Türkiye’nin Avrupa Birliði ile içinde bulunduðu sürecin, varýlacak hedefi þimdilik uzak görünse de, yolculuk muhtevasý nedeniyle önemli olduðunu düþünüyorum. Ancak bu yolculuðun Türkiye’nin tek güzergah olmasý gerektiðini söyleyenleri de dar bakýþ açýsýna sahip olarak tanýmlamanýn doðru olduðu kanaatindeyim. Türkiye, Avrupa Birliði ile diðer Batý kurumlarýyla olduðu gibi, bir iliþki içinde olmalýdýr ancak bu iliþkiye mahkum olmamalýdýr.
Bu kurumlarýn samimiyetten ve dürüstlükten uzak kurnaz pazarlýklarýna esir olmamalýdýr.
Avrupa Birliði ile yaþanan tartýþmalarýn en günceli vize konusu... Türk vatandaþlarýna yönelik vize uygulamasý sona erecek mi? Soru bu... Yüzbinlerce mülteci Avrupa kapýlarýna dayanýnca, Avrupa Birliði’ne üye ülkeler, Türkiye’ye yönelik inatlarýnda geriye doðru bir adým attýlar ve vize konusunda yeþil ýþýk yaktýlar. Bu haber ajanslara düþünce, uzun yýllar Fransa’da yasayan ve çok sýk AB ülkelerine seyahat eden bir Türk vatandaþý olarak içime þüphe düþtü... Gerçekten vizeleri kaldýrabilir miydi AB ülkeleri? Özellikle Türkiye büyüklüðünde bir ülkenin AB bünyesindeki yerini hazmetme sorunu yaþayan Hýristiyan Demokrat üst akýl, Türk vatandaþlarýnýn AB ülkelerine rahatlýkla gidip gelmelerini hazmedebilecekler miydi? Bakýn, AB’ye tam üyelikten filan sözetmiyoruz. Vizeler kalkacak mý, kalkmayacak mý? Tartýþma bu noktada devam ediyor... Avrupa ülkelerindeki günlük yaþam pratikleri düþünüldüðü zaman, yabancýlarýn varlýðýndan pek memnun olunmadýðýna dikkat çekmek gerekiyor. Elbette, turizm gelirlerine ihtiyaçlarý var... Elbette mülteci akýnýný durdurmak için Ankara ile iþbirliðine ihtiyaçlarý var. Ama baþa çýkmak zorunda olduklarý bir skeptizm de var... Baþka kimlikleri görmek istemiyorlar. Hücrelerine kadar, beyin kývrýmlarýna kadar nüksetmiþ bir reddetme hastalýðý var... Bu durum da bizzat Avrupalý siyasetçilerin oluþturduklarý zeminden kaynaklanýyor... Burasý da kesin... Ýtiraz edenler olabilir... Ama ben, gazeteci ya da danýþman kimliðimin ötesinde Avrupa ile yolu sýk kesiþen bir Türk vatandaþý olarak ikna olamýyorum. Ýkna olmak da istiyorum. Avrupa’nýn belki de asýl yapmasý gereken, Türk insaný nezdinde kaybettiði güveni yeniden kazanmasý olmalý...
AB Komisyonu’nun açýklamasýnýn hemen ardýndan Avrupa Parlamentosu’ndan gelen açýklama vize muafiyeti dosyasýnýn parlamento engeline takýlacaðýný gösteriyordu.
Fransýz Le Figaro gazetesi de manþetine taþýdý. Avrupa Birliði ülkeleri nezdinde rezerv koyanlar da bulunuyor. Türkiye’ye yeni koþullar getirip, kabul edilemeyecek bir liste þart istemekle aslýnda isteksizliðini de ortaya koymuþ oluyor Brüksel...
Avrupa, Türkiye’siz yapamayacaðýný karþý karþýya kaldýðý her krizde bir kez daha anlýyor... Brüksel’in Ankara’ya yönelik olarak diplomasi ya da siyasetten önce bir güven arttýrýcý süreç için düðmeye basmasý ve “gönülleri kazanma operasyonu” baþlatmasý gerekiyor.