya içinde cami de bulunan merkezler kuruyorlar. İmamın ve merkezin masraflarını kendileri ödemiş oluyorlar. Bu aralarında bir iş birliğini ve kurumsallaşmayı zorunlu kılıyor.
Diğer bir özellikleri de toplumsal işlerini görmeleri için vakıf ve fonlar oluşturmaları. Amerika genelinde iyi işleyen bu sistem Müslüman topluluk arasında da işliyor. Eğer bir projeniz varsa, o proje bu fonlar tarafından destekleniyor. Örneğin davetlisi olduğum Khalil Center “Zekât Foundation” tarafından bir düzeyde destekleniyor.
Amerikan Müslümanlarının bize farklı gelen hallerinden biri de Camii’nin hayatlarındaki yeri. Camilerin bir kısmı bir merkezin parçası. Sosyal ve eğitim aktivitelerinin çoğu bu caminin etrafında organize olan bu merkezlerde yapılıyor. Şu anki Türkiye’de camiler neredeyse sadece namaz kılmak için kullanıyorlar. Osmanlı döneminde külliyeye sahip olan camilerin nasıl her türlü sosyal, eğitim ve sağlık aktivitelerinin merkezi olmasını şimdi daha iyi anlayabiliyorum.
Amerika’dan Türkiye Amerika arasındaki ilişkilerin gerginliğini basından okuyorum. Olup bitenden kısmen haberdar olan Müslümanlar sorular soruyorlar. Onlar bu durumdan memnun görünmüyorlar. Fakat büyük oranda kendi dertlerindeler. Müslüman topluluğu Amerika’da genel ortalamaya göre iyi durumda olmalarına rağmen, devletin gözleri üzerinde olmanın tedirginliğini yaşıyorlar. Yine de konumlarının Avrupa’daki Müslümanlardan daha iyi.