Kabýzlýk vakalarýnda demirhindi pulpasý, kasya meyvesi gibi ürünlerin ozmotik etkisinden yararlanýlabilir. Baðýrsak düzeninin saðlanmasýnda son yýllarda en çok öne çýkan doðal destek ürünü grubu ise probiyotiklerdir.
Ýlerleyen yaþlarda yavaþlayan metabolizma, kýsýtlý hareket, geliþen hastalýklar ve bunlarýn tedavisi için kullanýlan çeþit çeþit ilaçlarýn yaný sýra, sývý ve lif içeriði zengin besinlerin yetersiz miktarlarda tüketimi nedeniyle kabýzlýk yaþlý bireylerde sýk görülen bir saðlýk sorunu. Diðer taraftan kabýzlýk tedavisinde etkili ilaç seçenekleri sýnýrlý; büyük çoðunluðu bitkilerden elde edilen özütleri içeriyor. Bu konuda genellikle antrasen içeriðine sahip sinameki yapraðý (Cassia angustifolia veya C. acutifolia), akdiken kabuðu (cehri=barut aðacý) (Frangula alnus) ya da sarýsabýr yapraðý (Aloe barbadense) gibi bitkisel ürünlerden yararlanýlýyor. Ancak antrasen türevlerinin baðýrsaklardaki tahriþ edici etkisi nedeniyle bir haftadan uzun süreli kullanýlmalarý özellikle kolon kanseri geliþimi riski nedeniyle önerilmiyor.
Bu amaçla daha güvenilir seçenekler olarak aðýr olmayan kabýzlýk vakalarýnda demirhindi pulpasý (Pulpa tamarindorum), kasya meyvesi (Cassia fistula) gibi þeker içerikli bitkisel ürünlerin ozmotik etkisinden yararlanýlmasý düþünülebilir. Bir baþka güvenilir ve etkin bitkisel ürün grubu ise polisakarit bakýmýndan zengin bitkisel ürünlerdir. Bu grup bitkisel ürünler bol miktarda suyla alýndýðýnda polisakarit içeriði baðýrsaklarda þiþerek dýþkýnýn baðýrsak içerisinde kaymasýný saðlamaktadýr. Bu amaçla çözünebilir lif bakýmýndan zengin karnýyarýk tohumu kabuðu (psyllium husk) ve çözünmeyen lifler bakýmýndan zengin hindiba kökü ve yerelmasý [frukto-oligosakaritler (FOS) ve tosilgalaktooligosakaritler (TOS)] en çok bilinen prebiyotik (baðýrsaklarda þiþerek yararlý mikroorganizmalarýn geliþmesine ortam saðlayan, baðýrsak saðlýðýna yararlý ürünler) etkili bitkisel ürünlerdir. Amerikan Besin ve Ýlaç Dairesi FDA tarafýndan karnýyarýk tohumu kullanýmýnýn ayrýca koroner kalp hastalýklarý geliþimi riskini azaltabileceði bildirilmektedir. Ancak dikkat edilmesi gereken husus bu tip ürünler bol suyla alýnmadýðý takdirde baðýrsak týkanmasýna yol açabilmektedir. Bir baþka önemli husus ise, bireylerin kullandýklarý ilaçlarýn emilimini engelleyebilmesidir. Bu nedenle kullanýlan ilaçlar ile ayný zaman dilimi içerisinde kullanýlmamasýna dikkat edilmelidir.
PROBÝYOTÝKLER SADECE BAÐIRSAK DOSTU DEÐÝL
Baðýrsak düzeninin saðlanmasýnda son yýllarda en çok öne çýkan doðal destek ürünü grubu ise probiyotikler. Probiyotikler baðýrsaklarýmýzda bulunan ve insan saðlýðý için ne kadar önemli olduklarý son yýllarda yürütülen bilimsel çalýþmalar ile ortaya konulan yararlý mikroorganizmalar grubunun genel adýdýr. Genel olarak laktik asit bakterileri ve bazý maya grubu organizmalardýr. Probiyotiklerin özellikle geliþim ortamý oluþturulmasý amacýyla frukto-oligosakaritler (FOS) ile birlikte uygulanmasý tercih edilmektedir.
Bu konuda yürütülen bir klinik çalýþma yararlarý hakkýnda bilgi veriyor. Hastanede yatan 243 yaþlý birey üzerinde yürütülen plasebo kontrollü bir çalýþmada 45 gün süreyle probiyotik bakteri (450x109/gün) uygulanmasý ile probiyotik uygulanan grupta baðýrsak yumuþatýcý ilaç (laksatif) gereksinimin belirgin þekilde azaldýðý bildirilmektedir. Probiyotik uygulamasýnýn yararlarý sadece baðýrsak düzeninin saðlanmasý ile sýnýrlý deðil. Yürütülen çalýþmalar baðýþýklýk sisteminin desteklenmesinde de önemli katkýsý bulunabileceðini ortaya koymaktadýr. Ancak her laktik bakterinin probiyotik özelliðe sahip olmadýðý bilinmelidir. Probiyotik etki gösterebilmesi için laktik bakterinin mide ve baðýrsak koþullarýnda özelliðini kaybetmeden kalýn baðýrsaða ulaþarak orada çoðalabilmesi gerekir. Bu bakýmdan yoðurt gibi baðýrsaklara yararlý olduðunu düþündüðümüz besinlerin probiyotik etkininin düþük seviyede kaldýðý görülüyor. Çünkü yararlý bakterilerin büyük kýsmý midenin asit ortamýnda etkisiz hale dönüþüyor. Yapýlan bir bilimsel kurguda klinik çalýþma (çift-körlü ve randomize) bu konuda bize kanýt sunuyor. Yaþlarý 25 ile 65 arasýnda deðiþen, kabýzlýk, þiþkinlik ve aðrý þikâyeti bulunan 68 gönüllü üç gruba ayrýlarak 45 gün süresince iki gruba probiyotik özellikte (yani baðýrsaklara kadar bozulmadan, etkisini kaybetmeden gelen) iki farklý Lactobacillus plantarum suþunu farklý deriþimlerde içeren yoðurt, kontrol grubuna ise probiyotik özellikte olmayan (Lactobacillus bulgaricus ve Lactococcus lactis) suþlar ilave edilen yoðurt verilmiþ. 6 hafta sonunda yapýlan deðerlendirmede probiyotik suþu ilave edilmiþ yoðurt verilen gruplardaki bireylerin defekasyon sýklýðýnýn baþlangýca göre belirgin bir þekilde düzeldiði gözlemlenmiþ.
Aslýnda yazýnýn ana konusu yaþlýlardaki kabýzlýk sorunu; tabi burada ilerleyen yaþa baðlý olarak ortaya çýkan etkenler ön planda; ama yukarýda bahsettiðim yöntemler her yaþ grubu için kabýzlýk tedavisinde göz önüne alýnmasý gereken öncelikli yaklaþým olmalý.