Ben annem hayattayken hiç anneler günü kutlayamadým aðýz tadýyla..
Annem çok kýzardý..
‘Yetimhanedeki çocuklarý düþün bir’ derdi…
Böyle günlerde televizyonlarda dönen reklamlara,
gazetelerin verdiði renkli ilavelere ateþ püskürürdü..
‘Hiç insafý yok þu düzenin’ derdi…
Þehit annelerini hatýrlatýrdý bana…
‘Sen annene sarýlabiliyorsun o kadýn bir mezar taþýný yýkayýp duruyor’ diye aðlardý..
Annesini erken yaþta kaybetmiþ çocuklarýn yerine koymamý isterdi kendisini..
Ne zaman; “Anneler günün kutlu olsun” deyip sarýlsam boynuma, zehir ederdi o günü..
O ölene kadar her anneler günü eziyet olurdu..
Sonra öldü..!
Artýk ben de, herkes annesiyle ilgili hafta sonu planlarý yaparken hatýralara dalýp giden o öksüz çocuðum..
Artýk ben de, annemin ‘kendini onlarýn yerine koy’ dediði annesini erken yaþta kaybetmiþ biriyim..
Artýk ben de elimde bir bidon suyla mezarlýktayým..
Yani artýk þartlarýmýz eþit..
Anneler gününüz kutlu olsun..
Nereden çýktý bu Anneler Günü?
Amerika her küreselleþmiþ organizasyonda olduðu gibi bunda da bayraðý kimseye kaptýrmýyor.. Baktý ki bir gün var ortada ve gitgide yaygýnlaþýyor, hemen bir hikaye uydurur ve üzerine oturur.. Anneler günü de öyle.. Yaygýn olarak anlatýlan, Anna Marie Jarvis’in 1908’de kaybettiði kendi annesi için baþlattýðý bir etkinliðin ABD Kongresi’nden geçerek “Anneler Günü” olarak tespit edildiði.. Yani kayýtlara bu hikayeyle geçmiþ.. Bu takvime göre ortalama 110 yýllýk bir geçmiþi olmalý bu iþin.. Fakat baktýðýmýz baþka kaynaklar öyle olmadýðýný söylüyor.. ‘Anneler Günü’ hem Antik Yunan hem de Antik Roma mitlerinde anlatýlýyor.. Antik Yunan’da, pek çok tanrý ve tanrýçanýn annesi olarak kabul edilen ‘Rhea’nýn anma törenlerine ‘anne günü’ deniyordu.. Antik Roma’da ise ilkbahar festivalleri kapsamýnda ana tanrýça ‘Kibele’ onuruna kutlanýrdý.. Evet bizim açýmýzdan sakat bir durum.. Merak edenlere..
Annenize ütü alýn!
Bütün gazetelerin alýþ-veriþ ekleri bir haftadýr ‘Anneler Günü’ konseptli.. Televizyonlarda bangýr bangýr ‘Anneler Günü’ kampanyalarý anlatýlýyor.. Aþaðý yukarý þöyle spotlar dinliyoruz; “… Annenize bugün onu ne kadar da çok sevdiðinizi söyleyin.. Ve ona bir elektrikli süpürge alýn…” Ya da þöyle; “… Ona küçük sürprizler yapýn ve Anneler Günü’nde bu muhteþem ütüyü hediye edin…” .. Benim çok aklým almýyor.. Kendi kafasýzlýðýmdan olsa gerek.. Tüketimi körüklemeye çalýþan bu kampanyalardan etkilenip hediye alan çocuk þöyle mi diyecek; “… Anneciðim seni ne kadar çok sevdiðimi göstermek için sana bu muhteþem süpürgeyi aldým.. Hadi bakalým süpür þu evi baþtan baþa da ne kadar mutlu olduðunu göster bize..” Söyleyeyim, annelerimiz yemiyor bu numarayý… “.. Ay evlâtcýðým çok mutlu ettin beni…” diyorlarsa, anne olduklarýndan.. Baþka nedeni yok…