Anketler ve kendini kandýrma siyaseti

Bir dönem ‘anket siyaseti’ vardý. Anketler kamuoyunu yönlendirme amaçlý kullanýlýrdý. 

‘Millet güçlüden yanadýr’ anlayýþýna dayalýydý.

Desteklenen parti güçlü gösterilir, seçmene “Bak, güç bu partide toplanýyor, oyunu bölme, iktidar ol” mesajý verilirdi.

Kamuoyunun sadece birkaç gazeteden haber aldýðý yýllardý.

Her siyasi kanadýn beþer, onar  partilere bölündüðü;

Seçimlerde iktidar olmanýn deðil, koalisyon ortaðý olmanýn baþarý sayýldýðý yýllar.

***

Ama artýk Türkiye deðiþti.

‘Ana akým medya’ yok;

Hem her siyasi görüþe yakýn, hem de her siyasi görüþe eþit mesafede etkin medya gruplarý var.

Etkin internet medyasý var.

Herþeyin konuþulabildiði bir sosyal medya var.

Yönlendirme amaçlý veya klavye baþýnda üretilmiþ her ‘operasyonel’ haber veya anket anýnda ‘acý gerçek’le yüzleþiyor.

Böyle bir Türkiye’de ‘seçmeni kandýrmaya yönelik’ her haber veya anket ancak kendi sahiplerini kandýrýyor.

***

Türkiye’de bir parti bu anlayýþýn tuzaðýna düþmedi ve 12 yýldýr iktidarda...

AK Parti, 12 yýldýr her konuda ortalama haftada iki anket yaptýrýyor. Her önemli icraat öncesinde beklentileri tespit, sonrasýnda da memnuniyeti ölçme amaçlý anketler. Ayný zamanda, genel olarak seçimlere iliþkin milletin partiye olan yaklaþýmýný da ölçüyor. Ana anketleri siyasi parti olarak sadece kendilerinin hizmet aldýðý þirketlere yaptýrýyor, seçim öncesi ise farklý þirketlerden anket hizmeti alýyor. Böylece kendi çalýþtýðý þirketleri de denetlemiþ oluyor.

Bugüne kadar AK Parti’nin açýkladýðý anket sonuçlarý ile seçim sonuçlarý arasýnda dramatik bir fark ortaya çýkmadý.

AK Parti sözcüleri, “Biz kendimizi kandýrmak için anket yaptýrmýyoruz” diye açýklýyor bu durumu.

Muhalefet partileri, iktidarýn siyasi politikalarýna, icraatýna karþý çýkabilirler; ancak en azýndan ‘baþarýsý 8 seçimde kanýtlanmýþ’ bu anlayýþý örnek almalarý beklenir.

Fakat öyle olmuyor.

CHP’nin 12 yýldýr her seçim ve referandum öncesi açýkladýðý anketler seçim sonuçlarýna yaklaþamadý. AK Parti’yi yüzde 30’larýn üzerinde göründüðü hiçbir anket çýkmadý.

Örneðin;

- CHP’li Gürsel Tekin’in Ocak 2011’de AK Parti’nin yüzde 38.8’e düþtüðünü, CHP’nin yüzde 33.9, MHP’nin ise yüzde 17.2’ye yükseldiði
ni açýkladý.

- 12 Haziran 2011 seçiminde alýnan oylar, AK Parti yüzde 49.83, CHP yüzde 25.98, MHP yüzde 13.01 çýktý.

- 30 Mart 2014 yerel seçimi öncesi 10 Mart’ta yine Gürsel Tekin, “AK Parti yüzde 32, CHP 30” dedi. 13 Mart’ta ise Genel Baþkan Yardýmcýsý Gökhan Günaydýn; “AK Parti yüzde 36, CHP yüzde 31 ve yükseliyoruz” diye düzeltti.

- Ancak 30 Mart sonucu, AK Parti yüzde 45.5, CHP yüzde 27.8 oldu.

***

Cumhurbaþkanlýðý seçimi öncesi de benzer bir tablo var.

Bu kez anketi CHP Genel Baþkan Yardýmcýsý Çýray açýkladý: Erdoðan yüzde 39.8, Ýhsanoðlu yüzde 38,1...

Çýray, AK Parti’nin yaptýrdýðý anketlerde Erdoðan’a desteðin yüzde 52-54 aralýðýnda çýktýðýnýn hatýrlatýlmasý üzerine de, “AK Parti kontrolündeki bir kuruluþun yayýnladýðý anketleri önemsemediklerini, bu anketlerin seçmenin sandýða gitmesini engellemeyi amaçlayan psikolojik operasyon olduðunu” savundu.

Oysa, CHP’ye yakýnlýðý ile bilinen SONAR, 25 Haziran’da açýkladýðý ankette, Erdoðan yüzde 52.6, Ýhsanoðlu 40.3 çýkýyordu.

‘Zihniyet’in deðiþmesi umuduyla son söz olarak;

Millet güç neredeyse oraya gitmiyor.

Týpký ‘bedava makarna’ aldýðý için oy vermediði gibi...

Millet bir ‘tercih’ yapýyor.

Þu sorularýn cevaplarýna göre:

- Aday beni ve deðerlerimi ne kadar temsil ediyor?

- Türkiye’yi ne kadar ne kadar ileriye taþýyabilir?

- Seçtiðim iktidarla çalýþýrken ülkenin enerjisini tüketir mu, arttýrýr mý?

Anketler, bu ölçümü yapmak için var.

CHP seçim öncesi anket yapacaksa, önce parti içinde “Adayýmýzý ne kadar destekliyoruz” anketi yapmalý.

Gürsel Tekin’in açýkladýðý anketler hiç tutmadý ama Büyükþehir Belediye Baþkan adaylýðý döneminde Kemal Kýlýçdaroðlu’nu elinden tutarak Ýstanbul’u gezdirmekle, ona Genel Baþkanlýk kapýsýný aralayan yüzde 38’i kazandýrmýþtý.

Ancak Gürsel Tekin’den, sokaklarda dolaþtýrarak Ýhsanoðlu’nu cumhurbaþkaný yapmasýný beklemek gerçekçi deðil.