Avrupa’nýn tutumuna 16 Nisan’dan þerbetliyiz

24 Haziran’da erken seçim yapýlacaðýnýn açýklanmasýnýn ardýndan ABD ve bazý Avrupa ülkeleri vakit kaybetmedi. Seçim kampanyasý ile ilgili yasak kararlarý, endiþe beyanlarý birbirini izledi. 

Önce Avusturya Baþbakaný Sebastian Kurz, kendi ülkesindeki aþýrý saðcý habis siyasetine bakmadan, Ankara’ya aklýsýra ültimatomlar göndermeye kalktý  ve Avusturya’da kampanyaya izin verilemeyeceðini açýkladý. 

Ardýndan Hollanda Baþbakaný Mark Rutte sazý aldý eline. Ayný þekilde, kampanya için Hollanda’da herhangi bir giriþime izin vermeyeceklerini açýkladý. Almanya’nýn da eli kulaðýndadýr. 

Malum, Avrupa’nýn Alman paragrafý hiçbir fýrsatý kaçýrmýyor. 

Týpký 16 Nisan Cumhurbaþkanlýðý Hükümet sistemi referandumunda yaptýklarý gibi yasaklar, engeller koymaya ve bir siyasi dalganýn önüne geçmeye çalýþýyorlar. 

Diðer yanda, karþý cepheye destek bir yana, oyun kurucu sýfatýyla çerçeve belirleyecekler. 

Çünkü Türkiye sýnýrlarýnda yapmak istedikleri operasyonlara, zayýflatma ve sonra parçalama çabalarýna ancak karþý cephe ile yaklaþacaklarýný çok iyi biliyorlar. 

Ama biz de çok iyi biliyoruz. Onlar ne yaparlarsa yapsýnlar, su akýyor ve yataðýný buluyor. 

16 Nisan referandumunda Avrupa ülkelerinden gelen sonuçlar, bu yasaklarýn iþe yaramadýðýný gösterdi. 

Þerbetliyiz.