Araplarýn hamasetine, Müslümanlarýn adaletine, insanlarýn vicdanýna ne oldu?

Ýsrail, bütün vahþetine, zalimliðine, uluslararasý güçlerden aldýðý sýnýrsýz destekten kaynaklanan pervasýzlýðýna, her köle ruhlu toplulukta rastlandýðý gibi zayýflara karþý acýmasýz davranma karaktersizliðine raðmen, en olumsuz þartlarda mertçe savaþmanýn ne demek olduðunu gösteren Filistinli mücahitler karþýsýnda aðýr yenilgiler alýyor. Bu yüzden en ahlaksýz, en iðrenç cinayetlerle bu yenilgileri unutturmaya, gizlemeye, bastýrmaya, böylece þimdiye kadar dünya kamuoyuna yutturduðu düzmece, mizansen zaferlerine bir zafer daha eklemeye çalýþýyor. Bu rezil durumdan kurtulmaya çabalýyor. Bu sefer beceremiyor ama. Galiba beceremeyecek de. Çünkü karþýsýnda, hiçbir maddi imkanlarý olmasa da gerçek rakipler var. Ölümü öldürmüþ serdengeçtiler var. Uðruna mücadele eden mücahitlere güvenen ve sadece Allah'a inanan bir halk var.

Baþlarda yine geçmiþteki bir zafer kazanmayý umuyordu Ýsrail. Bir iki yeri yýkacak, akabinde gözü korkmuþ direniþçiler teslim olacak, belki halk isyan edip onlarý teslim olmaya zorlayacak diye düþünüyordu. "Altý gün savaþý" senaryosu yenilenecekti. Koskoca Arap alemini yenen Ýsrail balonu yeniden þiþirilecekti. Ama daha ilk günde anladý, karþýsýndakilerin bugüne kadar alýþa geldiði düzmece rakipler olmadýðýný. Bu yüzden kartondan kaplan Ýsrail, karaya inmeye cesaret edemiyor. Havadan bütün bir Gazze'yi karýþ karýþ yakýp yýktýðý halde, karada varlýk gösteremiyor. Karada varlýk göstermeye yeltendiði her seferinde, ayaklarý terlikli mücahitler karþýsýnda hezimet üstüne hezimet yaþýyor. Güya esirlerini kurtarmaya giderken, yeni esirler veriyor. Rezil olmuþ durumda. Dünyadaki destekçileri de artýk eskisi kadar utanmadan, sýkýlmadan desteklerini açýktan savunamýyorlar. En önemlisi kendi vicdanlý kamuoylarýna izah edemiyorlar. Kýsacasý Ýsrail düþtüðü rezil durumu, daha büyük rezaletler iþleyerek unutturmaya çalýþýrken, bütün destekçilerini de kendisiyle beraber rezil rüsva ediyor. Hamasetini yitirmiþ Araplarý, adalet duygusunu unutmuþ Müslümanlarý, vicdaný kararmýþ topyekun insanlýðý da.

Dün gece, güvenli bölge ilan edilen Gazze Þeridi'nin Refah kentinde, Filistinlilerin sýðýndýklarý çadýr kenti en ahlaksýz, en rezil, en korkak þekilde, en aðýr bombalarla yakýp küle çevirdi. Ýki yüzden fazla masum çocuðu, kadýný, erkeði, genci, yaþlýyý naylon çadýrlarda cayýr cayýr yaktý. Enkazdan göðe yükselen bir eli gösteriyor haber kanallarý. Kömür olmuþ. Ýnsanlýðýn vicdanýna, uluslararasý kuruluþlara, adalet (!) divanýna, güya baðýmsýz uluslararasý mahkemelere, Birleþmiþ Milletlere, hele hele Araplara ve Müslümanlara seslenmeye çalýþtýðýný, yardýma çaðýrdýðýný hiç sanmýyorum. Sekiz aydýr, daha doðrusu seksen senedir süren bu cinayetler karþýsýnda, bu saydýðým kuruluþlardan, topluluklardan bir hayrýn gelmeyeceðini, esasen topyekun insanlýðýn vicdanýnýn sukut ettiðini yaþayarak öðrendiler Filistinliler. Topraklarý iþgal edilirken, bir millet yerinden yurdundan edilip mülteci kamplarýna doldurulurken, kutsallarý çiðnenirken, Mescid-i Aksa periyodik saldýrýlara maruz kalýrken, þehirlerinin, köylerinin etrafý yerleþim yerleriyle çevrilirken harekete geçmemiþ insanlýk vicdaný, Araplýk hamaseti, Müslümanlýk adaleti bu sefer mi kýmýldayacaktý? Araplarýn eski Araplar, Müslümanlarýn eski Müslümanlar olmadýklarýný hepimiz biliyoruz. Ýnsanlýk da düzmece deðerler sisteminde uyuþturulmuþ haldedir zaten.

O yüzden bu el sadece Allah'a uzanýr. Çünkü bu elin sahipleri dünyada en onurlu eylemi gerçekleþtirdiler. Dünya çapýnda örgütlenmiþ, bütün þeytani güçleri arkasýna almýþ, bütün bir insanlýðý ahtapot gibi sarmýþ örgütlü bir zulüm ve cinayet þebekesine karþý, izzeti, þerefi ve özgürlüðü savunuyorlar. Böylesine yüce bir hedefe yönelmiþ bir yürekte Allah'tan baþkasýna el açma duygusu geçmez. O yüzden semaya uzanan bir eldir bu. Ýzzet ve þerefin sadece Allah'a, Resulüne, müminlere ait olduðunu bilen bir el. Öpülesi bir el.