TBMM Baþkaný Cemil Çiçek’in son açýklamasýndan anayasa çalýþmalarýnýn önündeki engelin Ak Parti’nin ‘baþkanlýk sistemi’ ýsrarý olmadýðýný biliyoruz; her partinin ‘olmazsa olmaz’ dediði pek çok madde var ve ‘uzlaþma komisyonu’ bu yüzden istenen sonucu alamadý.
Gerçek bu, ama bir de algý var; algý da, en önemli kösteðin sistem ýsrarýndan kaynaklandýðý yolunda... Komisyonun yaz dönemi çalýþmalarýnýn sonuca ulaþmasýný istiyorsak, bu algýyý göz önünde tutan bir çýkýþý Ak Parti’nin yapmasý gerekiyor...
‘Baþkanlýk sistemi’nin uzlaþmayla kotarýlacak yeni anayasa için Ak Parti’nin olmazsa olmazý olmadýðý çýkýþýný...
Komisyonun hýzýný artýrarak çalýþmalarýna devam etmesini istediðini öðrendiðimiz son açýklamasýnda, muhalefetin kýrmýzý çizgileri olmasaydý ýsrardan vazgeçeceðini söyledi Baþbakan Tayyip Erdoðan; engelin muhalefetten geldiðinin belirginleþmesini istiyorsa, bunun yolu da sistem ýsrarýndan vazgeçildiði açýklamasýndan geçiyor...
Sistem deðiþikliðinin ülke için gerekli olduðuna inanýyorsa Baþbakan ve Ak Parti, konuyu daha sonra yeniden gündeme taþýyabilir... Yeni anayasa bütün taraflarýn çabalarýyla uzlaþýlarak hazýrlanýp kabul edildikten sonra... Ya da, çalýþmalar yine de baþarýsýzlýða uðrayýp Ak Parti yola tek baþýna devam etmek zorunda kaldýðýnda...
Ülkenin siyasi sistemini bütünüyle deðiþtirmeyi amaçlayan bir anayasa deðiþikliði, sadece ilgili maddelerin tartýþýldýðý bir kampanyayý müteakip halkoyuna sunulmayý hak ediyor zaten...
Ak Parti sistem ýsrarýndan vazgeçtiði taktirde yeni anayasa üzerinde uzlaþma saðlanabilir mi?
Bunun hayli zor olduðunu biliyoruz. Zor, ama imkânsýz deðil. Ýçte ve dýþta yaþanan son geliþmeler siyasi sistemin ne kadar ‘kýrýlgan’olduðunu ve anayasanýn bu kýrýlganlýðý daha da büyüttüðünü gözü olanlara gösterdi. Bir yandan bireysel özgürlüklerin alanýný geniþletirken, bir yandan da demokratik siyasi sistemi saðlamlaþtýran bir yeni anayasaya her zamankinden daha fazla ihtiyaç var.
450 gün içerisinde fazla bir yol alýnamamýþ olmasý, üzerinde uzlaþýlan maddelerin azlýðý heves kýrýcý, biliyorum; ancak bu bir fýrsata dönüþtürülebilir. Özellikle de Meclis’te temsil edilen partilerin genel baþkanlarýnýn hepsinin kararlýlýk gösterisi ifade eden sözlerinden sonra bunu yapmak daha kolay. Komisyon ellerindeki daha önce kaleme alýnmýþ hazýr metinler yanýnda anayasa profesörlerinden de yardým alarak uzlaþma formülleri bulabilir.
Ortaya çýkacak metnin kalýcýlýk deðeri taþýmasýyla anayasa yazýmýnda emeði geçenleri siyasi tarihimiz hayýrla anacaktýr. Neredeyse 250 yýl önce (1787’de) yazýlmýþ Amerikan Anayasasý’na vücut veren isimleri, her ABD vatandaþý, bugün bile ezbere bilir.
Partilerin ‘uzlaþma’ arama niyeti sonucu getirecektir; bir de her partinin kendi içindeki farklý görüþlerden en fazla kabul görenine iltifat etmesi... Þimdiye kadarki baþarýsýzlýðýn sebebi, ‘uzlaþýr görünmek’ ile her partinin en marjinal görüþlerin etkisiyle hareket etmesiydi; bunu tersine çevirdiðinizde iþ kolaylaþacaktýr...
Anayasa yazma görevini üstlenmiþ olan bugünkü Meclis halkýn yüzde 95’ini temsil ediyor; oylarýyla bu milletvekillerini Ankara’ya göndermiþ seçmen kendilerinden yeni anayasa bekliyor...
Fýrsat bu defa kaçmamalý.