Fenerbahçe’nin ilk yarýyý açýk farkla önde bitirmesi, elbette mutlu sonu garanti etmiyor. Çünkü Türkiye’de bu tür yüksek farklar, bazen hüsranla bitti.
Türk basýný, “Ýkinci yarýya lider girenler þampiyonluðu alýyor” türünden istatistikler yayýnlamada gelenekçi olsa da; bunu doðrulamayan yýllar oldu. En belirgin olanýný bir çoðunuz hatýrlar; yakýn tarihte Beþiktaþ; (F.Bahçe’nin ertelemeye kalmýþ bir mücadelesi yüzünden maç fazlasýyla da olsa) tam 11 puan farkla ilk yarýyý lider bitirmiþti. Ama sezon sonunda þampiyon olan Fenerbahçe’ydi...
Bu ilginç olaydan biraz daha eski tarihte de, beklenmedik bir G.Saray þoku yaþanmýþtý... Hangi sezonda olduðunu araþtýrmaya üþendim ama, sýký sporseverler bunu da hatýrlayacaktýr. Ligin bitimine sadece 3 hafta kala, (Ayný bu sezon oluþan fark gibi) 8 puan öndeydi. Dikkat edin; ilk yarý liderliðinden deðil, sezonun son haftalarýndan söz ediyoruz. Yani, neredeyse þampiyonluk kesindi.
Ama bakýn ne oldu. G.Saray cumartesi 3 puaný býraktý, ardýndan çarþamba günü ertelenmiþ Antalya maçýný kaybetti ve nihayet pazar günkü mücadeleden de yenik ayrýlýnca; 8 puanlýk fark 8 günde bitti. Ve elbette þampiyonluk da gitti.
***
Bunlarý hatýrlatýp, Fenerbahçe’ye þom aðýzlýk yapmýþ olmayalým ama; farka güvenip dizginleri gevþetmenin nelere malolacaðýný da kavramak gerek... Gerçi takýmýn baþýnda, her olumsuz ihtimale karþý kýlý kýrk yaran hazýrlýklý bir teknik direktör var ama; futbolcu milleti iþi astý mý, toparlamasý bazen zorlaþýr. Tarih bir kez daha tekerrür ederse, bedeli aðýr olur.
Bu nedenle; takýmýn ikinci yarýya, (Ersun Yanal’ýn da geçtiðimiz bir maç için futbolcularýna öðüt verdiði gibi) sanki arada hiç fark yokmuþçasýna girmesi gerekir. Bereket versin, hem kulübün hem takýmýn; herhangi bir teknik ve idari sorunu yok...
Aziz Yýldýrým’ýn kiþisel çabalarýyla; eþlerin ve çocuklarýnýn da iþin içine katýldýðý bir “Aile” konsepti uygulanýyor. Alves, yeni doðan çocuðunun adýna da yýlbaþý hediyesi sunulmasýndan çok etkilendi. Tüm takýma uygulanan bu jestler, futbolcular içinde kulübe karþý aidiyet duygusunu pekiþtirdi, dayanýþmayý arttýrdý.
Fenerbahçe, yazýnýn baþýnda sözünü ettiðimiz (Gözalýcý ama aldatýcý) farklarýn girdabýna düþecekmiþ gibi görünmüyor. Haydi hayýrlýsý!