Mustafa Þeref'i sofrada azarlayan Atatürk, hemen ertesi akþam, belki de gönlünü almak ve içtenlikle sohbet etmelerini saðlamak amacýyla, Ýsmet Paþa'yý yemeðe davet etmiþse de Ýnönü beþ on adým ötede oturduðu evden Cumhurbaþkaný Köþkü'ne gelmek için saatlerce oyalanmýþ, Atatürk'le birlikte bütün davetlileri bekletmiþti.
Atatürk ikide bir saatine bakýyor, yavaþ sesle yanýndakilere bir þeyler soruyor, aldýðý cevaplara kimi zaman sinirleniyor, kimi zaman yüzünü buruþturuyordu. Dahasý davetlileri uzun süre ayakta tutmuþ olmanýn rahatsýzlýðýný hatta utancýný da yaþýyordu. Hanýmlara sýk sýk dönüp "Geç gelmiþ... Köþküne henüz dönmüþ... Banyoya girmiþ... Giyiniyormuþ... Nerdeyse burada olur... Siz yorulduysanýz buyurun oturun, ayakta durmayýn" gibi sözlerle onlarý avutmaya çalýþýyordu.
Böylece saat sekiz buçuðu, dokuzu, dokuz buçuðu bulmuþ, saat ona doðru Atatürk çaresiz, konuklarýný sofraya buyur etmiþti. Bundan sonrasýný Yakup Kadri Karaosmanoðlu'ndan dinleyelim:
"Saat on buçuk ya da on bire doðru, Baþbakan Ýsmet Paþa salonun kapýsýndan içeri girdi, saðýna soluna bakmaksýzýn, asýk bir yüzle gelip kendisi için boþ býrakýlan yere oturdu. Sofranýn üzerine derin bir sessizlik çökmüþtü. Bu öyle bir sessizlikti ki yürek çarpýntýlarým duyulacak diye korkuyordum. O zamanlar benim için Atatürk'le Ýsmet Paþa arasýnda bir olay çýkmasý, cumhuriyetin tehlikeye girmesi demekti. Ben böyle kaygýlar içindeyken birden Atatürk'ün sesi imdadýma yetiþti:
"Umarým iyi bir banyo aldýnýz Paþam" dedi ve Ýsmet Paþanýn cevap vermeyiþine aldýrmayarak, "Banyodan sonra biraz dinlenmek isterdiniz Ama biz sizi bir an önce aramýzda görmek istedik. Kusura bakmayýn.
"Ýsmet Paþa'dan gene ses çýkmýyordu. Biraz sonra sofraya hizmet edenlerden birine getirttiði 'Akþam' gazetesini çarþaf gibi açarak okumaya baþladý. Atatürk bir süre sustu; gözlerinin ucuyla saðýnda, solunda ve karþýsýnda oturanlara 'bu nasýl iþtir?' demek ister gibi bakýyordu.
"Neden sonra, 'ne okuyorsunuz o kadar dikkatle' dedi. 'Bizim dizbaðý niþanýný mý?'
"Ýsmet Paþa kendisiyle Atatürk arasýnda oluþturduðu kaðýt perdenin ardýndan mýrýldandý:
"Dizbaðý niþaný mý? O da ne?"
(YARIN: YORULMUÞSUNUZ SÝZ PAÞAM)