Hadi Olimpiyatlarý Tokyo’ya kaptýrdýðýmýz için sevinenleri anladýk... Zira sonradan öðrendik ki; “Tokyo kazanýrsa Erdoðan kaybeder..” diye bir kural varmýþ!... ( Madrid kazansaydý, Erdoðan’dan yine kurtulmuþ olacak mýydýk acaba?!..)
Öyle ki, “Her yer Tokyo, her yer direniþ!..” diye slogan atýp sokaklarda kutlama yaptý “ bazý Japon Çocuklarý” !...
Yalnýz deðillerdi elbette... Babýali’de de mebzul miktarda Japon yazarýmýzýn olduðunu öðrendik!...
Bu Japon yazarlarýmýzýn ayný zamanda Baasçý Suriyeli olduðunu da bir kaç gün öðrendik!...
Tüm dünyaya angajman kurallarýný deðiþtirdiðimizi ilan etmiþiz... Defalarca teyakkuz halinde olduðumuzu söylemiþiz, uyarmýþýz... Ve Suriye helikopterini sýnýr ihlali yaptýðý için düþürmüþüz...
Sonra?...
Suriye dahil hiç bir ülkeden sert bir açýklama gelmemiþ... ( Suriye’nin yaptýðý açýklama; ‘Helikopterimiz silahsýzdý, yanlýþlýkla sýnýr ihlali oldu. Türkiye aceleci davrandý’)
Lakin bizim Babýali Baasçýlarý’nýn kanýna dokunmuþ olmalý ki, Suriye’ye ait helikopteri vurmamýzý aðýr þekilde eleþtirdiler!...
Sebep yine Erdoðan tabii...
2 milyondan fazla insaný mülteci kamplarýna sýðýnmak zorunda býrakan, yüzbinden fazla insaný katleden, çoluk çocuk demeden kimyasal silahlarla halkýný zehirleyen Esed diktatör deðil!...
Ama halkýn iradesiyle ve her defasýnda oyunu arttýrarak iktidara gelen Erdoðan diktatör!...
Babýali Baasçýlarý böyle düþünüyor... O yüzden de ‘Türkiye nasýl olur da Suriye helikopterini vuruyor, bu saldýrganlýk niye, savaþ mý istiyorsunuz?..’ diye soruyorlar...
Ayný Baasçý yazarlarýmýz, Suriye, uçaðýmýzý düþürdüðünde ‘Ne iþiniz vardý orada?’ diyerek Esed’i kurtarmaya çalýþmýþlardý...
Bu saatten sonra ne desek boþ!...
Molozlaþmýþ faþizan düþüncelerine kimsenin itibar etmediðini bilen bu Baasçý dallamalar için tek bir ilke var anlaþýlan;
“Söz konusu Erdoðan’dan kurtulmak ise, her yol mübahtýr!...”
Yeri gelir Japon olurlar, yeri gelir Suriye’li Baasçý...
Türkiye Zimbabwe ile bir sorun yaþarsa, alayý Zimbabweli olur!...
Her tarafta, herkesin yanýnda yer alabilirler...
Tabii ki, bu ülkenin halký hariç!...
Zira bu halk, oyunu makarna ve kömüre satacak kadar cahil!...
Ne diyelim; Diren Helikopter!...
...
