Birinci Dünya Savaþý’ndan sonra önce kültür coðrafyamýz iþgal edildi. Bir kaç vilayet yapýlanmasý altýnda idare edilen koskoca topraklar farklý inanç ve kökene ait insanlarýn yaþadýðý bir huzur bölgesiydi. Þimdi o topraklarda onlarca devletçik var. Baþlarýnda da yarý açýk cezaevi baþgardiyanlarý statüsünde idareciler.
Ýnsanlarýn büyük bölümü yüz yýldýr sürdürülen aðýr iþgal, savaþ, zulüm ve keþmekeþ altýnda benliðinden kopartýlmýþ, baþkalaþmýþ aç bir þekilde umutsuzluða prangalanmýþ. Hemen her gün, her haber kuþaðýnda duyduðumuz o acý mülteci faciasý haberleri Ortadoðu yarý açýk cezaevinden özgürlüðe kaçýþ dramlarýndan baþka bir þey deðil.
Bir zamanlar huzur gölü kýldýðýmýz Akdeniz þimdi bu insanlarýn kaçýþ güzergâhýnda, içinde aç timsahlarýn cirit attýðý korkunç bir bataklýk gibi, düþeni yiyor.
Sadece Suriye’den 4 milyon insan kaçmýþ son üç yýlda. Tam 100 yýldýr acýmasýzca süren kanlý iþgal sürecinde kim bilir kaç milyon insan yurdundan savrularak yok olmuþ.
Kahredici bir dram yaþanýyor Akdeniz’in güney sahillerinden kuzeye yönelmiþ kaçýþ rotalarýnda.
Ýnsan tüccarlarý tarafýndan, hurdaya çýkmadan son bir sefer daha yapsýn, batarsa da bastýn diye düþünülen çürük gemilere davar gibi yükleniyor ümmetin bebeleri, analarý, babalarý, delikanlýlarý.
Yunan veya Ýtalyan sahillerinde vuran, kaburgasý derilerinden çýkmýþ halsiz ümmet çocuklarý, kumsalda güneþlenirken birbirini yaðlayan Avrupa sosyetesinin keyfine limon sýksa da hemen besili güvenlikler tarafýndan çoluk çocuk demeden derdest ediliyorlar.
Þanslý olanlarý Avrupalýnýn domuz ahýrýnda boðaz tokluðuna hayvan pisliði temizlemede alýyor soluðu.
Torunlarýnýn torunlarýna kadar yetecek erzaðýn depolarýnda aðzýna kadar dolu olmasýna raðmen, beyinlerdeki tokluk merkezi bir türlü doymayan sömürgenlerin açlýk hissinden baþka bir þey deðil bu yaþanan dramlar.
Bu sömürgenleri çok iyi tanýyoruz. Ziyonist el ele olan iþgalci Ýngiliz ve doymak bilmeyen Avrupa. Ve bunlarýn okyanus ötesinde Amerika’ya saklanmýþ devamý.
Evet, olan biten ortada. Ýþgalciler iþini bilip ona göre davranýyor. 9 kiþiye 1, 1 kiþiye dokuz pulun düþtüðü taksim bitmesin diye baþlattýklarý kargaþa sürsün istiyorlar.
Çok þükür ki, iþgalcileri ve iþgali iyi okuyarak, hissederek büyümüþ ve ona göre kurtuluþ reçeteleri hazýrlamýþ bir nesil bu gün iktidarda.
Bundan dolayý Türkiye’de ne yapacaðýný biliyor. Gücü nispetinde de doðru yolda ilerliyor.
Ama devir eski devir deðil. Ýþgalciler þimdi dost (!) görünümlü.
Aldanmýþ veya gönüllü olarak tabi olmuþ iç unsurlar ellerinden gelen fedakârlýðý esirgemeyip hizmet ediyorlar dostlarýna (!).
Biri, onlarca kullanýþlý Arap devletçiði icat edilmiþken, bir tane de kullanýþlý Kürt devleti olsun ne olur ki, diye huzur kaçýrýp, terör estirip dostlara (!) nasýl yaranýrým derdinde.
Biri, öteden beri bulunduðu her yerde iktidarda kalmayý hayat memat meselesi olarak bellemiþ Türkoðlu’nu iktidardan uzak tutmayý kendine vazife ederek etkisizleþtirmek ve dostlarýna (!) sevecekleri istikrarsýzlýk ortamý saðlamak derdinde.
Biri, medeniyet coðrafyamýza ‘da yaþanan bütün sýkýntýlarýn fedakâr koruyucusu olan Mýsýr’da SÝSÝ, Suriye’deki ESED ve benzerleri gibi Türkiye’de de yüz yýla yakýn bir süredir milleti canýndan bezdirmiþ sonunda iktidardan uzaklaþtýrýlmýþ CHP zihniyetini tekrar nasýl ayaða kaldýrým dadostlara(!) sýkýntýsýz ortam hazýrlarým derdinde.
Bölgemizde yaþanan bütün savaþlar, göçler, açlýklar ve daha ne kadar felaket varsa hepsinin temelinde, gidiþatýmýza çelme takmaya çalýþan baþta CHP olmak üzere MHP, HDPKK ve dini kullanan yapýlanmalarýn fikri manada dedeleri olan Ýttihatçý ve benzer yapýlanmalarýn basiretsiz yönetimleri vardýr.
Onun için önümüzdeki seçimler çok önemlidir. Paramparça edilen medeniyet coðrafyamýz yetimlerine karþý büyük sorumluluðumuz var.
Biz, asýrlar boyu her þeyini bize emanet etmiþ ümmete ve coðrafyamýza sahip çýkamadýk. Sorumluluk bizde, gerçeðin farkýnda olan vatan evlatlarýndadýr.
Akdeniz’de umuda yüzerken canlý cansýz karaya vuran, köyünde barkýnda her gün kafasýna tonlarca varil bombalarý yaðan, benliðinden koparýlmýþ onur mücadelesi veren bütün ümmet çocuklarýnýn vebali 1Kasým’da sandýkta oy kullanma hakký olanlarýn üzerinedir.
Muhalefetmiþ gibi görünen esasen bir yýkým ve çelme takma ekibi olan bu yapýlar demokratik yoldan etkisizleþtirilemez, istikrar saðlanýp yolumuza devam edemezsek, baþta bölgemiz olmak üzere ve ülkemizde sýkýntýlar hiç bitmeyecektir.
Geri dönüþü zor olan bu yolda, yok olmak çok da hayal deðil..!