Selim ATALAY
Selim ATALAY
http://www.selimatalay.com
Tüm Yazýlarý

ARAP NATO’SU OLMUYOR AMA SÝLAH ALMAYA DEVAM

Ortadoðu’da besleyip büyütülen rejimlerin yarýný garanti deðil. Arap Ayaklanmasýndan beri 100 yýldýr süren yanlýþlar çölde gömülü.

Birinci Dünya Savaþý’nýn bitiþinin 100. yýldönümündeyiz, ama Ortadoðu’da 1. Dünya Savaþý hala sürüyor. Savaþýn en yeni aþamasýnda ABD, stratejik deðeri kuþkulu bir çabayla, bölgede Ýran karþýtý ittifak kurmaya çalýþýyor. Bu ittifakýn çekirdeðinde Ýsrail ve Suudi Arabistan var. Arap NATO’su diye anýlan ittifak, Suudi öncülüðünde 6 Körfez ülkesi, Mýsýr ve  Ürdün’den oluþacaktý. Perde gerisinde de Ýsrail duracaktý. 

Son 70 yýlýn Ortadoðu tarihi, Kaðýttan Kaplan statüsünde çok sayýda ittifakla geçmiþtir. Bu son deneme de sýð sularda karaya oturmak üzereydi. Son durumda Cemal Kaþýkçý suikasti, ittifaký daðýttý. En basitinden, kendisini ittifak baþkaný gören Suudi Veliaht Prensi’nin, deðil askeri, protokol görevleri bile yapamayacaðý anlaþýldý. Mesela bu ara ABD kamuoyu tepkisi nedeniyle Washington’a gidemiyor. Washington’a gitmeden de NATO olunmuyor. 

Kaþýkçý soruþturma sonuçlarý Ortadoðu’yu sarsacak boyut taþýyor. Ýran derken, Suudi rejim deðiþikliði gündemde.

Suudi’de veliaht deðiþikliðinin, ülkenin ABD’ye sadakatinde deðiþiklik yapýp yapmayacaðý konusunda ABD kurumlarý arasýnda görüþ ayrýlýðý olduðu anlaþýlýyor. 70 yýllýk sadakate, ABD ile çok derin ekonomik-askeri baðlara raðmen, ABD’nin Suud’dan emin olmamasý, hayli çarpýcý. Mýsýr’da da Sisi’den emin deðiller. Ýran’da Þah’tan emindiler, sonra neler oldu... Rejimlerin yüzde yüz kontrolü artýk mümkün deðil. Sadece kýsmen, sýnýrlý sürede kontrol mümkün. Ancak yarýnýn garanti olmamasý, çok çarpýcý. Bu kadar yatýrým yap, para harca, adam yetiþtir... Sonra beceriksizlik sonucu bir gecede hepsi berbat olsun... Çekilir þey deðil! 

Arap NATO’suna gelince... Bu Suud ile NATO olmayacaðý anlaþýlýyor. Katar’a haksýz abluka, Körfez’deki uyumu zaten bozmuþtu. Ýran konusunda Oman ve Kuveyt çok uca gidilmesini istemiyor. Ayrýca bu ülkeler, Suud baskýsýndan bunalmýþ durumdalar. 

Her NATO’ya bir düþman lazým olduðu gibi, Arap NATO’sunun düþmaný da Ýran. Ancak bölgede doðrudan Ýran’a cephe alanlar, Ýsrail ile Suudi Arabistan. Bu iki ülke, kendi adlarýna ABD’nin Ýran’a saldýrmasý için hayli iþtahlýlar. Ýran’ýn iþgal edilemeyeceðini biliyorlar, ancak Ýran’ýn sanayi ve nükleer altyapýsýnýn bombardýmanla daðýtýlmasý ve rejim deðiþikliði, esas plan. Böyle bir süreç sonucu Ýran’ýn parçalara ayrýlmasýndan, Ýsrail ve Suud memnun olacak. 

Bölgede yapýlan yanlýþlar, günümüz yanlýþlarýný tetikliyor. Ýngiltere’den Boris Johnson bu yorumlarda haklý: Ýsrail’in 1982 Lübnan iþgali, Hizbullah’ý yarattý. ABD’nin 2003 Irak iþgali Ýran önündeki seti kaldýrdý. Suudi Arabistan’ýn 2015 Yemen saldýrýsý, Ýran’ýn Yemen etkisini artýrdý. Suriye’de çok þikayet edilen Ýran etkisi, Batýnýn Suriye’deki kaypaklýklarýnýn sonucudur. 

