Biraz baþa dönelim, MHP’deki sürecin kaynaðýna…
Bana kalýrsa Bahçeli’nin 17-25 Aralýk sonrasýnda “durumu idare etme” politikasýnýn baþýna açtýðý iþler bunlar. Bir siyasi parti ve lider için kararlýlýk her zaman için doðru tavýrdýr.
Bahçeli partisine kaset komplosu yapýldýðý dönemde tereddüt etmeden fail olarak Paralel Yapý’yý iþaret etmiþti. 17-25 Aralýk’tan sonra bu yapý artýk tümden alenileþmiþ ve doðrudan bir darbe teþebbüsünde bulunmuþken olan bitene karþý kayýtsýz kaldý. Hatta “düþmanýným düþmaný nasýl olsa” deyip Paralel Yapý’nýn hoþuna gidecek söylemler geliþtirdi.
17-25 Aralýk’tan sonraki seçim kampanyalarýnda MHP’nin en dikkat çeken vaatlerinden biri tutuklu polislerin salýverilmesiydi. Tutuklu polislerden kastýn Paralel Yapý’ya mensup polisler olmadýðýný ifade etseler de o günün þartlarýnda bunun tam da böyle anlaþýldýðýna þüphe yoktu.
“Siyaseten durumu idare etmek” olarak tarif edilebilecek bu ikircikli tavýr aslýnda MHP’yi Paralel Yapý’nýn müdahalesine de açýk hale getirdi. Bahçeli en baþtan bu yapýya karþý sesini yükseltseydi kolunu Pennsylvania’ya kaptýrmýþ kiþiler daha erken bir zamanda ortaya dökülecek ve böylece bu yapýdan partisini kurtarmasý daha mümkün olacaktý.
Belki oy oranýna faydasý olmazdý ama MHP’nin bugün düþtüðü durumun önüne geçilebilirdi.
En azýndan Meral Akþener bu kadar kolay rol yapamaz, muhalefet bloku oluþturamazdý. Parti bu kadar yara almaz, hiç deðilse Bahçeli’ye “Þimdi mi aklýn baþýna geldi?” sorusu sorulamazdý.
Fethullahçý Örgüt, kullandýðý her yapý ve aktörü sömürmek ve sonra da yok etmek üzere hareket eden bir oluþum. MHP bu örgütten uzak tutulabilirdi.
Artýk olan oldu. Þimdi Bahçeli, partisini Paralel Yapý’dan kurtarmak için mücadele ediyor. Parti parçalanmadan bunu baþarabilecek mi, meçhul.
***
Sürecin yönetimiyle ilgili de bazý yanlýþlar yapýldý. Muhalif isimleri Akþener’in yanýna itmektense Akþener’i yalnýzlaþtýracak bir strateji geliþtirebilirdi genel merkez. Gerçi süreç içinde Akþener diðer isimleri bazý davranýþ ve sözleriyle fazlasýyla sinir etti ama günün sonunda muhalifler birlik içinde amaçlarýna nail oldular.
Düne kadar Bahçeli’nin “bir sürprizimiz olacak” sözüydü merak konusu.Tabii 19 Haziran kurultayýndaki hukuksuzluk tespitlerinin yarýya götürülüp götürülmeyeceði ve bunun nasýl sonuç doðuracaðý da. Ciddiye alýnmasý gereken itirazlar vardý zira.
10 Temmuz’daki kurultayý genel merkezin mi Müsavat Derviþoðlu’nun mu toplayacaðý konuþulurken Bahçeli’nin “Benim grup baþkan vekilimdir, onunla aramýzda soðukluk olabilir mi?” dediði Oktay Vural’ýn istifa ettiði haberi geldi.
Oktay Vural daha önce de Bahçeli’nin muhaliflere karþý üslubunu sert bulduðu ve sürecin MHP’ye zarar verdiði yönündeki sözleriyle gündeme gelmiþti.
***
Neden o zaman deðil de þimdi istifa etti?
Rüzgârý yeniden muhalefet lehine estirecek bir adým olarak algýlandý Vural’ýn istifasý. Basýna yaptýðý açýklama akmaz kokmaz cinsten olsa da istifa etmiþ olmasý muhalefet lehine bir etki yarattý. Bahçeli’nin sürprizini beklerken Oktay Vural Bahçeli’ye sürpriz yaptý.
Vural’ýn istifasýnýn delegeler tarafýndan ve seçmen nezdinde “Bahçeli sað kolunu kaybetti” þeklinde okunacaðýný tahmin edebiliriz. Bu zaman ayarlý istifanýn, Paralel Yapý’nýn MHP üzerindeki operasyonunun bir perdesi olarak sahnelenmiþ olma olasýlýðý da hiç zayýf deðil.
Hatýrlayalým; Vural’ýn sert üslup dediði þey özünde Bahçeli’nin “Paralel Yapý, Akþener üzerinden MHP’ye operasyon yapýyor” sözleriydi. Oktay Vural’ý rahatsýz eden þey neydi? Bahçeli’nin Paralel Yapý’ya karþý bu sert eleþtirileri miydi?
10 Temmuz kurultayýný kimin yapacaðý ve kurultayýn nasýl sonuçlanacaðý þüphesiz çok önemli ama sonuç ne olursa olsun Bahçeli, MHP’ye ve Türkiye’ye hizmet etmek istiyorsa Paralel Yapý ile mücadeleyi daha da yükseltmeli.