Ýsmi pomelo. Portakalýn da greyfurtun da abisi. Devasa boyutu ile pek haþmetli olsa da kabuðunun içindekinin deðeri anlaþýlamayacak kadar sevimsiz bir dýþ görünüþe sahip. Önce varlýðýndan haberdar olmak gerek gerçi ama yine de onu tanýmak için fazla meraklý olmak lâzým…
Hiç gördünüz mü ya da duydunuz mu ya da tattýnýz mý?
Ben ilk kez bu hafta tattým.
Ve pomelonun, greyfurttan fazlasý olduðunu fark ettim. Hemen mutfaðýn yolunu tuttum. Ortaya çýkardýklarým tanýþmamýz þerefine, henüz küçük bir baþlangýç. Eðer Ýstanbul’da bulabilirsem bu iþ çok iyi yerlere gider. Yapýsý farklý, bence salata ve tatlý kombinasyonlarý için olaðanüstü bir malzeme. Tadý greyfurt gibi acý deðil. Sulu deðil ama kuru da deðil, salata ve yemekler için tam kararýnda. Pomelo ile tanýþmaktan mutluyum ancak Ýstanbul marketlerinde göremedim. Antalya’da meyve üretimi yapan çiftçilerden, internet kanalýyla sipariþ mümkün.
Pomelo aðaçlarý Uzak Doðu’ya özgü. Malezya, Tayland, Güney Çin Fiji’de nehir kýyýlarýnda yabani olarak büyüyen bu aðaçlar, Çin’de yýl boyunca iyi þans için evlerde bulundurulur.
Bir süredir dünyanýn farklý ülkelerinde de yetiþtiriliyor. Dünyada ilk kez 1696 yýlýnda bulunduðunu söyleyenler olsa da, Amerika’ya 1902’de, Tayland yoluyla geldiði fikri aðýr basýyor. Günümüzde Amerika, Çin ve Meksika en büyük üreticilerinden. Biliyorsunuz Güney Anadolu topraklarý narenciyeleri pek sever. Anlaþýlan yýllar önce pomelo da sevmiþ. Sadece çoðumuzun bundan haberi yok. Antalya ve civarýnda çoktan kök salmýþlar. Evet kendisi bir çilek deðil. Genele yayýlamamasýnýn nedeni belki de þekilsiz görüntüsü. Gerçi sekiz yýl kadar uzun bir zamanda ilk meyvesini vermesi de ciddi dezavantaj. Yine de yetiþtirenler olmuþ. Bence pomeloyu bilmemek olmaz. Neden olmaz? Çünkü pomelo turunçgillerin atasý ve hepsinden daha az asidide içermekte. Bu da mideyi rahatsýz etmeden turunçgillerin faydalarýna sahip demek. Baya faydalý bir meyve kendisi.
Her turunçgil gibi bol C vitaminine sahip. Pomelo meyvesindeki yüksek C vitamini seviyeleri, tehlikeli serbest radikalleri arayan antioksidanlar gibi hareket etmekte. Serbest radikallerin yol açtýðý kýrýþýklýklar, lekeler ve erken yaþlanma belirtilerinin önlenmesinde C vitamini alýmý önemli rol üstlenmekte. Cildi daha esnek hale getirip, iyileþmeyi hýzlandýran kollajen oluþumunu desteklemekte. Cilt ve saç kalitesini artýran bir güce sahip.
Yapýlan çalýþmalar pomelo’nun kabuðundan elde edilen ekstraktýn metabolik bozukluklarýn giderilmesine yardýmcý olabileceðini gösteriyor. Týpký greyfurt gibi o da kilo vermeye yardýmcý olabilecek yað yakýcý bir enzim içeriyor. Bu enzimler birçok gýdada bulunmuyor.
Pomelo ayný zamanda bol lifli bir meyve. Misal, günlük yenilen 100 gram pomeloda, saðlýklý bir sindirim için önemli olan deðerin yüzde 4’ü var. Bu nedenle, baðýrsak için de dost bir meyve.
Portakalýn pomelo ve mandalina melezi olduðu iddia ediyor. Greyfurt ise pomelo ve portakalýn melezi imiþ. Narenciye ailesinin hem ebat hem de yaþ olarak en büyüðü olan pomelonun çapý on ila otuz santimetre arasýnda deðiþebilmekte. Aðýrlýðý ise üç kilograma kadar çýkabiliyor. Kabuðunun rengi koyu veya açýk yeþil, açýk veya koyu sarý olabiliyor. Etini koruyan kalýn bir zarý var. Cinsine göre eti beyaz, sarý, pembe veya somon rengi olabiliyor.
Memleketi Güneydoðu Asya’da sýklýkla salata ve yemeklerde kullanýlýyor. Ýster çið yeniyor, ister ýzgara ediliyor veya içeceklere, tatlýlara ekleniyor. Nasýl kullanýlacak olursa olsun önce etine ulaþmak gerek. Bunun için kabuðuna týpký portakal soyarken yaptýðýmýz gibi býçakla kesik atýlýp elle soymamýz gerekiyor. Böylelikle içerideki zarýna zarar vermeden meyveye ulaþmanýn ilk adýmýný atmýþ oluyoruz. Eðer býçak darbeleriyle zarar gelmezse ortaya çýkan kalýnca zarý soymak çok kolay oluyor. Buzdolabýnda en az üç, beþ saat soðutulmasý öneriliyor. Hazýr soðuk yendiðini söylemiþken, evet soðuk ona çok yakýþýyor. Amerika’da granita ve dondurma yapýmýnda da kullanýlmakta. Tayland’da ise eti ayýklanmýþ pomelonun üzerine tuz ve acý biber serpip yemek sýradan bir gelenek.
Çok faydalý bir meyve ve diyelim satýn aldýnýz. Þimdi ne olacak? Elbette önce ayýklanacak peki sonra?
Sos yapýn: Narenciyeleri nasýl salata sosunda kullanýyorsanýz onu da kullanabilirsiniz. Sadece diðerlerinden daha az sulu olduðu için önerim blendera zeytinyaðý, sarýmsak, dilediðiniz baharatlar ve pomelonun sadece suyunu deðil etli kýsmýný ilave edip karýþtýrmanýz.
Dondurma yapýn: Avrupalýlar suyunu sýkýp yapýyor ama bence siz yine etli kýsmýný dondurmaya ilave edin. Sakýz, zencefil veya gül aromalarý ona çok yakýþacak. Ýçlerinden birini ekleyin. Ferah ve keyifli bir dondurmaya hazýr olun!
Salata yapýn: Etli kýsmýný ister dilim olarak ister hafifçe ayýrýp lif lif salataya ekleyin. Karides, somon ýzgara, yeþillikler ve kereviz veya rezene gibi kök çið sebzeler ona çok yakýþacak. Misal çið pancarý rendeleyin, minik turplarý incecik dilimleyin, bebek ýspanak yataðý üzerinde pomelo ile bir salata yapýn. Emin olun portakaldan daha iyi sonuç verecek.
Tatlý yapýn: Özellikle de pudinglere çok yakýþacak. Keklerde de bolca kullanýlýyor ben de denedim tavsiye ederim
Taylandlýlar gibi yiyin: Çið olarak üzerine acý toz biber ve tuz! Ben denemedim ama bu yazýdan sonra ilk pomelo denemem bu olacak!