Þimdi Kaþýkçý cinayeti, bölgede yeni sarsýntýlar tetikliyor. Bu deprem, belki ertelenir, ama mutlaka gelir. Peki Arap NATO’su? Askeri ittifaklarýn tek dayanaðý vardýr: ‘Birimiz hepimiz için, Hepimiz birimiz için’... Bu ilke, gerçek NATO’da bile iþlemezken, çakma NATO’da hiç iþlemez. Kaðýttan Kaplan Ýran’ý ürkütmez. Ama Ýran’dan ürkenler daha fazla silah alýr, belki daha çok söz dinler. Trump için de esas mesele budur. 

 

Arap Ayaklanmasýnýn paslý kalýntýlarý

Osmanlýdan kopuþ sürecinde ‘Arap Ayaklanmasý’ denen bölge isyanýnýn kalýntýlarýný araþtýrmasý için Oxford Üniversitesinin arkeologlarýna Ürdün bir proje vermiþ... Ayaklanmanýn izlerini, kalýntýlarýný 100 yýl sonra arkeologlar araþtýrýyor... Arap Ayaklanmasýnýn izleri demek, çölde daðýlmýþ demiryolu hattý, varsa paslý vagonlar, izi belirsizleþmiþ telgraf hatlarý, erken model otomobil kalýntýlarý ve artýk haritalarda görülmeyen unutulmuþ yýkýk menfezler ve hala kullanýlan müstahkem mevkilerdir. Osmanlýnýn yaptýðýný, Ýngiliz desteðindeki Arap kabilelerin yýkmasýdýr. Arap Ayaklanmasý, tarihi bir kandýrmacanýn petrole ve çöl kumuna bulanmýþ yanýlsamasýdýr. 

Ekim 1915’te McMahon Þerif Hüseyin ile ‘Osmanlýnýn býrakacaðý yerlerin Araplara verilmesinde’ anlaþýr. 1916’da ise Sykes ve Picot gizlice sömürge sýnýrlarýný çizer. Araplara verilecek bir þey yoktur. 

Arap ayaklanmasýný Lawrence örgütlemiþ, ancak iddia ettiði gibi dev isyan boyutuna getirememiþti. Ýngiliz Genelkurmayý Lawrence’ýn Arap kabileleri oyalamak ve Osmanlý ordusunu rahatsýz etmek görevini yaptýðýný, esas savaþý ise düzenli ordunun kazandýðýný düþünür. Akabe’nin düþmesi ise gaflettendir. 

Ürdün’deki enkaz bulma çalýþmalara katýlan arkeologlardan John Winterburn’ün verdiði daha ilginç bilgiler var. 

Savaþ teknolojinde çoðu ‘ilk’, Ýngiliz-Osmanlý cephesinde yaþanmýþtýr. Ýngiliz keþif uçaklarýnýn uçuþlarýna karþý Osmanlý da Alman destekli uçaklarla keþif yapmýþtýr. Sonra hava bombardýmanlarý gelir.

Aðustos 1917’de Osmanlý Hava Kuvveti Maan’da üslenmiþti ve Hicaz Demiryolunu havadan korumaya çalýþýyordu. Akabe’deki Ýngiliz garnizonuna hava saldýrýlarý da yapýlmaktaydý.  

Ýngiliz de Maan’a Filistin’deki pistlerden saldýrmýþtýr. 

Arkeolog, Osmanlý ordusunun telgraf kullanýmýnýn, bir ilk olduðunu söylüyor: Sultan Abdülhamid, 1889’da Þam’ýn güneyinden Mekke-Medine’ye, oradan da Yemen’e bir telgraf hattý kurulmasýný irade buyurur. Hat, Þam üzerinden, Ürdün’e, oradan Hicaz’a uzanýr. Ancak Yemen’e gidemez. Bölgedeki kabilelerin engellemeleri sonucu hat Medine’de kalýr. Ancak Osmanlý her durumda Balkanlar, Anadolu dahil ulaþabildiði yerlere 27 bin km telgraf hattý kurmuþtur. Telgraf imparatorluktur. 

