Hani “bizim mahalle” diyoruz ya, içimizden bir yazar, birkaç gün önce “Tahminimi söyleyeyim. Ankara’da, Mansur Yavaþ seçimi alýr. Epey bir farkla alýr…” alýr deyince hem üzüldüm, hem de þaþýrdým.
Sadece o deðil, hiç ummadýðým bazý insanlar bile bedbinlik yaþýyorlar.
Seçime on gün kala, Cumhur Ýttifaký’na oy verecek insanlarýn moralini bozmanýn, samimi nasýl bir izahý olabilir?
Yüksek sesle söylemeseler de, AK Partili bir takým, “Erdoðan’a ders vermeye hazýrlananlar var, AK Parti için bir yenilgi geliyor” fýsýltýsýna öyle sarýldýlar ki… Adeta 5. kol gibi faaliyet gösteriyorlar.
Onlarýn bir kýsmýný biz “EVET-HAYIR” referandumundan da tanýyoruz. AK Parti Genel Merkezinde güya, “HAYIR çýkmasý halinde bir B planý üzerinde duruluyor” diyen de onlardý…
Hâlbuki iþin içinde, ABD strateji kuruluþlarýnýn belirlediði, okyanus ötesi bir algý operasyonu var.
Hatýrlayýnýz, o dönemde CHP'nin Tanýtým ve Halkla Ýliþkilerden sorumlu Genel Baþkan Yardýmcýsý olan Mehmet Bekaroðlu, Hürriyet'e yaptýðý açýklamada, 7 Haziran (2015) seçimleri için Benenson Strateji Group ile anlaþtýklarýný açýklamýþtý.
Bu Amerikan þirketi, 2008 yýlýnda o dönemde senatör olan Barack Obama'yý ABD Baþkanlýðý'na taþýyan seçim stratejisindeki katkýsýyla kamuoyunda adýndan söz ettiren þirketti.
Erdoðansýz Türkiye için Kýlýçdaroðlu projesini, Baykal’a yönelik kaset komplosu ile uygulamaya sokanlarýn, 31 Mart için CHP’ye ve HDP’ye olan desteklerini esirgediðini kimse söyleyemez…
Çok aþikâr ki, CHP’nin 31 Mart için stratejisi, yalana dayalý anketlerle algý operasyonu yapmaktýr. Ve bunu öylesine gözümüzün içine baka baka yürütüyorlar ki, bazýlarý “seçimi beklemeye gerek yok CHP kazandý” diyorlar.
Daha en baþta, bundan on hafta önce 9 Ocak’ta CHP Grup Baþkanvekili Özgür Özel, Cumhurbaþkaný Erdoðan'ýn anketlerden gelen kötü sonuçlarýn farkýnda olduðunu söyledi. "Anlaþýlýyor ki Recep Tayyip Erdoðan, hepimizin gördüðü seçim anketlerinde 31 Mart günü alacaðý seçim yenilgisinin etkisinde” dedi.
Özgür Özel iþaret fiþeðini yakmýþtý. Ýki hafta sonra 24 Ocak’ta, Mansur Yavaþ, Saadet Partisi çizgisindeki TV5’te yayýnlanan programa katýldý. Yavaþ, kelimenin tam manasýyla üfürdü:
“Ankara’da henüz bir anket yaptýrmadým. Ýlçe adaylarý belli olmayacaðý için saðlýklý olmadýðýný düþünüyorum. Ancak yapýlan anketlerde 10 puan önde olduðum görülüyor. Ben bunu sokakta görüyorum.”
Kendisi, henüz saðlýklý olmayacaðý için anket yaptýrmamýþ ama -kimse onlar, neci ise- yaptýrýlan anketler varmýþ ve kendisi 10 puan önde imiþ… Bir de bunu sokakta zaten görüyormuþ.
Hangi sokakta? Biz de görüyoruz sokaklarý? Erdoðan bazen günde 3-4 miting yapýyor. Coþku, heyecan, samimiyet, destek ortada. Erdoðan ve Bahçeli’nin ortak mitinglerinde meydanlar dalgalanýyor…
Özgür Özel’in iþaret fiþeði, bazý anket þirketleri için “görev” çaðrýsý gibi devreye girdi.
22 ve 24 Þubat’ta, dört anket þirketi, Ankara’da Mansur Yavaþ’ýn önde olduðunu açýkladýlar.
Algý operasyonu belli odaklarca, bilinen medya vasýtalarý ile öylesine pompalanýyor ki, AK Parti seçmeni üzerine, adeta yalanlarla aðýrlaþtýrýlmýþ bir moloz yýðýný döküldü.
Bu anket algý operasyonu, seçime yönelik açýk bir saldýrýdýr.
15 Temmuz’un ardýndan kur/dolar silahý ile yapýlan ekonomik saldýrý da aslýnda seçmeni etkilemek içindi. Patates, soðan, biber, patlýcan bile bu saldýrýlara alet edildi.
Milletimizin bu anket yalanlarýna pabuç býrakmadýðýný 31 Mart akþamý göreceðiz…