Düzeltme NOTU: ‘Meþrutiyet yýllarýnýn ünlü ‘mustagrib’lerinden Abdullah Cevdet de, kendisinin çýkardýðý ‘Ýctihad’ dergisinde yayýnlanan bir þiirinde ‘Ben bu vatanýn öksüzüyüm’ diye yazacakken, ‘sin/ s’ harfi düþünce, ortaya çok farklý bir mânâ çýkmýþtý.)
Dünkü yazýmý, Ýzmit’te bir aziz dostumuzun annesinin cenazesine katýlmak için gittiðim Ýzmit dönüþünde arabada ‘dizüstü bilgisayarý’nda yazarken, arabanýn sarsýntýsýyla bazý kelimeler yer deðiþtiriyordu ve onlarý düzeltiyordum. Ama, bir kelime dikkatimden kaçmýþ; bir cümlenin mânâsý da alabora olmuþ.. Ýki cümleyi tekrar yazýyorum; düþen ‘deðil’ kelimesinin de altýný çizerek:
(Bu, bir lideri kusursuz, hatasýz bilip yüceltmek deðil, þahsî bir tesbittir. Yoksa, bizim dâvâmýz fânî kiþilere baðlý deðildir.)
Bu i’tizâr beyâný o yanlýþtan dolayýdýr, arz olunur.’
***
Bugünkü yazýnýn baþlýðýný dünkü yazýnýn devamý mahiyetinde, yazýp yedeðe almýþtým. Ancak bu konuda yazýlabilecek olanlarý dün Resul Tosun dostumun genel çizgileriyle yazdýðýný ve benim görüþlerimi de yansýttýðýný gördüm. Bu yüzden Resul bey’in yazýsýnda deðindiði konularý tekrar etmiyeceðim.
Sadece þu görüþü tekrar paylaþayým ki, CHP’nin bünyesinden, ana gövdeden ayrýlýp, baþarýlý olan tek parti örneði ‘Demokrat Parti’dir.
Bu konuyu tahlil etmeye çalýþýrken, ülkenin ve dünyanýn içinde bulunduðu özel þartlarý da gözönünde bulundurmak gerekir.
Þöyle ki, 2. Dünya Savaþý’nýn galibi olan ve kendisini ‘Hür Dünyanýn lideri’ olarak tanýtan B. Amerika’nýn, ‘halklarýnýn iradesiyle iktidara gelen Hükûmet’lerle çalýþmak istediði’ne dair dünyaya verdiði ‘demokrasi’ pompalamasýyla ve ana gövdeden ayrýlan tek baþarýlý parti örneði, evet, Demokrat Parti’dir.
Bu parti de CHP içindeki bir derin ihtilafla ortaya çýkmýþtý. Þöyle ki, ‘Celâl Bayar, Adnan Menderes, Refik Koraltan ve Prof. Fuâd Köprülü..’ imzasýný taþýyan ve ‘hürriyetlerin kullanýmýna engel teþkil eden kanunlarýn kaldýrýlmasý ve yeni düzenlemelerin yapýlmasý’nýn talep edildiði, ve siyasî tarihimizde de ‘4’lü Takrir’ diye bilinen ‘Takrir’ verilmiþti, 1923’den beri ‘Tek Parti’ tahakkümünde olan Meclis’e..
(‘4’lü Takrir’in 4 ismi; Celâl Bayar, M. Kemal’in son baþvekili..
Adnan Menderes, 1930’daki Serbest Cumhûriyet Fýrka’ denemesinde Aydýn vilâyet baþkaný..
Refik Koraltan, M. Kemal döneminde yapýlan laik ‘devrim’lere karþý Konya yöresindeki direniþleri sindirmesiyle bilinen Konya Valisi,
Prof. Fuâd Köprülüise, 1933’de Dâr’ul-Funûn’un Üniversite adýyla yeniden düzenlenmesi þeklindeki -sözde- ‘kültürel devrim’in baþmimarlarýndan bir isim..)
Bu ‘takrir’, 7 Haziran 1945’de Meclis’te görüþülüp reddedilmiþ, bunun üzerine ‘Demokrat Parti’ kurulmuþtu. (Halkýmýz ‘demokrat’ kelimesini bilmediði için onu türkçeleþtirmiþ ve ‘Demürqýrat’ þekline dönüþtürmüþtü.) Kurulan bir baþka parti de Mareþal Fevzî Çakmak’ýn Millet Partisi idi.
***
Demokrat Parti, 1946 seçimine katýldý, ama, ‘Gizli oy, açýk sayým’ yerine, ‘Açýk oy, gizli sayým..’ usûlüyle yapýlan bir seçimdi o ve güyâ CHP kazanmýþtý. Ve amma, 14 Mayýs 1950 seçiminde, CHP kesin þekilde yeniliye uðramýþtý. 10 Nisan 1950’de vefât eden Fevzi Çakmak’ýn partisi ise bir varlýk gösterememiþti.
***
-Ünlü isimlerle ortaya çýksalar da- baþta, Turan Güneþ’in Demokrat Parti’den ayrýlarak kurduðu Hürriyet Partisi, Turhan Feyzioðlu’nun CHP’den koparak kurduðu Güven Partisi, Ferruh Bozbeyli’nin Adalet Partisi’nden ayrýlarak kurduðu Demokratik Parti, Ecevit’in CHP’den ayrýlarak kurduðu Demokratik Sol Parti, Muhsin Yazýcýoðlu’nun MHP’den ayrýlarak kurduðu BBP; DSP’den ayrýlanlarýn kurduðu Yeni Türkiye Partisi olmak üzere, ana gövdeden kopan bütün partiler baþarýsýz olmuþlardýr.
Tayyib Erdoðan liderliðindeki AK Parti ise, baþka bir partiden koparak deðil, Fazilet Partisi’nin Anayasa Mahkemesi’nce kapatýlmasýndan sonra kurulmuþtur.
Tarih, çok kere tekerrür eder..