Arap Baharýný hatýrlýyorsunuz tabi. Kurgusu Hollywood, uygulamasý Sivil Toplum Kuruluþlarý, süreci cihat sonucu ilahi adalet olan bu filmin senaryosunu Yeni Dünya Düzeni Tarikatý yani Ýlluminati yazdý diyenlerin sayýsý gittikçe artýyor. Neden mi?
Bu filimde I.Bush ya da “Baba” Bush dönemi sona ermiþ, II. Bush dönemiyle kademeli olarak ortaya konulan Büyük Ortadoðu Projesi “demokrasi temelinin üzerinde” yükselmeye baþlamýþtýr. Kim karþý çýkabilir ki halk, özgürlük, çoðunluk gibi kavramlara? Ancak iþin içine girince bütün bunlarýn birer aldatmaca olduðu ortaya çýkar.
ABD “halklarýn sokaklara döküldüðü rengarenk devrimler” diye sunar Arap Baharýný bütün dünyaya. Orta Asya’dan Kafkaslara, Ukrayna’dan Suriye’ye kadar devreye sokulan “renkli halk hareketleri” doðru okunursa, George W. Bush’un ikinci dönemini anlamak kolaylaþýr: Baba Bush döneminin temel özellikleri “Terör, Korku, Karmaþa ve Kurtarýcý” rolleriydi. Ancak 11 Eylül sonrasý ABD’de halka yönelik saldýrý paranoyasý, toplumun kýlcal damarlarýna deðin sýzar. Dünyada bütün teröristlerin birleþerek ABD’ye saldýracaðý yalaný, II. Bush döneminde Amerikan halkýna her gün anlatýlýr. Halk öylesine korkmuþtur ki, hükümete silahlanma için sýnýrsýz para harcama ve dilediði ülkeye saldýrma yetkilerini verir. Ýþte bu Ýlluminati’nin baþtan beri varmak istediði hedeftir. Usame bin Ladin’li Afganisten (Orta Asya) ve Saddam’lý Irak’ýn (Ortadoðu) hedef seçilmeleri raslantý deðildir. Ýstanbul’dan Madrit’e kadar nice kentte patlayan bombalar “acýnýn ortaklaþmasýna” ve “öfkenin tavan yapmasýna” yol açar. Bu da yapýlan askeri eylemlerin meþrulaþmasýna neden olur. Kim niye karþý çýksýn ki terörist Afganiztan’la terör ihraç eden Irak’a yapýlan askeri harekatlara? Bu arada NATO da yeniden biçimlendirilir. Küresel, ABD merkezli,vurucu güce dönüþtürülür.
Afganistan’ýn iþgali sonrasýnda rengarenk yapay devrimcikler, bir yerden düðmeye basýlmýþcasýna bir çok ülkede baþlar.
IRAK’TA SEÇÝMLER
Saddam’ýn heykellerinin yýkýlmasý ve yakalanmasýyla bu oyunun birinci perdesi biter. Silahlý iþgalli demokrasi, (Irak) silahsýz isgalsiz halk hareketi (Lübnan) baþarýyla sonuçlanýnca sýra oyunun ikinci perdesine gelir.
Irak’ta Saddam sonrasi ABD için en önemli hamle seçimdir. George W. Bush ikinci dönemi baþlarken her konuþmasýnda Irak’a getirilen demokrasiden söz eder. Aslýna bakarsanýz, Irak seçimleri iþgalin meþrulaþtýrýlmasýndan baþka birþey deðildir.
Irak, Ýngiltere’nin I.Dünya Savaþý’ndan sonra oluþturduðu yapay bir devlettir. Musul (Kürt, Arap,Türk, Sünni), Baðdat (Arap Sünni, Þii) Basra (Arap, Þii) eyaletlerinin bir araya getirilmesiyle kurulur. ÞÝmdiyse ABD bu yapýyý, demokrasiyle bir daha parçalanmamak üzere birleþtireceðini sanýr. Herkes iç güçlerin dengesini, Sünni-Þii çekiþmesini nelere yol açabileceðini tartýþýrken iþgalin meþrulaþtýrýldýðýný aklýna bile getirmez.. .
Irak seçimleri ve de kurulan hükümette altý bakanýn Ýngiliz vatandaþýnýn yer almasýyla, oyunun ikinci perdesi de sona erer. Artýk Büyük Ortadoðu Projesi (BOP) un tam anlamýyla devreye sokulmasý gerekmektedir. Tek dünya devletinin kurulabilmesi için emperyalizmin kerþýsýndaki en güçlü kavram olan milliyetçilik ve ulus devletlerin zayýflatýlýp yok edilmesi þarttýr ve Illuminati’nin tasarýmý BOP, bunu amaçlar... (Meraklýsýna Not: Ali Kuzu’nun Dünyanýn Derin Devleti/Illuminati adlý kitabýný okumanýzý öneririm)