Telgraf hattý, Osmanlýnýn kontrol gücünün ve hakimiyetinin sembolüdür. Kabileler ise telgraf direklerini devirip telleri keser. Osmanlý idaresine karþý gelmenin sembolüdür, direk yýkmak.

Yine Hicaz Demiryolu, Osmanlý’nýn dýþ saldýrýya direnme çabasýdýr. Demiryolu boyunca telgraf direkleri uzanýr. 

Ýngilizlerin Gazze-Filistin kýyýsýndan Kudüs - Þam hattýna saldýrýsýnda Rolls Royce þirketinin geliþtirdiði zýrhlý otomobiller kullanýlmýþtýr. Savaþ alanýnda ilk zýrhlý mekanize birlik hücumlarýdýr. Bu araçlarla Mart-Nisan 1918’de Hicaz demiryolunu izleyerek Kuzeye, Halep’e kadar geldiler. 

Ýngiliz arkeolog, çöl kumu altýnda bu zýrhlý araçlardan kalmýþ olabileceðini, bir tanesini bulma hayali kurduðunu anlatýyor.

 

Sap saman kullanmadan kerpiç yapmak

Önce Ýngiltere, Sonra ABD’nin Ortadoðu’da ‘ittifak’ kurma çabalarýnýn 70 yýllýk geçmiþi var. Bu gruplamalar ateþ karþýsýnda denenmemiþ, sýð havuz gruplamalarýydý. Ateþ karþýsýnda denemeye gerek yoktu, çünkü daðýlacaklarý zaten biliniyordu. 1950’de ABD Dýþiþlerinin bir yetkilisi, bölgede ittifak oluþturmanýn, ‘sap, saman kullanmadan kerpiç yapmakla’ ayný olduðunu söylemiþti. ABD bölgeden tuðla ya da briket çýkmayacaðýný bilecek kadar gerçekçiydi.  

Üçlü Bildirge - 1950: ABD, Ýngiltere ve Fransa, Ýsrail’in 1948’de kurulmasýný ve 1949 Arap-Ýsrail çatýþmasýndan sonra bölgedeki mevcut durumu, yani Ýsrail’in varlýðýný bu anlaþmayla güvenceye aldýlar. Sonraki bütün bölgesel oluþumlara gölgesini vuran temel anlaþma budur. Sonraki bütün bölgesel oluþumlar da Ýsrail ve petrol alanlarýnýn korunmasý odaklýdýr. Ancak bu planlarda Ýsrail’in adý geçmemiþtir.

Ortadoðu Komutanlýðý: 1945-50 arasýnda Ýngiltere’nin Türkiye-Mýsýr-Arap Yarýmadasý-Ýran’ý kontrol eden gücü. Sonra bölge ve komutanlýk ABD’ye býrakýldý.

Ortadoðu Savunma Teþkilatý MEDO: 1950-52: ABD’nin, Ýngiltere’den devraldýðý arazi için düþündüðü teþkilat. Süveyþ Kanalý ve Arap petrol alanlarýnýn korunmasý odaklýydý. Bu alanýn Kuzey hattýný Rusya’ya karþý Türkiye Ýran ve Pakistan tutacaktý. Teþkilata Türkiye de öncülük etti. Ancak Mýsýr-Nasýr ABD’yi istemiyordu. Plan yürürlüðe girmedi, dosyalarda kayboldu. 

Baðdat Paktý 1955: Türkiye, Irak, Ýran, Pakistan ve Ýngiltere tarafýndan kuruldu. 1959’da Irak’ýn Krallýðý Nasýr-Baas subaylarýnca devrilince Baðdat, ittifaktan çýktý.

CENTO: En azýndan adý NATO’ya benziyordu. 1959 darbesiyle Baðdatsýz kalan Baðdat Paktý Ankara’ya taþýndý ve Türkiye-Ýran-Pakistan yan yana durunca, Kuzey hattý yeniden kuruldu. Ýngiltere ve ABD, aðabey rolü üstlendiler. CENTO, 1979 Ýran Devrimi ile sona erdi. 1979’dan beri de soru ‘Ýran’ý ne yapacaðýz’ oldu.