Ayar verirken, ayarý kaçýrmak

Futbol Federasyonu Baþkaný Yýldýrým Demirören, bir televizyona verdiði özel demecinde; “Fenerbahçe yakýnda lig yarýþýndaki yerini alýr” müjdesini vermiþti. Sarý-Lacivertliler o günden beri maç kaybetmiyor. Arka arkaya çok tartýþýlan penaltýlar verildi.

Bu bir operasyon mudur? O kadar göstere göstere olacaðýný sanmýyorum. Ama iþin içine kuþkulu, sindirilemeyen penaltýlar girince; insanýn aklý karýþýyor. Midesi de bulanýyor.

5-0 kazanýlmýþ bir maçtan sonra; 3 puanýn hakem tarafýndan hediye edildiði izlenimini býrakacak (Hatta doðrudan iddia edecek) bir durum, gerçekten var mý?  Bunlar televizyonda tartýþýldý. Kuþku varsa, ihtimal yok deðildir.

Mehmet Topal’ýn, rakibin temasýný hisseder etmez kendini yere býrakmasýný herkes gördü. Hatta, maç çýkýþýnda bu durum sorulduðunda; “Ekranda pozisyona bir bakalým” diyerek, kendisinin de emin olmadýðýný gösterdi. Ýyi ama, o pozisyonla ilgili gösterilen bir sarý kart;  Karabüklü futbolcunun oyundan atýlmasýna kaynak oluþturdu. Bunun hesabýný kim verecek?

***

Koyu F.Bahçeliliði tescillenmiþ, aþýrý fanatik bazý TV yorumcularý bile; penaltý kararýný yanlýþ bulurken, türlü iddialarýn ortaya çýkmasý normal... Haksýz penaltýyla teslim alýnan ve kýrmýzý kartla oyuncusu eksilen bir takým; o andan itibaren çürüðe çýkar. Geçeceðin yollara böyle otoban döþenirse, 5’de atarsýn 7 de... Skorun artýk önemi kalmaz.

Hakemlerimiz kuralýna göre deðil, duruma göre... Adalete göre deðil, adamýna göre karar veriyorsa; kuþkularýn göbek baðýný bir türlü kesemezsin. Hep ayný fasit dairede, dönüp durursun. Yýllardýr böyle olmuyor mu?

***

Belirli takýmlar arasýndaki kopmalarýn baþladýðý dönemlerde, (Dengeyi saðlamak adýna) bu tür tartýþmalarýn çýkmasýnýn tesadüf olmadýðý neredeyse kesinleþti. Ayar verirken ayarý kaçýrýyorlar.

Beceriksizler...