Amerika’nýn önlenemez iflasý...

"Amerikan politikasý endiþeleri yatýþtýrmaktan çok, yükselten bir yapý gösteriyor. Karþýlaþtýðý meydan okuma, iki çok sert ve ilahi zeminde ilerleyen bloktan kaynaklanmaktadýr: Mýsýr, Ürdün, Suudi Arabistan ve Körfez ülkelerinden oluþan Sünni Blok ile Ýran, baþkent Baðdat dahil Irak’ýn Þii kesimi, Ýsrail’le yüzyüze durumdaki Lübnan’ýn güneyinde Hizbullah ve Yemen’deki Husi’lerden oluþan Þii Blok. Bu þart altýnda, klasik düþmanýmýn düþmaný dostumdur kuralý geçerli deðildir. Çaðýmýzýn Ortadoðu’sunda düþmanýnýn düþmaný, senin de düþmanýn olarak kalacaktýr.” (Henry Kissinger, Çöken Ortadoðu’dan Çýkýþ Yolu, Wall Street Journal, 16.Ekim.2015)

Amerikan tarihinin en etkili devlet/düþünce adamý, 90 yaþýndaki Henry Kissinger bu satýrlarý yazdýðýnda, ne Amerika PKK-PYD’yi “müttefik” olarak ilan etmiþti, ne de PKK-PYD, müttefik ilan edildiði hafta, Rusya’nýn baþkenti Moskova’da temsilcilik açmýþtý. Yaþanýlanlar, öngörüleni doðruluyor.

DAEÞ tehditi karþýsýnda Ýran ve Hizbullah’ý 26 Þubat 2015 günü “terör listesinden çýkaran” ABD, Ýran’a, Rusya desteðinde Suriye’yi iþgal izni verirken, ne kadar büyük bir yýkýmý hazýrladýðýný da hesap etti mi, hayýr!.. Geliþmenin sonu, Ýncirlik’e inen Suudi Arabistan savaþ uçaklarý ve Suriye’ye dönük “kara harekatý” açýklamalarýdýr.

Ýnsanlýk, Sovyetler Birliði’nin yýkýlmasýndan sonra “tek” süper güç olarak hareket eden bir devletin önlenemez iflasýný, kanlý bir senaryo ile yaþýyor.

1973 Arap-Ýsrail Savaþý’ndan sonra Sovyetler Birliði’ni Ortadoðu’dan siyasi ve askeri olarak uzaklaþtýrmayý baþaran Amerikan diplomasisi, bugün, Rusya’daki “Putin rejiminin” bölgeye dönüþünü izlemekle yetiniyor.

Eðer amaç, neocon beyinlerden çýkan “üretici kaos”, yani, “yeni bir dünya düzeninin kurulabilmesi için büyük bir yýkýmýn olmasý gerektiði” stratejisi ise, bu yýkýmdan Amerika’nýn sað çýkabileceðini kim garanti edebilir?

•Obama, yýkýma yürüdü...

Kissinger’ýn Wall Street Journal yazýsýnda, DAEÞ’in elindeki topraklarýn Baas, Ýran-Hizbullah deðil, “ýlýmlý Sünni dýþ güçler” tarafýndan kurtarýlmasýný vurgulayýp, “Bu topraklar kurtarýldýktan sonra Türkiye’nin yapýcý rol üstlenmesi önemlidir” demesi dikkat çekici.( http://www.wsj.com/articles/a-path-out-of-the-middle-east-collapse-1445037513 )

Suudi Arabistan’dan gelen “DAEÞ’i kara harekatýyla biz temizleyelim” açýklamalarýndan sonra Rusya’nýn Ýran kuvvetlerini hemen, Rakka’ya yönlendirmesi ise bölge açýsýndan “büyük yýkým”ýn yeni bir adýmý olarak deðerlendirilebilir. Irak ve Suriye’nin Sünni topraklarýnýn Ýran-Rus ittifakýnýn kontrolüne girmesi, Ortadoðu’nun bütün 21’inci yüzyýlý kanlý bir hesaplaþma içinde geçirmesinden baþka bir anlam ifade etmiyor.

Emekli general, ABD Kara Kuvvetleri eski 2’nci Baþkaný Jack Keane, Obama yönetiminin “büyük felaketi” hazýrlamaya baþladýðýný gören isimlerden biri... 29 Eylül 2015 günü Savaþ Araþtýrmalarý Enstitüsü Baþkaný olarak yaptýðý açýklama þöyle: Eðer Obama, Rusya, Ýran ve Hizbullah’la birlikte bir DAEÞ mücadelesine girerse, ki, gireceðini gösteriyor, bu, Suriye’deki “soykýrýmýn” devam edeceðinin iþaretidir.

(E) Gen. Keane, ayný zamanda 8 Ekim 2015’de Amerikan Senatosu Silahlý Kuvvetler Komitesi’ndeki konuþmasýnda, Rusya’nýn Suriye’de ABD’ye karþý bir “vekalet savaþý” baþlattýðýný söyleyen isim. Açýklamasýnda yer alan, “Putin, Doðu Avrupa’ya müdahale ederken, Baltýk’ta askeri harekatlar düzenlerken, Kýrým’ý ilhak ederken ve þimdi, Suriye’ye girerken bizim düþüncemizi sormadý. Çünkü Amerika ve Avrupa’nýn yüksek sesli kýnamalardan sonra kendisine bir þey yapmayacaðýndan emin” sözleriyle de dikkat çeken askeri uzman.

•Bir ABD iflasýnýn portresi...

1.“Düþmanýmýn düþmaný dostumdur” diyerek PKK müttefiki oldu, bölgedeki en saðlam müttefiki Türkiye’yi kaybetti.

2.Ayný mantýk ve nükleer anlaþma çerçevesinde bölgede Ýran’a manevra alaný yarattý, Suudi Arabistan baþta Sünni Arap dünyasýný kaybetti.

3.Ýran, Hamaney’in “Büyük Þeytan” açýklamasýyla yerini korudu, Rusya’nýn stratejik ortaðý olarak kaldý.

4.Yýkýlmasýna izin verilmeyen Beþar Esed, Rusya’dan aldýðý destekle artýk barýþ masasýna oturmaktan kaçacak kadar güçlendi, Suriye’ye Rus ordusunu çaðýrarak Ortadoðu’daki tüm dengelerin deðiþmesine yol açtý.

5.Rusya, tarihinde ilk kez, Ortadoðu’da geliþmeleri tek baþýna belirleyen, Amerika’ya koþullarýný dikte eden, askeri gücünü artýran konuma ulaþtý.

Bu “felaket” yalnýz Amerikan seçmenini ilgilendirmiyor. Yaþanýlan, hepimizin geleceðine büyük bir soru iþareti taþýyan büyük bir Amerikan hezimetidir.