Günlerdir birisi yazsýn diye bekliyorum, ama alengirli konulara meraklý medyamýz nedense bu dikkat çekici habere fazla önem vermedi. Oysa verilmesini beklediðim, tam bizim gazetelere göre manþetlik bir haber; Yasir Arafat’ýn zehirlendiði konusuyla ilgili çünkü...
Sizlerin derhal kulak verdiðinizi görür gibi oluyorum...
Haberi ilk duyuran el-Cezire Tv olsa da, kaynak, Ýngilizlerin itibarlý týp dergisi ‘Lancet’... Ýnternetten de ulaþýlabilen dergi 12 Ekim 2013 tarihinde, Lozan’daki Radyasyon Fiziði Enstitüsü’ne mensup Ýsviçreli sekiz doktorun ‘polonyum zehirlenmesi’yle ilgili yürüttüðü týbbi araþtýrmanýn sonuçlarýný yayýmladý.
Rapor þöyle baþlýyor: ‘‘Yasir Arafat’ýn mezarý açýlmýþ, cesedinden kalanlar üzerinde yapýlan araþtýrmayla ölüm sebebiyle ilgili burada yer alan bulgulara ulaþýlmýþtýr... Arafat 11 Kasým 2004 tarihinde sebebi bilinmeyen bir rahatsýzlýk sonucu yattýðý Fransa’daki Percy Hastanesi’nde 75 yaþýnda öldü. Ramallah’ta 12 Ekim 2004 tarihinde mide bulantýsý, kusma, karýn aðrýsý ve ishal gibi þikâyetleri vardý. Hemen sonrasýnda, genel saðlýðý mide ve baðýrsaklarla ilgili sürekli tanýlarla daha da kötüye gitmiþti.’’
Lancet’inraporubir dönemin adý en fazla iþitilmiþ siyasi lideri Yasir Arafat’a ait ve bizde fazla ilgi uyandýrmýyor... Hem de sýk sýk eski bir cumhurbaþkanýnýn kuþkulu biçimde öldüðü iddiasý canlanan bir ülkede...
Hayret doðrusu...
11 Ekim (2004) gecesi, akþam yemeðinden iki saat sonra, Arafat kendisini hasta hissetmeye baþlamýþtý... Ýki kez kusmuþ, sonra biraz kendine gelir gibi olmuþ... Ertesi sabah kalktýðýnda kendisini daha kötü hissettiðini fark etmiþ.. Doktoru kendisine bir ilâç vermiþ ve iyileþir gibi olmuþ...
Ayný sýkýntýlar iki hafta sonra yeniden baþgösterip ilâçlar çare olmayýnca Tunus’tan doktor getirtilmiþ ve gelenler farklý bir teþhis koymuþlar; rahatsýzlýðý daha ciddileþince Paris’teki Percy Askeri Hastanesi’ne götürülmüþtü... 3 Kasým günü komaya girmiþ, 11 Kasým sabahý da beyin kanamasýndan vefat etmiþti...
Eþiyle kýzý iki yýl önce kuþkularýný yargýya taþýmýþ ve mezarýn açýlýp cesedin týbben incelenmesini saðlamýþlardý. Ýsviçreli doktorlarýn konuya dahil olmasý bundan sonra; o günden bugüne sürdürdükleri incelemenin sonucunu Lancet’te açýklamaktalar...
Sadece cesedi deðil, Arafat’ýn hayatýnýn son zamanlarýnda giydiði elbiseler ve kullandýðý eþyalardaki kan, ter ve idrarý da incelemeye almýþ Ýsviçreli doktorlar; 75 örnekten 38’i eþyalardan alýnmýþ...
Ve incelemeleri sonucunda, normalden hayli fazla miktarda radyoaktif zehirleyici ‘Polonyum-210’ maddesi bulmuþlar...
Turgut Özal’ýn ölümüyle ilgili tartýþmalar sýrasýnda da gündeme gelmiþti ‘Polonyum 210’...
Aslýnda vücut dýþýnda bulunduðu sürece fazla zararlý kabul edilmeyen madde, aðýzdan veya yaralarla bir yolunu bulup vücuda girdiðinde, böbrekte, dalakta ve karaciðerde ciddi tahribatlar yapmakta...
Ýnsan vücudunda da bulunduðu için kolay fark edilmeyeceði beklentisiyle ‘suikast zehiri’ olarak da kullanýldýðý anlaþýlýyor Polonyum 210’un... En bilinen örnek olay, 2006 yýlýnda, bilinmeyen bir rahatsýzlýk sebebiyle kaldýrýldýðý Londra’daki bir hastanede hayatýný kaybeden 43 yaþýndaki eski Sovyet ajaný Alexander Litvinenko’dur...
Litvinenko da, karýsýnýn ýsrarlý talepleri mezarýnýn açýlýp cesedinin incelenmesiyle anlaþýldýðý üzere, ‘Polonyum 210’ ile zehirlenmiþti.
Zehirleme amaçlý kullanýlmasýnýn bir sebebi de, ‘Polonyum 210’ maddesinin varlýðýnýn ölümden sonra kýsa sürede kaybolmasý; zehirlenen kiþiye ölümü sonrasýnda derhal otopsi yapýlmadýðý taktirde, zehirin izine birkaç ay sonra rastlanmasý olaðanüstü güçleþiyor...
Özal’a da yapýlmamýþtý otopsi, demek Arafat için de düþünülmemiþ... Ýkisinin de eþleri ve aile fertlerinin akýllarý, zehrin varlýðýnýn vücuttan silinme ihtimali ortaya çýktýktan sonra baþlarýna gelmiþ...
Galiba Arafat’la ilgili incelemede bulgular, bu yüzden, daha çok elbiseler ve kiþisel eþyalardan elde edilmiþ...
Üzerinde bir gün düþünmeniz için tatil sorusu size: Arafat’ý kim zehirlemiþ olabilir?
