Fenerbahçe takým olarak kupa maçlarýna fazla itibar etmiyor idi. Ama Bayburt karþýsýnda izlediðim Fenerbahçe, beni þaþýrttý. Bu kadar istekli, arzulu, iþtah dolu bir Fenerbahçe’yi gerçekten özlemiþim.
Daha maçýn hemen baþýnda Webo’nun kafa golüyle öne geçen Fenerbahçe, genç Ramazan ile ikinci golü de kazanan oldu. Ramazan’ý beðendim. Futbolcu olarak iyi kumaþa sahip. Attýðý gol de deðme futbolcularýn kalitesine yakýþýr þekildeydi. Mehmet Topal’dan üçüncü gol gelince, “Artýk Fenerbahçe skora koþacak” dedik, koþtu da. Ama Emenike’nin gol vuruþlarýndaki laubaliliði ve ortaya koyduðu futbol, gene kendine yakýþmadý. Webo 3 gol attý. Ama yapýlan asistleri de gözardý edemem. Birinde Kadlec, birinde de Sow’un güzel paslarýný deðerlendirerek, gollerini üçleyen oldu.
Bayburt’a gelecek olursak... Olaðanüstü açýk futbol sergilemek için sahaya çýkmýþ. Ama Fenerbahçe ile oynuyorsun. Hem de deplasmanda. Bu kadar açýk futbol oynarsan, Fenerbahçe de seni kevgire çevirir!
Fenerbahçe’nin tüm görev alan futbolcularýný, bu kadar arzulu ve istekli oynamalarýndan dolayý kutlamak istiyorum. Trabzonspor maçý arefesindeki bu kazanç, umarým Fenerbahçeli futbolcularý olaðanüstü motive etmiþtir.
Bu arada Bayburt seyircisini de kutlamak isterim. Takýmlarý farklý yenilmesine raðmen, tribün coþkusunu maçýn sonuna kadar sürdürmeleri, alkýþlanmayý hak ediyordu. Fenerbahçe taraftarýný ise hala arýyorum. Umarým Trabzonspor karþýsýnda stadý doldurur, takýmlarýna tribünden destek veren olurlar.
Fenerbahçe kupada grubundan çýkarak, önemli bir virajý döndü. Ligde de yoluna devam ediyor. Ýki kulvarda baþarý kovalýyor. Bundan sonra kupayý ne kadar ciddiye aldýðýný, bir sonraki turda göreceðiz.
