Liderliðini Necmettin Erbakan’ýn yaptýðý Milli Görüþ hareketinin önde gelen kadrolarýný, üniversite yýllarýmdan beri yakýndan tanýrým.
O yýllarda çok okunan solcu bir yayýnda yazmaktaydým.
Yazýlarýmda tavizsiz bir üslupla toplumculuðu savunmaktaydým.
Ýslam’ýn da özünün toplumculuk olduðunu vurgulamaktaydým.
Bu yazýlarým Milli Görüþ hareketinin gençlik örgütlenmesi olan Akýncýlar Derneði’nin de dikkatini çekmiþti.
Akýncýlar Derneði bana “Toplumculuðu en iyi anlatan yazar” ödülünü vermiþti.
O zamanlar Milli Görüþ hareketi iki gazeteye sahipti.
Bunlardan biri Milli Gazete, diðeri de Yeni Devir gazetesiydi.
Her iki gazete de Akýncýlar Derneði’nin bana verdiði “Toplumculuðu en iyi anlatan yazar” ödülünü haberleþtirmiþlerdi.
Milli Görüþ hareketi toplumcu bir hareketti.
O nedenle de Milli Görüþ’ün muhalifleri, bu hareketin mensuplarýna “yeþil komünistler” ya da “yeþil sosyalistler” derlerdi.
Sosyalizmin sözlük anlamý toplumculuktur.
Paylaþma, yardýmlaþma, dayanýþma toplumculuðun üç önemli unsurudur.
“Komþusu açken tok yatan bizden deðildir” hadisi, toplumculuðu çok güzel anlatan bir buyruktur.
Necmettin Erbakan’ýn liderliðini yaptýðý Milli Görüþ partileri toplumcu partilerdi.
Milli Görüþ partileri öncelikle belediye yönetimlerindeki toplumcu icraatlarýyla halkýn gözüne ve de gönlüne girmiþlerdi.
Çaresizlerin çaresi olmuþlardý.
Kimsesizlerin kimsesi olmuþlardý.
Altta kalanlarýn, güçsüzlerin yardýmýna koþmuþlardý.
Tayyip Erdoðan, Milli Görüþ partilerinin çýkarttýðý en baþarýlý belediye baþkaný deðil midir?
Onun toplumcu, halkçý icraatlarýný gören halk, onu belediye baþkanlýðý makamýndan baþbakanlýk makamýna yükseltmiþtir.
Tayyip Erdoðan, baþbakanlýðý döneminde de týpký belediye baþkanlýðý döneminde olduðu gibi toplumcu icraatlar sergilemiþtir.
Çaresizleri, kimsesizleri, güçsüzleri öncelemiþtir.
Yakacak kömürü olmayan evlere kömür göndermiþtir.
Yiyeceði olmayan hanelere gýda göndermiþtir.
Saðlýktan eðitime kadar toplumcu siyaseti hayata geçirmiþtir.
Onun içindir ki eskiden solun oy deposu olan yoksullarýn, güçsüzlerin yaþadýðý yerleri AK Parti’nin oy deposu haline getirmiþtir.
Tayyip Erdoðan toplumculuktan vazgeçerse, halk da ondan vazgeçmez mi?
AK Parti toplumcu bir parti olmazsa, halk ona oy verir mi?
Elbette ki Tayyip Erdoðan, yalýlarda oturup da “Toplumculuktan vazgeç” diyenlerin aklýna uymaz.
Tayyip Erdoðan toplumcu bir kaptandýr; “Toplumculuktan vazgeç” diyenlerin aklýna uyup da gemisini batýrmaz.
Evet, AK Parti toplumcu bir partidir.
Ama ayný zamanda AK Parti bir kitle partisidir.
Kitle partileri farklý yerlerden gelen çiçeklerin, renklerin oluþturduðu bir bahçe gibidir.
O bahçede farklýlýklar barýþ içinde bir arada yaþayabilir.
Bu yüzden AK Parti gibi kitle partilerinin içindeki farklýlýklar birbirlerini dýþlamamalýlar.
Örneðin Ýslamcý olan, Ýslamcý olmayan ayrýmý yapmamalýlar.
Ya da anadan doðma AK Partili, sonradan olma AK Partili ayrýmcýlýðý yapmamalýlar!
Bilmeliler ki kitle partilerinde herkese yer var.
Kitle partilerinde hep birlikte parti olunur.
Ve de hep birlikte iktidar olunur.